Gatsby перевод на испанский
318 параллельный перевод
- Gatsby'yi tanıyorsundur.
- Seguro que conoce a Gatsby.
- Gatsby?
- ¿ Gatsby?
Hangi Gatsby?
¿ Qué Gatsby?
Bu tavrım, bir tek komşum Gatsby için geçerli değildir.
Sólo Gatsby, mi vecino, sería la excepción.
Hayatta hoşlanmadığım her şeyi temsil etse de,
Gatsby, que representaba todo lo que yo despreciaba.
Gatsby'nin kendisi hoşlanmadıklarım arasında değildi.
Pero al final resultó que Gatsby era un buen tipo.
En az iki haftada bir, parti şirketinden bir ordu, yüzlerce metrelik bir çadır tentesi ve bir sürü renkli ışıkla Gatsby'nin bahçesine gelirdi.
Al menos una vez cada dos semanas, llegaban proveedores con cientos de metros de lona y luces para convertir el jardín de Gatsby en un árbol de Navidad.
Diğerleri otomobilleriyle Long Island'a gelip, kendilerini her nasılsa Gatsby'nin kapısında, girebilmenin tek koşulunun basitlik olmak olduğu bu partilerde bulurlardı.
Subían a automóviles que los conducían a Long Island y terminaban ante la puerta de Gatsby. Llegaban con tal desenfado que ésa era su invitación.
Bir ay önce Batı Egg'de bir partiye gitmiştim. Gatsby adında bir adamın evindeydi.
Hace cosa de un mes estuve allí en una fiesta, en casa de un tal Gatsby.
Bay Gatsby, sizi partisinde görmekten onur duyar.
El Sr. Gatsby quisiera invitarle a su fiesta.
- Gatsby, tabi ki.
- Gatsby, naturalmente.
- Gatsby.
- Gatsby.
Bay Gatsby, bir adamıyla davetiye gönderdi.
El Sr. Gatsby envió a alguien con una invitación.
Ben Gatsby.
Soy Gatsby.
"Binbaşı Jay Gatsby'ye, kahramanlıklarından dolayı."
"Comandante Jay Gatsby, por su extraordinario valor".
Gatsby...
Gatsby...
Uzun zamandır tanıyor musun onu?
¿ Hace mucho tiempo que conoce a Gatsby?
- Bu Bay Gatsby. Bay Buchanan.
- Sr. Gatsby, éste es el Sr. Buchanan.
Bay Gatsby'le öğlen yemeği yiyorduk.
Vine para almorzar con el Sr. Gatsby.
Ama o Gatsby'yi görmek istiyor mu?
Pero ¿ quiere ver a Gatsby?
Bay Gatsby beni çimleri biçmem için gönderdi.
El Sr. Gatsby me manda para cortar el césped.
- Bay Gatsby'den.
- Del Sr. Gatsby.
Daisy, seni komşum Bay Jay Gatbsy ile tanıştırayım.
Daisy, te presento a mi vecino : El Sr. Jay Gatsby.
- Bay Gatsby, bu kuzenim Daisy.
- Sr. Gatsby, ésta es mi prima Daisy.
Benim genç ve tatlı teğmenim, Jay Gatsby!
¡ Mi joven y querido teniente Jay Gatsby!
Çünkü zengin kızlar fakir erkeklerle evlenmezler, Jay Gatsby.
Porque las niñas ricas no se casan con chicos pobres, Jay Gatsby.
- Son zamanlarda Gatsby'le pek yakın.
- Últimamente se le ve con Gatsby.
Jay Gatsby.
Jay Gatsby.
- Gatsby ve bir grup insanla birlikteydi.
- Estaba con Gatsby y con más gente.
Söyle, kim bu Gatsby denen adam?
¿ Quién es ese Gatsby?
- Gatsby onlardan değil.
- Gatsby no.
Gatsby.
Gatsby.
- Bay Gatsby?
- ¿ El Sr. Gatsby?
Öğrenmek istediklerini neden Bay Gatsby'ye sormuyorsun?
¿ Por qué no le pregunta directamente al Sr. Gatsby?
Gatsby hakkındaki merak doruğa ulaştığı sırada, bir Cumartesi gecesi evinin ışıkları yanmadı.
Cuando la curiosidad sobre Gatsby llegó a su punto más alto, las luces de su casa no se encendieron la noche de un sábado.
Jay Gatsby!
¡ Jay Gatsby!
Bay Gatsby, duyduğuma göre Oxford'luymuşsunuz.
Sr. Gatsby, tengo entendido que se graduó en Oxford.
Tam şuraya oturup, Bay Gatsby'nin söyleyeceklerini dinleyeceğim.
Me voy a sentar aquí para escuchar atentamente lo que el Sr. Gatsby tiene que decirme.
Günün geri kalanını, polisler, fotoğrafçılar ve gazetecilerin, Gatsby'nin evine akını olarak hatırlayacağım.
Recordaré aquel día como un incesante trasiego de policías, fotógrafos y periodistas, entrando y saliendo de la casa de Gatsby.
Size nasıl ulaşacağımı bilmiyordum, Bay Gatsby.
No sabía cómo encontrarle, Sr. Gatsby.
Ne isteyeceğinizi bilmiyordum, Bay Gatsby.
Desconocía su voluntad, Sr. Gatsby.
Gatsby mezarını kendi kazdı.
Gatsby se lo había buscado.
Daisyler'in rıhtımındaki yeşil ışığı ilk gördüğünde, Gatsby'nin hissettiği hayranlık geldi aklıma.
Pensé en la fascinación que sentiría Gatsby al ver la luz verde al final del embarcadero de Daisy.
Günaydın Bayan Gatsby.
Buenos días, Sra. Gatsby.
Tünaydın Bayan Gatsby. Tünaydın Bayan Tibbs.
- Hola señora Gatsby, señora Tibbs.
- Ah, Gatsby çocukları.
- Ah, los pijos.
- Tanrım, o bir Gatsby.
- Ostras, es una pija.
O bir Gatsby kızı.
Es una pija.
Sadece şaka yapıyorum, Gatsby kızı.
Te estoy tomando el pelo, pijita.
Bugün F. Scott Fitzgerald'ın "The Great Gatsby" kitabına bakacağız.
Esta mañana veremos El Gran Gatsby de F. Scott Fitzgerald.
Bay Melon, "The Great Gatsby" yi nasıl nitelendirirsiniz?
Sr. Melon, ¿ cómo caracterizaría El Gran Gatsby?