Gelebilirsin перевод на испанский
2,638 параллельный перевод
İstersen gelebilirsin.
Puedes entrar si quieres.
Gelebilirsin.
Puedes venir con nosotros.
İstiyorsan gelebilirsin.
Bueno, puedes venir si quieres.
- Ne zaman gelebilirsin?
Sí.
"Bana gelebilirsin" demiştin.
Dijiste que podía hablar contigo.
İstediğin zaman gelebilirsin.
Eres bienvenida cuando quieras.
Her zaman gelebilirsin, cüce.
Vuelve cuando quieras, Enano.
İstersen benimle gelebilirsin.
Si quieres, puedes venir conmigo.
Arkadaşların varsa her şeyin üstesinden gelebilirsin.
# Puedes conseguir cualquier cosa si tienes amigos. #
Partiye gelebilirsin umarım.
Bueno, espero que puedas venir a la fiesta.
Buraya gelebilirsin mesela.
Como aquí, por ejemplo.
Sonra yine gelebilirsin.
Puede volver más tarde.
Ne zaman istersen gelebilirsin, Amber.
Eres bienvenida aquí en cualquier momento, Amber.
Neyse, köşede senin için özel bir lavabo var. Sen ve tüm palyaço arkadaşlarının başına bir şey gelirse tabii ki de bize gelebilirsin. Cevabım hayır.
De cualquier manera, hay una cloaca especial para ti en la esquina, tu y todos tus amigos payasos, si ellos alguna vez pasan por aquí, previa autorización por nuestra parte, por supuesto.
Kapıya gelebilirsin.
Puedes venir a la puerta.
Şaka yok. Ben de gelebilir miyim dedi ben de gelebilirsin dedim.
Él preguntó si podía venir y yo le dije que sí.
Bak, anne, provaya gelebilirsin.
Mira, mamá, puedes venir a la prueba,
Hafta sonlarında eve gelebilirsin.
Es un poco lejos, pero se puede volver al último fin de semana.
Evet. Şimdi eğer senin başın belaya girerse, yardım için bana gelebilirsin.
Y si tiene algún problema puede pedirme ayuda.
Buraya en yakın ne zaman gelebilirsin?
¿ Cuán pronto puedes llegar?
Sen benimle gelebilirsin.
Tú puedes venir conmigo.
Gelebilirsin.
Puedes venir.
Artık gelebilirsin.
Entra.
Hadi ama bebeğim, en azından bir süreliğine gelebilirsin.
Vamos chicas, usted puede venir por un tiempo.
Sosyal hayatın olmayacak kadar çalışkansan sana aptalmışsın gibi davranıyorlarsa üstesinden gelebilirsin bunların da.
Si eres demasiado listo para ser popular Y te tratan como a un tonto Puedes escoger ignorarlo
Sen üstesinden gelebilirsin ama Eli?
Tú puedes encargarte de las cosas ¿ pero Eli?
Bekar olduğun sürece buraya her gece gelebilirsin.
Si fueras soltero, podrías venir aquí todas las noches.
Dinle, eğer istersen beni her zaman görmeye gelebilirsin.
Escucha, ven sin avisar las veces que quieras.
Jang-mi sende gelebilirsin.
Jang-mi, deberías venir.
Eğer istiyorsan geri gelebilirsin.
Digo, tú puedes volver, si eso quieres.
Bunun üstesinden gelebilirsin.
Puedes volver después de eso.
Her zaman gelebilirsin.
Usted es siempre bienvenido.
Benimle gelebilirsin.
Podrías venir conmigo.
Aşağıda neler olduğunu görmezden gelebilirsin.
Sí. Puedes pasar por alto lo que está pasando allá abajo.
İstediğin zaman gelebilirsin.
Tú puedes venir cuando quieras.
İstediğin zaman gelebilirsin.
Vuelve cuando quieras.
Artık her şeyin üstesinden kendin gelebilirsin.
Ahora puedes hacer todo ésto tú sola.
Her zaman ziyaretime gelebilirsin.
Ven siempre que puedas a verme.
İstersen gelebilirsin.
Eres bienvenidos.
Bizimle gelebilirsin.
Puedes venir con nosotros.
Ne zaman gelebilirsin acaba? Tamam.
Necesitamos ayuda, cambio.
Gelebilirsin.
Puede venir.
İstersen sen de gelebilirsin.
Puedes venir si quieres.
Ya da bana gelebilirsin.
O puedes venir a la mía.
Belki de bu akşam, odama gelebilirsin.
Tal vez está noche, podrías venir a mi despacho.
Benimkisi de çok daha iyi değil ama istediğin zaman gelebilirsin.
Bueno, la mía no es mucho mejor, pero... Eres bienvenida.
- Buraya gelebilirsin.
- Puedes venir aquí.
Bunun üstesinden gelebilirsin, anne.
Mamá, puedes hacerlo perfectamente.
Beni ziyarete gelebilirsin, biliyorsun.
Puedes visitarme, ¿ sabes? En verano.
Sadece bilmeni isterim ki, eğer anlatmak istediğin bir şey varsa bana gelebilirsin.
Quiero que sepas que si pasa algo, puedes decírmelo.
Elbette gelebilirsin.
Claro que sí.