Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ J ] / Japonların

Japonların перевод на испанский

664 параллельный перевод
Vichy, Japonların tıpkı Hindiçini'nde olduğu gibi Madagaskar'ı ele geçirmesine müsaade edecek. Ancak Müttefikler etmeyecek.
Vichy dejará que los japoneses se instalen en Madagascar, pero esperamos que los aliados se adelanten a ellos.
Saldırı sonrasında inmemiz için Çinliler, Japonların işgal ettiği bölgenin hemen yanında birkaç küçük pist hazırladı.
Los chinos han preparado pequeñas pistas fuera de los territorios ocupados por el Japón, donde aterrizaremos después del raid.
Ne lazımsa alın ama Japonların eline düştüğünüz takdirde geldiğiniz yeri bilmemeleri için üzerlerine herhangi bir işaret koymayın.
Tomen lo que necesiten. No escriban nada encima, su procedencia debe permanecer secreta si son capturados.
Balintawak'ın 50 mil ötesinde bulunan, Japonların havaalanındaki yakıt depolarını uçuracağız..
Vamos a volar un depósito de gasolina que está... en un aeropuerto a 80 km de aquí.
- Japonların Bataan'ı aldıklarını söylüyorlar.
- Los japoneses tomaron Bataan.
Yanlış bir şey yapma.. Hiç kimse benim adımı kullanarak.. İnsanları, Japonların yaptığından daha hızlı kendilerini öldürmeleri için cesaretlendiremez..
Pero te aseguro que nadie usará mi nombre... para animar a los hombres a que mueran como ratas.
Onlara Japonların bize tam bağımsızlık sözü verdiğini söylediğinde.
¿ Les dijiste lo de la oferta de independencia?
Orada japonların ikmal depoları mevcut.
Ellos tienen un arsenal.
Japonların her an bir saldırıyı beklediği bu boş topraklarda onlara,
Sería atacar por sorpresa un lugar a plena luz del día.
Burası Burma... Japonların Burma yolunu zaptettiği... ve Çin'e arkadan girişi kapattığı... dünyanın en zor savaş alanı.
Esto es Birmania, el más duro campo de batalla del mundo, donde los japoneses acordonaron la ruta de Birmania... y cerraron el paso a China.
Japonların bizi Yeni Gine'de yüzerken yakaladığı zamanları düşünüyordum.
Estaba pensando en cuando los japoneses nos pillaron nadando en Nueva Guinea.
İçeri girdikçe Japonların sayısı artacak.
Cuanto más se acerque a nosotros, más japoneses habrá.
Evet, Japonların yol boyunca dizilip, onu beklediği 240 kilometre.
Sí, 250 kilómetros con japoneses por todo el camino.
Bu, ancak Japonların şeytani gücü tamamen yok edildiğinde sona erecek.
Sólo acabará cuando las maléficas fuerzas japonesas sean totalmente destruidas.
Bu film, kahramanca savaşarak Burma'yı Japonların elinden kurtaran Amerikan, İngiliz, Çin ve Hint Orduları'nın askerlerine minnetle ithaf edilmiştir.
Este filme está dedicado con gratitud a los hombres de los ejércitos americano, británico, chino e indio, sin cuyas heroicas acciones Birmania seguiría en manos de los japoneses.
Japonların mayın tarlaları burada.
Los campos japoneses de minas aquí.
Şimdi kaç ton patlayıcı varsa, onu Japonların sayısına böl, sonucu ver.
Suma las toneladas de explosivos... y divídela por el número de japoneses.
Binbaşı Crowe Japonların bu tank tuzaklarından sızdıklarını söyledi.
Los japoneses se están infiltrando en estas trampas... en frente de nosotros.
- Japonların roketleri yok.
- Los nipones no tienen cohetes.
Bu Andy. Japonların roketlerinin olmadığını söyleyen sen miydin?
Aquí Andy. ¿ Dijo usted que los amarillos no tenían cohetes?
ÖNSÖZ Japonların Pearl Harbor'a düzenlediği sinsi saldırı üzerine Pasifik Donanması ortadan kalkınca düşmana karşı saldırı görevi denizaltı gemilerine düştü.
PRÓLOGO Cuando la flota del Pacífico fue destruida por el ataque japonés a Pearl Harbor Los submarinos dirigieron la guerra contra el enemigo.
Bazıları, tespihlerinden başka korunacak şeyleri olmadan adanın karşısından ormanın ve Japonların içine kadar, 65 km yol yürüdü.
Algunas han caminado 50 kilómetros indefensas por la isla, en medio de la selva y de los japoneses con la única protección de un rosario.
