Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ H ] / Harding

Harding перевод на испанский

648 параллельный перевод
Böylece Hutter, kaygılı eşini arkadaşları olan zengin gemi sahibi Harding'e ve onun kız kardeşine emanet etti.
Así dejó a su apenada mujer al cuidado de su amigo, el adinerado armador Harding y de su hermana.
Merhaba genç Harding. Erkencisin.
Hola joven Harding, llega temprano.
- Harding?
- ¿ Harding?
Demek sen Harding'sin.
Así que usted es Harding.
Dr. Harding'le beraber gitti.
Está con el doctor Harding.
- Harding'i de istiyorum.
También quiero que libere al doctor Harding.
Everytown'da o ham petrolü uçaklara uygun hale getirebilecek tek kişi Harding'dir.
Harding es el único que puede hacer refinar ese petróleo.
Harding'le son zamanlarda biraz sürtüşmemiz olmuştu.
Últimamente hemos discutido un poco con Harding.
Sana gelince Harding, sen de Gordon'a yakıt probleminde yardımcı olup zehirli gazlar konusundaki bilgini bizim için kullanacaksın.
Y tú, Harding, ayudarás a Gordon con el combustible y fabricarás para nosotros el gas venenoso.
tutsak tuttuğunuz Cabal ve Dr. Harding'in yardımıyla bir düzine uçağınız yine uçar hale gelecek.
Con la ayuda de ese hombre que tiene encerrado y el doctor Harding puedo hacer que vuelen doce de sus aviones.
Cabal'i bana verip, Harding'le yalnız konuşmama müsaade ederseniz size söz veriyorum hava kuvvetlerinizin üçte birini yine göklerde göreceksiniz.
Si me entrega a Cabal y me deja hablar a solas con Harding le prometo que verá sus aviones. Al menos un tercio de ellos surcando el cielo.
Harding bu işi iyi biliyor bu sebeple hallederiz sanıyorum.
Creo que todo irá bien. Ahora que Harding conoce su trabajo.
Harding denen herif var.
Tenemos a Harding.
- Git Harding'i getir.
- Trae al doctor Harding.
Richard Harding Davis'den daha hoş olduğu kesin.
Suena mejor que Richard Harding Davis.
Gene de Richard Harding Davis olarak kalmanı isterdim.
Sigo prefiriendo Richard Harding Davis.
TESS HARDING'İN KONVOYDA KAYBOLMASINDAN KORKULUYOR
TEMIDA DESAPARICIÓN DE TESS HARDING EN CONVO Y
TESS HARDING BİRLİĞE ÇAĞIRIYOR
TESS HARDING PIDE UNIDAD
HAKİM TESS HARDING'E SORUŞTURMA İSTEDİ
SOLON EXIGE SONDEO A TESS HARDING
TESS HARDING HİTLER KAYBEDECEK!
¡ HITLER PERDERÁ!
diyor NEW YORK CHRONICLE'da
Afirma TESS HARDING en la CRÓNICA DE NUEVA YORK
Bayan Harding de, Bay Kieran da el kaldırdı.
La Srta. Harding y el Sr. Kieran, ambos con las manos arriba.
Tess Harding.
Tess Harding.
Bayan Harding.
Srta. Harding.
Ne önerirsiniz, Bayan Harding?
¿ Y usted, qué sugeriría, Srta. Harding?
Hepsi bu kadar, Bayan Harding. Bir de, sonunda size şöyle diyor :
Bueno, eso es todo, Srta. Harding, sólo que él la llama a usted al final :
Evet, Bn. Harding.
Sí, señorita Harding.
HARDING, AMERİKALILARA TAVSİYE VERMEKLE O KADAR MEŞGUL Kİ HİÇ DIŞARI ÇIKIP BİRKAÇIYLA TANIŞMAYA VAKİT AYIRMAMIŞ.
HARDING SE OCUPA DE DECIR A LOS AMERICANOS LO QUE DEBEN HACER NUNCA SE HA TOMADO LA MOLESTIA DE SALIR Y CONOCER A ALGUNO DE ELLOS
- Bayan Harding'le tanıştın mı?
- ¿ Ya conocías a la señorita Harding?
- Yanında Tess Harding var.
- Tess Harding lo acompaña.
- Harding, biliyorum.
- Harding. Lo sé.
Bayan Harding'i arıyorum.
Busco a la señorita Harding.
- Bayan Harding'in evi mi?
- ¿ Es usted la señorita Harding?
Ben Gerald Howe, Bayan Harding'in sekreteri.
Le habla Gerald Howe, secretario de la Srta. Harding.
Bayan Harding, Senyor Batista'nın ofisini arıyor.
La Srta. Harding llama a la oficina del Señor Batista.
Bayan Harding nerede?
¿ Dónde está la Srta. Harding?
- Bayan Harding.
- Señorita Harding.
Tess Harding, Pinkie Peters.
Tess Harding, Pinkie Peters.
Bn. Harding onu iyi tanırdı.
La Srta. Harding lo conocía bien.
Özür dilerim Bay Harding, ama yalnız 10 dakikamız var.
Discúlpeme, Sr. Harding, pero sólo tenemos 10 minutos.
Bn. Harding...
Srta. Harding...
- Bay Harding, acele etmeliyiz.
- Sr. Harding, dese prisa.
Bayan Harding, kaza mı geçirdiniz?
¿ Tuvo un accidente, Srta. Harding?
- Evet, Bn. Harding...
- Sí, Srta. Harding...
- Ah, Madam Harding.
- Disculpe, Sra. Harding.
Bn. Harding de öyle dedi.
Nos lo dijo la Srta. Harding.
Bn. Harding'i görmeliyim.
Debo verlo, señorita Harding.
Bn. Harding dedi ki, yumurta kırıyorsanız, o da istiyormuş.
A la Srta. Harding le gustaría comer huevos, si los hace usted.
İyot lütfen.
DOCTOR HARDING El yodo, por favor.
HARDING BAŞKAN ADAYI
HARDING NOMINADO A PRESIDENTE
NEW YORK CHRONICLE'da anlatıyor
TESS HARDING Les informa diariamente en la CRÓNICA DE NUEVA YORK

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]