Hızlıca перевод на испанский
2,998 параллельный перевод
Eğer birini yerleştirdiğim işten hızlıca geri alamayacağımı düşünüyorsan onu oraya koyamayacağımı bilmelisin.
Sabes que no hubiera puesto a alguien en un trabajo... si no pudiera sacarlo rápidamente.
Hızlıca dönen bir aynanın, sanal fotonları gerçeğe dönüştürmesi bilgisinin kara enerji gözlemleme metodu olarak nasıl kullanılabileceğini düşünüyorum.
Estaba pensando en cómo se podría utilizar el hecho de que un espejo que gira rápidamente convierte protones virtuales en reales... Es una idea bastante grandiosa.
Apar topar olacak ama bir yöne doğru hızlıca koşma havasında olan başka kimse var mı? Bak, işte orada!
Hey, un disparo en la oscuridad, pero, uh, ¿ hay alguien más en el estado de ánimo correr muy rápido en una dirección?
Size hızlıca bir soru sorabilir miyim?
¿ Puedo hacerte una pregunta rápida?
Şimdi iletken şeyi kapttınız. tüm yapmanız gereken bilekliği hızlıca sökmek ve buum! kimse takmadığınız anlayamaz..
Ahora que ya has derivado el conductor, todo lo que tienes que hacer es retirar rápidamente la tobillera, y, bum, nadie sabrá que no la llevas puesta.
Hong Kong'da her şey hızlıca ilerliyor.
Las cosas se mueven rápido en Hong Kong.
Şöyle bir düzenek gibi ızgara şeklinde telden bıçakları olan keki hızlıca ve kolayca uygun büyüklükte kare dilimlere ayıran hem de tek bir bıçak darbesiyle.
Como una especie de... sistema de corte con alambres en rejilla que podría, de forma rápida y práctica... ¿ Partir la tarta en trozos del tamaño apropiado con un simple corte?
Kanepede oturmak ve kanal değiştirmek beni ameliyathaneye hızlıca geri döndürmeyecek.
Estar sentado en el sofá, cambiando de canales, no va a hacer que vuelva a quirófano más rápido.
Daha derin kesiklerle, tüm beynin hızlıca resmini çekmekten bahsediyor.
Cortes más profundos y fotografías rápidas de todo el cerebro.
Ama hızlıca yapmalıyız.
Pero debemos hacerlo rápidamente.
Büyüleyici biri, güzel takılar takıyor ve hiç durmaksızın işini hızlıca görüyor.
Ella es glamorosa, combina los accesorios bien, y puede ir del día a la noche como nadie.
- Tamam, tuvaleti hızlıca kullanayım.
- De acuerdo, solo déjame usar el baño rápidamente.
Buradan geçiyordum da merak ettim, hızlıca sarılsak olur mu?
Justo estaba pasando y me preguntaba si querías una acurrucada rápida.
Hızlıca sarılsak olur mu?
¿ Acurrucada rápida?
İkimiz de meşgul insanlarız, bu yüzden hızlıca bitireceğim.
Ambas somos personas ocupadas así que voy a hacer esto rápido. La presentación de mi tesis es mañana.
- Güzel oldu. Bir de hızlıca fotoğraf çekmem lazım.
Muy bien, solo necesito una foto rápida.
Ben burada bulunurken AZT'nin hızlıca ilerlemesi de göz önüne alınarak olabildiğince çabuk bir şekilde piyasaya sürülmesi için klinik denemeler devam ediyor.
Mientras estoy aquí, las pruebas clínicas se llevan a cabo.. con el objetivo de adelantar el AZT y hacerlo disponible para el publico lo más pronto posible.
Bütün girişimlerin hızlıca halledilmesi için FDA ile yakın şekilde çalışıyoruz.
Trabajamos de cerca con la FDA para asegurar que cualquier esfuerzo para acelerar...
- Şu işi hızlıca yapalım böylece bende siktir olup gidebilirim!
- Hagamos esto rápido para largarme.
Kendini tutamadı ve kaderine doğru hızlıca sürükleniyordu.
"Él se había vuelto liviano... " y fue a la deriva más rápido y más rápido hacia su destino.
Beni dinle, telefonumun şarjı bitiyor. Bu yüzden hızlıca bilgiye ihtiyacım var.
Se me acaba la batería y necesito información.
Bak şimdi bir şeyi hızlıca açıklığa kavuşturalım.
Vamos a dejar una cosa muy en claro, muy rápido.
Tamam, izin verin hızlıca sizi yakalayayım, avukat.
