Intime перевод на испанский
26 параллельный перевод
Ajandalarımızın düellosundan sonra Niles'la "intime soiroe" için ikimizin do boş olduğu bir akşam bulduk.
Bueno, de hecho, después de un inusual y prolongado juego de duelo de agendas. Niles y yo hemos concertado una mutua y aceptable velada. para una intime soirees.
"intime soiree" yapacaksınız diye poker oyunumdan vazgeçmemi mi bekliyorsunuz?
¿ Realmente esperas que renuncie a mi juego sólo para que ustedes puedan tener una de sus intime soirees?
Aslında tam bir köşk havası var diyecektim.
Sí, iba a decir que tenía un encanto intime.
Daha önce, yakınlık kurduğum kadınların sayısıyla şişinirken sayıyı biraz abartmış olabilirim.
Cuando hablaba anteriormente respecto de el numero de mujeres con las que intime, puedo haber exagerado ese numero. Oh!
Kendisinin mahkemeye zorla getirilmesini ya da savunma avukatının hile sebebiyle kınanmasını talep ediyoruz, Sayın Hâkim.
Solicitamos a su señoría que lo intime a presentarse en el juzgado o que sancione al abogado de la contraparte por el engaño.
Dürüst olmam gerekirse birinin Gibbs'yakın olması fikri bize çok garip geliyor.
Mayormente. Si te soy sincero, no estamos acostumbrados ni por casualidad a que alguien intime con Gibbs.
Gece saatlerinde Café Intime'in önünde dövülen 20 yaşındaki kişi hayatını kaybetti.
El hombre de 20 años, golpeado ayer por la noche fuera del Café Intime... ha muerto.
Daha öncesindeyse Café Intime'in müşterisi olan bir kadın üç erkek tarafından hakaret uğrayarak darp edildi.
Anteriormente una cliente fue asaltada... por tres hombres que la golpearon duramente.
Carlsson'un odasında bulduğumuz gey kulübü Café Intime'in broşürünü hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas el anuncio del club gay Café Intime... que encontramos en la habitación de Carlsson?
Café Intime'le iletişime geçmiş.
Acudió al Café Intime.
Café Intime'den istediğiniz kamera kayıtları geldi.
El video de vigilancia del Café Intime que pediste.
Görünüşe göre Café Intime'le çok ilgilisin.
Pareces muy interesado en el Café Intime.
Gördüğünüz üç adam Café Intime'ın önünde kadına aşırı şiddet uygulamaktan dün tutuklandı.
Estos tres hombres fueron arrestados ayer por una brutal e inusual paliza... fuera del Café Intime.
Pek çok kez Café Intime'de bulunmuş.
Café Intime, varias veces.
Saldırının zanlısını Café Intime'ın dışında yakaladık.
Hemos arrestado a los sospechosos del asalto fuera del Café Intime.
Sen uzaktayken, başka erkeklerle yakınlık kurdum. Biliyorum.
- Cuando no estabas, intimé con otro hombre.
- Seçim zamanı yapılan bir iç işleri soruşturması bu adamın işine yarar! - Evet yaptım.
- Sí, lo intimé.
Ama Fyren'la birçok kez ilişki yaşadık.
Pero intimé con Fyren muchas veces.
Öyleydim ama fark ettim ki orası Nora'la tanıştığım, ona kur yaptığım ve ilk kez birlikte olduğumuz ve bana onu ve işleri nasıl batırdığımı hatırlatan bir yer.
Pero sucede que el lugar donde conocí, cortejé e... intimé por primera vez con Nora es un enorme recordatorio de ella y de como la cagué.
Ben de Stern'in yaptığımız partilerde düşük teklif verdiğimizle ilgili konuşurken yüzüne gülüp çıkar bir yol arıyordum.
Estabas desaparecido, así que intimé con Stern, Despellejándome y sonriendo entorno a una conversación sobre nosotros ofreciendo un precio más bajo que él por esas fiestas.
Bir kızla ilişkiye girmeyeli çok uzun zaman oldu.
Ha pasado algún tiempo desde que intimé con una chica,
Fazla yakınlaştım.
Intimé demasiado.
Onunla fazla yakınlaştım.
Intimé demasiado con él.
Karşı cinsle ilk yakınlaşmamı mı?
¿ Cuando intimé con el sexo opuesto?
Samimi olduk mu diye mi soruyorsunuz?
¿ Se refiere a si intimé con ella?