Hissetmek перевод на испанский
3,214 параллельный перевод
Suçlu hissetmek zorunda değilsin.
No deberías sentirte culpable.
Kazanmayı. Kazanmanın nasıl bir şey olduğunu hissetmek için madalyalarımdan birine dokunmak ister misin?
Ganar. ¿ Quieres tocar una de mis medallas solo para ver cómo se siente ser un ganador?
Burası aptalca hissetmek için doğru yer.
Este es el lugar que está bien sentir tonto, la sala de prácticas.
O tip bir özgürlüğü tekrar hissetmek istiyorum.
Solo quiero sentir esa clase de... libertad otra vez.
Sana ne olduğunun endişesini hissetmek?
¿ Preguntándome qué te habría pasado?
Biraz canlı hissetmek, ölmeyi beklemekten daha iyidir, değil mi?
Y sentirse algo más vivo es mucho mejor esperar a morir, ¿ cierto?
Seni içimde hissetmek istiyorum.
Te quiero dentro de mí.
Bütün evrenle boy ölçüşebilirmişiz gibi hissetmek.
Esa sensación de conquistar el universo.
Kadınların göğüslerine ve arkalarına bakıyordum. Anlarsın ya bir şeyler hissetmek için.
Y me quedo mirando los pechos de las mujeres y el trasero, ya sabes, intentando sentir algo.
İçtiğini biliyorum. Böylece onları hissetmek zorunda kalmazsın.
Sé que bebes para no tener que sentir.
Daha iyi hissetmek istiyorsan kendi egondan başkasına nasıl hizmet edeceğini bul.
Sí quieres sentirte mejor, averigua como servir a algo y no solo a tu ego.
Ayrıldığımızda da iletişim halinde olduğumuzu hissetmek istiyoruz.
Solo queremos sentirnos conectados mientras estamos aislados.
Fısıltılar, ayak sesleri, birinin varlığını hissetmek bunlar ikinci aşama olan baskıya dönüşür.
Son los susurros, los pasos, la sensación de otra presencia que al final culminan en opresión, la segunda etapa.
Kendimi önemli hissetmek istemiştim.
Sólo quería sentirme importante, viejo.
Onunla aranda bir tür bağ olduğunu hissetmek, inanılmaz.
Es un poco increible sentir que conecta.
Böylesine büyük bir nefret hissetmek ve bunu durdurmayı istemek muhtemel.
Es posible sentir tanto odio que dejas de sentirlo en lo absoluto.
Sadece hissettiklerini hissetmek istiyorum.
Solo quiero sentir lo que sentiste.
Kendimi daha iyi hissetmek için.
Sentirme un poco mejor.
Ama öte yandan, kanama olması iyiydi, acıyı hissetmek.
Pero por el otro, me gustó sangrar, sentir dolor.
Aşkı hissetmek.
Sentir amor.
Bu... bu gidip tanımadığın birileriyle yaşamak ve böylesine eğlenmek ve onlardan bir farkının olmadığını hissetmek delice.
Es una locura la manera en que puedes ir y vivir con extraños y sentir tanta alegría y no sentir como si fueras diferente.
Yeniden hissetmek istiyorum Vincent.
Quiero sentir nuevamente, Vincent.
Bunu hissetmek isterdim.
Me encantaría sentir eso.
Vücudumu hissetmek hoşuna gidiyor mu?
¿ Se siente rico mi cuerpo?
Sadece bir seçim yap ne hissetmek istiyorsan onu hisset.
Haz una elección y experimentarás todo lo que desees.
Gerçek bir çocuk gibi hissetmek istiyor. Anlıyor musun?
Quiere sentirse como un niño de verdad. ¿ Entiendes?
Daha iyi hissetmek için benden pişman olduğumu söylememi istiyorsun.
Quieres que te diga que me arrepiento para que tú te sientas mejor.
# Coşkuyu hissetmek ister misin?
Te quiero para sentir el calor
Benim sorunum kesinlikle köpek boku gibi hissetmek.
Mi problema es que me siento como mierda de perro absoluta.
Sadece Tanrı bizi yönlendirdiğinde elimize alırsız ve yalnızca onun haşmetini hissetmek için yaparız.
Las tomamos solo cuando el Señor nos lo dice, y entonces su... único propósito es la gloria.
Sana söylüyorum sorumluluk veya herhangi bir şey hissetmek zorunda değilsin.
Te lo estoy pidiendo... no necesitas sentirte responsable de nada.
Kendini daha hissetmek için yemelisin.
Tienes que comer, te sentirás mejor.
Sen daha iyi hissetmek için gidiyoruz.
Te vas a sentir mucho mejor.
Artık böyle boktan hissetmek istemiyorum.
Es solo que no quiero sentir como una mierda.
Yeniden kendim gibi hissetmek istiyorum.
Me gustaría sentirme yo misma otra vez.
Ama ben, bu kayıpları hissetmek zorunda kaldım.
Pero yo tuve que sentir esas pérdidas.
- Gerçekten hissetmek.
- Realmente sentirlo.
Hissetmek için yeterli
# Lo suficiente para sentirlo
İnsanlar buraya sadece kendilerini güvende hissetmek için gelirler.
La gente viene aquí, porque quieren sentirse seguros.
Birlikte vakit geçirmek güzel. Size ve aileme yakın hissetmek de ama ben aptal değilim.
Me encanta pasar este tiempo juntas... sentirme tan cerca de ti y de tu familia, pero...
Ama Hannah gibi kendimi iyi hissetmek için 6 tane pizza sipariş etmeyeceğim.
Pero no voy a hacer, como hace Hannah y pedir seis pizzas para sentirme mejor.
... Suçlu hissetmek zorunda değilsin.
Ese es el punto de casarse!
Bilimsel olarak konuşmak gerekirse "hissetmek"... konusunda zor zamanlar geçiriyorum.
Bueno... es complicado medir las "buenas sensaciones" científicamente hablando.
Kötü hissetmek zorunda kalmayı reddediyorum.
No, me rehúso a que me hagan sentir mal.
Bunu hissetmek istemiyorum.
Y no quiero sentirlo.
Hiçbir şey hissetmek istemiyorum.
No quiero sentir nada.
Ve bunu hissetmek istemiyorum.
Yo no quiero sentirlo.
- Hissetmek zorundasın hayatın büyülü acısını!
- Tienes que sentir El dolor es la mágia de la vida!
Sonsuza kadar da böyle hissetmek istiyorum.
Quiero sentirme así para siempre.
- Çok adisin. - # Ve benden uzaklaştığın anda seni hissetmek istiyorum #
Qué imbécil.
Hissetmek zorundayım.
Tengo que hacerlo.