Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ K ] / Kayıp

Kayıp перевод на испанский

23,273 параллельный перевод
Bugün saat 11.00 itibariyle Mowuru Elektrik Santralindeki kayıp arama operasyonunun bittiğini resmi olarak bildiriyorum.
Anuncio oficialmente el fin de la búsqueda de desaparecidos... en la central eléctrica Mowuru a las 11 : 00 de hoy.
Ne yabancı biri ne de kayıp hasta var.
No hay extraños o pacientes desaparecidos.
Hasta olmasa da kayıp birisi var.
Nos falta alguien, aunque no es un paciente.
Kızın kayıp olduğunu bildirmeden bir haftadan fazla geçmiş ve bunun sebebini bilmek istiyorum.
Más de una semana pasó sin él informar de su desaparición, y me gustaría saber por qué.
Adı Amelia birkaç yıldır kayıp.
Se llama Amelia. Lleva unos años desaparecida.
Kayıp koyununuz için size fazladan zaman veremem.
Yo no te voy a dar tiempo adicional para encontrar su oveja perdida.
- Eğer bir seçmen kayıpsa ne olursa olsun, seçmenin binadan çıkıp çıkmadığını öğrenmek senin görevin.
- Si un votante no se encuentra, se encuincumbentmbent sobre ti para averiguar si el votante tiene, de hecho, dejó a los locales.
Ama bu sabah, ikinci testin sonuçlarını aldığımızda diş fırçasının kayıp olması gerçekten insan hatası olabilir mi diye düşündük.
Pero entonces, esta mañana, cuando los resultados de la segunda prueba llegaron, nos preguntamos qué pasaría si la pérdida del cepillo de dientes realmente fue un error humano?
Bundan başka, ev arkadaşı, Summer Blake, kayıp.
Además, Summer Blake, su compañera de cuarto, ha desaparecido.
Kayıp teknoloji devi liderinin kaybolduğu yerden çok uzakta değiliz.
Estamos cerca del parque donde desapareció nuestro gurú tecnológico.
Bu kayıp teknoloji devi liderinin köpeğiyle ilgiliyse bir otobüste bulunduğunu duydum.
Si esto se trata del sabueso... del millonario tecnológico desaparecido... escuché que alguien lo encontró en un autobús.
Bir telefon direğinde Minor'ın kayıp ilanını gördüm.
He visto un cartel sobre un perro perdido con una foto de Minor.
Bir kaç ay kayıp olan bir ajan olsa bilirdim diyor.
Dice que si un agente ha estado ausente por un par de meses, sí.
Kayıp pencere vidaları.
Los tornillos desaparecidos.
- O kayıp. Korkuyorum ve dağılmamak için işime odaklanmaya çalışıyorum.
Me estoy volviendo loco y yo estoy tratando de concentrarse en el trabajo, de manera que no caiga a pedazos.
Aynen öyle. Beyinler. Kayıp beyinler.
Que ha surgido una gran cantidad cerebros cerebros que faltan Los cerebros de las personas en los congeladores
Ama bu görüntü geçen sene bir haber raporundan alındı,... Tim Addis için ilk kayıp ilanı verildiği zaman.
Pero esta captura de pantalla de una informe de noticias del año pasado, cuando Tim Addis fue el primero reportado como desaparecido
- Kayıp denizcilerimizden hâlâ bir haber yok mu?
¿ Todavía nada de los marineros desaparecidos?
Kendisi kayıp.
Ha desaparecido. ¿ Lo ha visto?
Senin Tatiana Boriskaya adında kayıp bir kişi için isimsiz bir ihbar yapman gerekiyor.
Necesito que hagas una llamada anónima sobre una persona desaparecida... Tatiana Boriskaya.
O yüzden mi Kayıp Şahıslar yerine buraya geldik?
¿ Por eso estamos aquí en lugar de en Personas Desaparecidas?
Sanırım kayıp şeyler var.
Creo que puede que falten cosas.
Çünkü kız cuma akşamından beri falan kayıp. En son seninle tartışırken falan görülmüş.
Porque ha estado desaparecida desde el viernes por la noche cuando fue vista discutiendo contigo.
Efendim, çalıntı ya da kayıp olduğu bildirilen FBI kimliği yok. İş ya da kişisel sebepten Los Angeles'a gelenler de dahil tüm erkek ajanların telefonlarına da baktım.
Señor, no se ha denunciado el robo o pérdida de credenciales del FBI y he comprobado las localizaciones de todos los móviles de agentes varones incluyendo los de los que viajaron a Los Ángeles o por una misión o por motivos personales.
Bilirsin, parti, sentaur'larla tüttürme falan, sonra hemen ertesinde derslere yetişecektik, ama laf 1. sınıfların da kulağına gitmiş, bir kaçı dışında hepsi kayıp tiplerdi
Ya saben, celebrar, fumar con los centauros, regresar a tiempo para las clases, pero prácticamente toda la clase de primer año se enteró, excepto por unos perdedores.