Bien, déjame tomarte la velocidad aquí, abogado.
Bence o, Jack'i tekrar hızlıca buldu.
Creo que él volvió a encontrar a Jack bastante rápido.
Sana hızlıca bir soru soracağım ; Ruby Marshall öldüğünde hasta mıydı?
Sí, una pregunta rápida, Ruby Marshall,... estaba enferma cuando murió?
Perry Ellis'in bana kişisel olarak hızlıca diktiği bir şey olmalıydı.
Debe... Debe ser algo que... Perry Ellis lo hizo para mí personalmente.
Majesteleri, siz neden ikinci silahı ona vermek için gitmiyorsunuz ve bu şeytani maymunu buradan hızlıca uzaklaştıralım.
Su majestad, ¿ por qué no darle una segunda arma... y conducir a este mono demoniaco rápidamente.
Hızlıca bir ifadesini almaya geldim.
Solo necesito una declaración rápida.
Dinle, şöyle hızlıca bir düşünecek olursak belki de senin henüz düşünemediğin bir açıdan yaklaşabili- -
Fue algo rápido y quizás haya algo que no has considerado.
Altın Diş görevlileri, saat 12 yönünde hızlıca yaklaşmakta.
Los Colmillo Dorado llegan a las 12 del día. Personas puntuales.
- Hızlıca bir yemek hazırlayabilir misin?
- ¿ Puedes ir a traer algo de cenar?
Hızlıca geri çekileceğim, tamam mı?
- Voy a ir lejos a la derecha rápida, ¿ de acuerdo?
Korkularınla bir Korkusuz gibi yüzleş ama hızlıca yap.
Vence tus miedos como lo haría alguien de Osadía, pero hazlo rápido.
Dizlerine çarptır, hızlıca.
- Si. - Dale hacia tu rodilla, rápido.
Ayrıca vaktimiz olmadığı için hızlıca göz attık.
Solo vimos partes porque no teníamos tiempo.
Sarılıp hızlıca birkaç fotoğraf çekebilir miyiz?
¿ Podemos grabar o tomar unas fotos?
Neden hızlıca dışarı çıkıp, bu konu hakkında konuşmuyoruz?
¿ Por qué no salimos de inmediato y hablamos de esto?
Sizinle hızlıca bir röportaj yapabilir miyim?
Podríamos-podríamos Entrevistarlos rapidamente?
Hızlıca yap.
Rápidamente ahora.
Biliyor musun, hızlıca halletmemi mi istiyorsun yoksa iyi iş çıkarmamı mı istiyorsun?
¿ Sabes qué, quieres que me vaya rápidamente? ... o quieres que te haga un buen trabajo?
Adamlar var, hadi hızlıca halledelim.
Ahí está Menz, terminemos con él rápido.
Bunu hızlıca yapabilriim, en iyisini garanti edemem.
Si debo hacerlo rápido no puedo garantizar los mejores.
Bilirsin, hızlıca olur.
Ya sabes, sin demora.
Görüyorsun, Richards, hayalet ayı bu sayede birçok yere hızlıca girip çıkabiliyor.
Ves Richards, así es cómo el Oso Fantasma entra y sale de tantos lugares tan rápidamente.
Elektrik kesildiğinde insanlar burayı hızlıca boşalttı.
Le gente huyó rápido cuando se fue la luz.
Ayrıca Zack Morris kameraya konuşmak için zamanı durdurmayı bırakabilirsen gün çok daha hızlı geçerdi.
Además, Zack Morris, si pudieras dejar de congelar el tiempo para hablarle a la cámara, el día pasaría más rápido.
Ayrıca tanık olmamın bir stresi olabileceğini Ve ben incindiğimde, oldukça hızlı geri çekilebilirim.
También que puedo manejar el estrés de ser testigo y que cuando me hacen daño, me recuperó muy rápido.
Ayrıca çok hızlı davrandın, sanki petrol sondajı yapıyor gibiydin...
Y te fuiste movias demasiado rápido, como si estuvieras perforandome buscando petroleo
Fakat aramızda ayrıca bir Budist, bir agnostik, bir Baptist ve bir de Bilmiyorum var. Ki kendisi dünyada en hızlı yayılan inanış şu an.
Pero entre nosotros, también hay un budista, agnóstico, tenemos un bautista, y tenemos un yo-no-sé, lo que parece ser la religión más rápida de crecimiento en el mundo.
- Ve hızlıca yap.
- Y hazlo rápido.
Hızlıca.
- Vamos, con cuidado.