Ganymede перевод на испанский
138 параллельный перевод
Bunu Ganymood'da buldum... Ganymede.
Encontré esto...
Ganymede...
Ganimedes... Narciso...
Diomedes ve Ganymede kardeşken Helen onların kız kardeşiydi.
Diomedes y Ganimedes eran hermanos... Helena era su hermana. Agamenón la raptó... y Áyax se volvió loco.
"Zeus'un, Ganymede'e olan aşkı'arzu nehri'diye adlandırılırdı."
La corriente que hizo que Zeus se enamorara de Ganymedes... llamada "la corriente del anhelo"
Bu seferki Ganymede'de.
Esta vez en Ganimedes.
O şeyi, Ganymede'den çıkmadan önce durdurmalıyız.
Tenemos que parar esa nave antes de que salga de Ganimedes.
Ganymede'den.
Proviene de Ganimedes.
Ganymede'deki saldırıdan bizi sorumlu tutuyor olmalılar.
Deben pensar que somos responsables del ataque a Ganimedes.
ISN, tanımlanamayan yabancı bir geminin Ganymede'deki araştırma laboratuarına saldırdığını doğruladı.
ISN ha confirmado reportes preliminares de que una nave sin identificar atacó un laboratorio de investigación en Ganimedes.
Bir kadının kalbi ve Ganymede semaları, öyle mi...?
¿ Era algo como el corazón de una mujer y los cielos de Ganimedes...?
Bir sonraki uydu Ganymede. Güneş Sistemi'ndeki en büyük uydu ama onda da sürpriz olan pek bir şey yoktu.
La siguiente luna, Ganímedes, es la más grande del Sistema Solar pero tampoco ofrecía grandes sorpresas.
lo, Europa, Ganymede, Callisto.
lo, Europa, Ganímedes y Calisto.
Önce Callisto'yu inceleyecek, ardından Ganymede'e geçecek.
Primero, Calixto, Luego, Ganímedes,
Callisto ve Ganymede'in buz ve kayalardan oluşan kabukları var kilometrelerce altında saklı okyanuslar olabilir.
Calixto y Ganímedes tienen una corteza de hielo y roca antiguos que tal vez cubran océanos a varios kilómetros bajo la superficie,
O yüzden adım Ganymede olsun. Senin adın ne olacak?
Y entonces llámame Ganymede.
Ben de Phebe için öyleyim.
- Y yo para Ganymede.
- Ben de Ganymede için.
- Y yo para Rosalind.
- Ben de Ganymede'e.
- Y yo para Ganymede.
Phebe için hissettiklerim budur. - Benim de Ganymede için.
- Y eso tengo para Ganymede.
Burada olmayan, beni duyamayan kişiye!
A ella, que no está aquí ni me escucha. - ¡ Ganymede!
Nina hala Ganymede ambarında mı ki?
¿ Nina aún estará en la bodega del Ganymede?
Ganymede, Güneş Sistemimizdeki en büyük uydudur.
Ganímedes es la luna más grande de nuestro sistema solar.
Ganymede.
¿ El Ganymede?
Karşınızda pizzayı açacak olan Ashford ailesi'nden Ganymede!
¡ Ganymede, es de la familia Ashford y será quien amasará la pizza!
Anlıyorum... 3.Nesil Knightmare Ganymede.
Ya veo... De la tercera generación de KnightMares Ganymede.
Düzenli uydulara klasik örnek olarak Jüpiter'in Galilean uyduları olan Io, Europa, Ganymede ve Callisto olabilir.
El ejemplo clásico de lunas regulares serían las lunas galileanas de Júpiter : lo, Europa, Ganímedes y Calisto.
Bu küçücük yığılmalar Jüpiter'in düzenli uyduları olan Io, Europa Ganymede ve Callisto'yu meydana getirdi.
Estas mini acreciones se solidificaron para formar las lunas regulares de Júpiter : Io, Europa, Ganímedes, y Calisto.
Ve Io'nun her dört turunda bir de Ganymede'yi aynı anda görürdünüz.
Y cada cuatro pasadas de Io veríamos Ganímedes.
Io, yoldaşları olan Europa ve Ganymede ile beraber yörünge rezonansında bulunur.
Io está en resonancia orbital con sus lunas compañeras Europa y Ganímedes.
Jüpiter ve Io, eş zamanlı bir ilişki bulmak için mücadele ederken Europa ve Ganymede Io'yu ters yönde çeker.
Mientras Júpiter e Io no acaban de encontrar una relación síncrona, Europa y Ganímedes tiran de Io en direcciones opuestas.
Bu keşifçiler belki Jüpiter'in en büyük uydusu olan Ganymede üzerine bir hareket üssü kurabilir.
Pero tal vez estos exploradores prefieran instalar una base de operaciones en Ganímedes. La luna más grande de Júpiter.
Ara istasyon olarak Phobos'un Mars için yaptığı keşif hizmetinin benzerini Jüpiter için de Ganymede yapabilir.
