Elimizden geleni yapacağız перевод на испанский
658 параллельный перевод
Yinede akşama yiyecek bulmak için elimizden geleni yapacağız.
Aun así, haremos lo posible por traer comida esta noche.
İyi bir davet olması için elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible para que sea una velada agradable.
Elimizden geleni yapacağız, Bayan Lord.
Lo mejor que podamos, Sra. Lord.
Elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo que podamos.
İçiniz rahat etsin Bayan Reed. Tanrıyla işbirliğinde bulunmak için elimizden geleni yapacağız.
Puede estar segura, Sra. Reed, haremos lo mejor que podamos para colaborar con el Todopoderoso.
- Elimizden geleni yapacağız, efendim.
Daremos lo mejor de nosotros, señor.
Sana yardım etmek için elimizden geleni yapacağız Nick.
Estamos dispuesto a ayudarte en lo que sea.
- Elimizden geleni yapacağız.
- Por $ 100, los tendrá seguro.
- Elimizden geleni yapacağız.
- Que lo intenten.
Bu onlara iyi bir moral olacak. Elimizden geleni yapacağız, tabii ki henüz hokkabazlık yapamayacağım.
Encantado, pero no se sj podre hacer mj trabajo.
Elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible.
Sana yardım etmek için elimizden geleni yapacağız ama sen de bize yardım etmelisin.
Haremos todo lo posible para ayudarle, pero necesitamos que nos ayude.
O konuda elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo que podamos.
Rahatınız için elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible por hacerlo sentir confortable.
Elimizden geleni yapacağız, Mei Loo.
Haremos lo que podamos, Mei Loo.
İkimizde elimizden geleni yapacağız.
Ambas debemos hacer lo que podamos.
Elimizden geleni yapacağız.
Veremos qué podemos hacer.
Askere alınmak bizim de hoşumuza gitmiyor ama orduya geldik bir defa. Elimizden geleni yapacağız.
No nos gusta estar alistados, pero aquí estamos, y Io haremos Io mejor que podamos.
Başarabilecek miyiz? - Elimizden geleni yapacağız, efendim.
- Haremos lo que podamos.
Emredin efendim, elimizden geleni yapacağız.
No tiene más que pedirlo.
Elimizden geleni yapacağız.
Dile que entre. Tiene que haber algo que no me has contado.
Evet, emin olun elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible, se lo prometo.
Elimizden geleni yapacağız.
Lo haremos lo mejor posible.
Yardımcınızın bize bu kadar geç haber vermesi kötü oldu, ama sizi ve maiyetinizi rahat ettirmek için elimizden geleni yapacağız.
Es una lástima que su servidor nos diera tan poco tiempo, pero haremos lo posible para hacer cómoda su estancia.
Elimizden geleni yapacağız.
Lo siento.
Belki yere biraz barut döküp yukarıdan ateşleyebiliriz. Onları yavaşlatmak için elimizden geleni yapacağız.
Podríamos poner pólvora y encenderla con mechas desde arriba.
- Elimizden geleni yapacağız.
- Haremos lo que podamos.
Elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo posible.
- Oh, elimizden geleni yapacağız, efendim.
- Haré lo que pueda.
Onu bulmak için elimizden geleni yapacağız.
Hagamos lo posible por encontrarla.
Elimizden geleni yapacağız... Ama bu sadece bir iş, kutsal bir görev değil.
haremos el mejor trabajo trabajo posible... pero sólo es un trabajo, no el Santo Grial, OK?
Çünkü bunun bir kaza olduğunu ispatlamayı umuyorum. Tüm sorumluluğu üzerimize alacak... ve düzeltmek için elimizden geleni yapacağız.
Porque espero demostrarle que es un accidente- - que nosotros somos los responsables... y que hacemos todo lo posible por corregirlo.
Yardım etmek için elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo que podamos para ayudarlos.
O'nun zarar görmemesi için elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo posible para que le hagan ningún daño.
Elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo que podamos.
Geri dön ve babana söyle, elimizden geleni yapacağız ama pes edip, etmemek ona kalmış.
Vuelve y dile a tu padre que haremos lo que podamos, pero que él decide si se da por vencido o no.
Rahat hissetmeniz için elimizden geleni yapacağız.
Haremos lo posible para que esté cómoda.
- Elimizden geleni yapacağız.
Que tengan buen viaje.
Başarılı olmanız için elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible para partir cuanto antes.
Chalmers rahat etmenizi istiyor, biz de elimizden geleni yapacağız.
Chalmers Io quiere contento, haremos lo posible para que lo esté.
Elimizden geleni yapacağız, Bayan Vincent.
Haremos lo mejor de nuestra parte, Sra. Vincent.
Sorunu çözmek için elimizden geleni yapacağız.
Estamos haciendo todo lo posible para resolver este problema.
- Elimizden geleni yapacağız!
- ¡ Haremos lo que podamos!
Öyle olması için elimizden geleni yapacağız.
Haremos todo lo posible.
Ama elimizden geleni yapacağız.
Pero haremos lo que podamos.
Elimizden geleni yapacağız.
- Haremos todo lo posible.
Elimizden geleni yapacağız.
Sólo nos queda esperar lo mejor. - Haremos todo lo posible. - Por supuesto que sí.
Hayatını yeni baştan yaratmak için ikimiz de elimizden geleni yapacağız.
Muy diferentes. Vamos a esforzarnos juntas para que seas alguien.
Sen Jefferson'a canlı götürmek için elimizden geleni yapacağız.
Honestamente intentamos llevarte vivo a Jefferson.
- Elimizden geleni yapacağız.
- Lo intentaremos.
- Emin olun, elimizden geleni yapacağız.
Se lo aseguro.