Belirtiler, Japonların tüm gayretleriyle Leyte'de yeni ele geçirilen Amerikan üssünü yok etmeye çalışıp, donanmamızın yardım ve desteğine de engel olacakları doğrultusunda.
Los japoneses pretenden destruir nuestra base de Leyte para evitar el suministro de la flota.
Daha sonra Japonların karşısında kahramanlık etmek için çok fırsatınız olacak.
Tendréis ocasión de ser héroes antes de que llegue la noche.
Japonların dediği gibi, fark etmez.
Y yo, preocupada.
Godzilla da, hala biz Japonların peşini bırakmayan atom bombasının bir ürünü değil mi?
¿ No es acaso Godzilla el producto de la bomba atómica que aún nos acecha a muchos de nosotros, los japoneses?
Japonların Rangun'da bizi bombaladığından beri konuşamıyor.
No habla desde que los japoneses bombardearon Rangún.
Dünyadaki askeri karakollar Japonların eline düştü.
El Japón ataca en el Pacífico.
Japonların kuvveti artıyor.
El fuego enemigo aumenta.
On beş gün önce, Japonların Pearl Harbor'a yaptığı hava saldırısında... Arizona kruvazörü ve beş savaş gemisi daha kaybedilmiş.
el Secretario Naval dijo a la prensa... que se perdieron el acorazado Arizona y cinco buques de guerra más... en la incursión aérea japonesa sobre Pearl Harbour de hace dos semanas.
Adamlarımız halen bizim emrimizde olduklarını hissetmeliler Japonların değil.
Nosotros debemos mandar a nuestros hombres no los japoneses.
Tuhaf. Bizim bombaların sesi Japonlarınkinden farklı.
Tiene gracia, nuestras bombas suenan diferentes a las japonesas.
Bu bayan Japonların en ünlü dansçılarından biridir.
Esta joven es una de las bailarinas más famosas del Japón.
Gerçekten bütün bir dini düşünüyorsanız... neden Singapur'da kalmadınız ve Japonların dinini değiştirmediniz?
Si realmente cree en esa estupidez religiosa... ¿ por qué no se quedó en Singapur a convertir japoneses?
Japonların yerimizi nasıl bildiğini hala anlamadım.
No entiendo cómo nos encontraron.
Japonların bize yemek verebileceğine inanamıyorum.
Y los japoneses no nos proveerán.
Japonların hepsi aynı!
Los japoneses son todos iguales.
Japonların o bildik numarası!
Es el mismo truco japonés de toda la vida.
Burada çalışan Japonların hepsi katil iblisler değil.
No todos los japoneses que trabajan aquí son monstruos asesinos.
Japonların yanlış yaptığı doğru.
Japón cometió una infamia- -
Bütün Japonların aptal olacağı anlamına gelir bu.
Significa que todos los japoneses se volverán idiotas.
Kendi çukurunu kazdın Gates. - Japonlar'a!
- Acaba Vd. De suicidarse, Gates.
- Aramızda kalsın, Miss Dalgado... Biz Japonlar Filipinlileri... Kuzenlerimiz ve yeğenlerimiz olarak görüyoruz.
- Quiero confesarle, Srta. Dalgado... que los japoneses consideramos a los filipinos... como si fueran nuestros sobrinos.
Donanmanın topçu ateşine başlaması an meselesi... Japonlar İniş bölgelerimizi biliyor olacaklar.
En cuanto comience el bombardeo naval... los japoneses sabrán dónde van a desembarcar.
Adalar arası vapurların Japonları ablukaya almalarını istiyorlar.
También quieren que los barcos ínter islas traten de forzar el bloqueo.
- Merhaba Bay Ryan. - Sizi Japonların aldığını düşündük.
Creímos que le tenían los japoneses.
Japonlar, Bangkok-Rangoon hattını Mayıs ortalarında açmayı istiyorlar.
Los japoneses quieren acabar este tramo en mayo.
Tanıdığın başka Japonlar da oldu mu Hiroşima'da?
¿ Has conocido a muchos japoneses en Hiroshima?
Japonlar bizim un istihkakımızdan aşırıp karınlarını tıka basa doyuruyorlar.
Los japoneses saquean la harina que nos tienen asignada- - comen todo lo que quieren.
Japonların bir oyunu bu.
Es un complot japonés.
O sırada Japonlar da saldırınca yerde tahrip olmasın diye uçak tekrar havalandı.
Los aviones japoneses atacaron y despegamos para no ser destruidos en tierra.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]