Tal como Fobos podría servir para exploraciones marcianas como estación de paso, Ganímedes podría desempeñar el mismo rol para el sistema jupiterino.
Ganymede'de Jovian sisteminin yüklü parçacıklardan korunmuş bazı iyi ve büyük kraterlerde durabilir, kendi güvenli yerinizi inşa edebilirsiniz. Sadece Gaymede'nin kendisi değil, manyetik alanı iç yapısı ve yer yapısı çalışmak için iyi bir yer sağlar.
Y en Ganímedes podrías, por ejemplo, instalarte en algún lindo cráter y construir tu cúpula en una región protegida, protegida de las partículas cargadas del sistema jupiterino, y crear un lugar seguro para estudiar no solo Ganímedes y su campo magnético,
Ganymede, kendi manyetik alanına sahip güneş sistemindeki tek uydudur.
Ganímedes es la única luna del Sistema Solar que cuenta con su propio campo magnético.
Ganymede, Io ve Europa'nın gelgit kuvvetlerinden etkilenir. Yörünge ölçümleri, küçük kuzenlerinin katlandığı Jüpiter'den kaynaklanan ezme ve çekme kuvvetlerinden kurtulmak için yeterince yuvarlak.
A Ganímedes le afectan las mareas de Io y Europa, pero las mediciones de su órbita indican que es lo suficientemente circular para evitar el estiramiento y aplastamiento que sufren sus primas más cercanas a Júpiter.
Belki Ganymede'in geçmişinde bir şey olmuştur yörüngesini yavaşça değiştirmesi için ve belki onun dış merkezliliğe bir süre sapıtmış ve bu durum da Gaymede'nin içinde sıcaklık üretip çekirdeğinin ısınmasına neden olmuş olabilir.
La idea es que tal vez algo sucedió en el pasado de Ganímedes que cambió su órbita ligeramente. Y tal vez su excentricidad se disparató por un corto tiempo generando una gran cantidad de calor en el interior de Ganímedes causando que su núcleo se calentara.
Ve sonra büyük Ganymede vardır, güneş sistemindeki en büyük uydudur.
Entonces esta el enorme Ganímedes, la la luna más grande en el sistema solar.
lo Jüpiter'e Ay'ın Dünya'mıza olan uzaklığıyla aynı uzaklıktadır, fakat Io'nun dışarıda yörüngelenen kız kardeş uydularını unutmamak gerekir, Europa ve Ganymede.
Io se sitúa aproximadamente a la misma distancia de Júpiter que nuestra luna de la Tierra, pero no olvides que orbitando más allá de Io están sus lunas hermanas, Europa y Ganímedes.
Şimdi, lo Europa ve Ganymede ile çok ilginç bir ilişkiye sahiptir, çünkü Io'nun gezegenin etrafında yaptığı her dört tur için,
Entonces, Io tiene una relación muy interesante con Europa y Ganímedes, porque por cada 4 órbitas que hace Io alrededor del planeta,
Europa neredeyse tam iki tur atar ve Ganymede sadece bir tur atar.
Europa da la vuelta dos veces aproximadamente y Ganímedes da la vuelta una sola vez.
Yoksa bu... lo ve Ganymede yok edildi!
Que es lo que... ¡ Io y Ganimedes fueron destruidos!
Eğer tümü aynı süreçten meydana geldi ise öyleyse hepsini bir diğerinden farklı yapan neydi? Jüpiter'in iki uydusunu alın, Callisto ve Ganymede.
Si todos se crean por el mismo proceso, qué es lo que los hace tan diferentes entre sí?
Her ikisi de Jüpiter hala gençken aynı zamanda ve aynı kalıntılardan doğdular. Ganymede Jüpiter'e yakın bir konumda oluştu.
... 2 lunas muy distintas, nacidas de los mismos escombros cuando Júpiter aún era joven.
- Hayır! Dikkatli ol, o bastığın Ganymede.
- No, ten cuidado, esa es Ganímedes.
Ben Ganymede, Zeus'un sakisi.
Soy Ganímedes, copero de Zeus.
Belki Ganymede İstasyonu'na ya da sevkiyat hatlarının kenarına ulaşabileceğimiz üçüncü bir yol olabilir ve sonra da birilerinin bize rastlaması için dua etmemiz gerekir.
Podría llevarnos a un tercio del camino a la estación de Ganímedes, tal vez. O llevarnos directo al borde de las líneas de navegación y luego tendríamos que orar para que alguien tropiece con nosotros.
Ganymede'ye doğru şöyle uzanalım canım.
Solo un viaje a Ganímedes, cariño.
Ganymede'den gelen yiyeceğe bakmak istemiştim de...
Oye... Me enganché a una transmisión de Ganímedes y...
- Ganymede!
- ¡ Phoebe!
Bunu hala Ganymede'nin farklı yüzeyinde görebilirsiniz.
El calor separó el hielo de la roca.
Ganymede'nin aksine, Callisto'nun yüzeyi düzenlidir.
Tardó más y se enfrió más rápido.