Hanımlar, bu sabah Wilshire'ın dışındaki bir inşaat sahası kayıp patlayıcı ihbarında bulundu.
Señoritas, un terreno en obras ha denunciado que le faltaban varios cartuchos explosivos esta mañana.
Ama Walker kayıp ve biz bir hayaletin peşindeyiz, yani ne yapacaksın?
Pero Walker ha desaparecido y buscamos a un fantasma, ¿ qué vamos a hacer?
Eve geldiğimde, başımdaki yara kayıp düşmemden dolayı değildi.
Cuando volvieron a casa, la herida en la cabeza No fue porque me resbalé y caída.
Eğer kayıp motosikletçimiz ortaya çıkarsa, haber veririm.
Te dejaré saber si el ciclista que falta se convierte en imagen.
Dün gece sen yattıktan sonra, Marcus bana kayıp halının bulunduğunu söyledi.
Después de que entregó ayer por la noche, Marcus me informó que la alfombra faltante había sido encontrado.
271 ) } Kasaba Yok Oldu 130 ) } 500'den Fazla Ölü ve Kayıp Var
Ciudad aniquilada Más de 500 personas muertas o desparecidas
Saldırının sebebi şuan olduğu gibi bilinmiyor ama soruşturma hala devam ediyor. - İki tane kayıp var.
El motivo del ataque no está claro a partir de ahora, ( teléfono emite un pitido ) pero con la investigación que aún está desarrollándose, dos bajas confirmadas.
İdare edilmiş taktik saldırı kayıp önemi.
Administrado asistencia a los heridos de combate táctico.
Madem çok konuşkansın, o zaman belki bize neden bir CIA ajanının kayıp bir denizciyi aradığını söyleyebilirsin.
Ya que eres tan hablador, tal vez usted puede decirnos por las que un agente de la CIA se está ejecutando en un punto de marinero desaparecido.
Kayıp sıhhiyecimiz başka bir kullan attan zaman ve tarih yolluyormuş.
Nuestra falta Corpsman- - que ha sido el envío y la recepción de la fecha y hora de otro quemador.
Valla, adam dört yıldır kayıp.
Bueno, que se estaba perdiendo por cuatro años.
Castle, tahminimce kayıp zamanın hakkında bir şeyler buldun. Benimle konuşmak istediğin şey de bu.
Castle, supongo que averiguaste algo sobre tu tiempo perdido... y quieres ponerme al día.
konfrenaslarımızda protesto düzenler bir kaç hafta önce de kaltak web sitemizi hackladi iki günlüğüne bizi internetten kopardı bu çok kötü bir kayıp
Siempre haciendo comentarios desagradables en Internet, encabezando las protestas afuera de nuestras conferencias, y hace unas semanas, esa perra, hackeó, nuestra página web de Ahora los Hombres. Nos dejó fuera de línea por dos días. Qué terrible pérdida.
Kendimi acındırmak istemiyorum ama kayıp üstüne kayıp yaşadım.
No quiero autocompadecerme, pero fue una pérdida tras otra.
Kayıp.
Perdida.
Olay yerinde kayıp olan o iki mermi babama isabet etti.
Las dos balas que faltan en la escena del crimen terminado en mi padre.
Aldatan kadın, kayıp kutsal emanet, kilitli oda gizemi.
La dama traicionera, la reliquia robada, el misterioso cuarto cerrado...
Benim apartmanımdaki bir kız kayıp.
Una chica de mi edificio desapareció.
Bizim kayıp komşumuz, Anita Rodriguez'i araştırdım. Şimdi, kendisi kayıt dışı olduğu için, kendisiyle ilgili hiçbir resmi belge yok, fakat bir yerde çalıştığını buldum bir temizlik şirketi, kayıt dışı.
Busqué a Anita Rodríguez, como es indocumentada no hay registros... pero descubrí que trabajaba en una tintorería sin contrato.
- Floransa'nın Kayıp Tanrı'sı döndü. - Dur, Cosimo!
El Dios pródigo de Florencia regresa.
Kayıp kişilerden başlayın.
Comienza con los desaparecidos.
Dün geceki tek kayıp bildirimi bu.
Es el único informe que recibimos anoche.
Kayıp mı oldun?
- ¿ Te perdiste?
Pek işe yarayacak bir şey yok ama faili meçhuller bölümünü arayıp babanın ve amcanın cinayetine ait kayıtları getirttim.
No hay mucho con lo que seguir, pero a Casos Abiertos nos envía la investigación de homicidios de tu padre y tu tío.
Hala kayıp.
Sigue suelto.
Kayık ustası Mayugoro'nun banyosu alev almış ve bütün bu bölge yanıp kül olmuş.
Sandal hizo el "Baño de Mayugoro", lo cual inició un incendio que incineró toda esta área.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]