Kezzap перевод на испанский
19 параллельный перевод
Üç kurban da kezzap ile parçalandı.
Tres víctimas mutiladas con ácido.
Kezzap!
¡ Ácido!
Nasıl ki kezzap cama etki edemezse bu zorlu ve yanmış bölge de, savaşın sıcak ve yıkıcı etkisine dayanıklı.
A medida que el vidrio es resistente al calor, También esta tierra dura y calcinada resistir los efectos corrosivos batallas.
Kezzap.
Acido.
Lola'nın evinde üç adamımı öldürüp bir kıza da kezzap attılar.
Mataron a tres de mis muchachos y se halló a Lola, le arrojaron ácido
Gruner'in baştan çıkardığı biri, kendisini mahkemede kezzap gibi ölümcül bir madde ile tehdit ederek, onu idare etmesi için zorladığını itiraf etti.
Su asesina, a la que Gruner había seducido confesó en el juicio que él la había obligado a administrar la substancia fatídica o arriesgarse a una desfiguración de por vida con aceite de vitriolo.
ve burada, kezzap.
Y aquí, aceite de vitriolo.
Bayan Winter Gruner'in önceki metresi, Beni Kingston'a kadar takip etmiş. Kezzap şişesini saklamış,
La señorita Winter es una antigua querida de Gruner me siguió hasta Kingston llevaba oculto un frasco de vitriolo.
Saçından birkaç tel biraz cıva ve kezzap lazım.
Necesitaremos un poco de su pelo, algo de mercurio y aguafuerte.
Yapamazsa kezzap yersin!
O te echaré ácido en la cara!
Kezzap gibi bir şey. O aldıklarını bizim başımızı derde sokmadan geri koysan iyi olacak.
Deja eso donde estaba antes de que él te vea.
Keşke mahkemede olsaydım da, suratına kezzap atsaydım sırf içimi rahatlatmak için.
Desearía estar en la corte para verle la maldita cara. Solo para sentirme mejor.
Tamam, striptizci kızıma senin tecavüzcü oğlun saldırsa ve yüzüne kezzap atsa nasıl hissederdin?
Vale. ¿ Cómo te sentirías si tu hijo violador atacase a mi hija stripper, lanzándole ácido a la cara?
Ben birine 100'lük tok etsem de suratına kezzap atsa nasıl olur?
¿ Qué te parece si yo le paso a alguien unos cien dólares para que arroje ácido en tu rostro?
Biri Cordelia'yı kör etti. Bilinmeyen bir saldırgan yüzüne kezzap attı.
Alguien cegó a Cordelia, un atacante desconocido le tiró ácido a la cara.
Ya da delinin teki suratına kezzap atsa aniden, amaçsız bir saldırı olsa.
O un chiflado le echara ácido en la cara. Un ataque al azar sin motivo alguno.
Bir keresinde kızın birinin yüzünü kezzap ie yakmışlardı.
A una chica le quemaron la cara con ácido.
Yüzüne kezzap atabilmek için kızı bulamamı istiyorsan olmaz.
¿ Quieres que la encuentre para tirarle ácido en el rostro? Bueno, no.
Bu kezzap yağı.
Es aceite de vitriolo.