Linton перевод на испанский
164 параллельный перевод
Ama günün birinde bu eve döneceğim Yargıç Linton.
Me las pagará, juez Linton.
Nasılsınız, Bay Linton?
¿ Cómo está ud., Sr. Linton?
Bay Linton'un kız kardeşi ödünç verdi.
La hermana del Sr. Linton me lo prestó.
Git Bay Linton'un atlarıyla ilgilen.
Ocúpate de los caballos del Sr. Linton.
- Hemen Bay Linton'dan özür dile.
- Pide disculpas al Sr. Linton.
Seni kibirli, ucuz, maddiyatçı bir budalaya kim çeviriyor?
¿ Quién te convierte en una joven vacía y estúpida? ¡ Linton!
Linton! Onu hiç sevmeyeceksin, ama sevilmeye, gururunun okşanmasına izin vereceksin.
Nunca le amarás, dejarás que te ame porque satisface tu mezquina vanidad.
Linton.
¿ Se ha ido Linton?
Eğer Efendi Edgar ve onun cazibesi ve para... ve partiler sizin için cennet demek ise... sizi Linton'un meleklerinden birisi olmaktan alıkoyan nedir?
Bueno, si el señor Edgar, sus encantos, su dinero y sus fiestas tanto le atraen ¿ que le impide ocupar su sitio entre los ángeles de Linton?
Linton'unki ateşle buz kadar farklı.
Y la de Linton es tan distinta como el hielo del fuego
Malikanenin hanımefendisi haline geldi ve Bay Lindon'a nerdeyse aşırı düşkün oldu.
Se convirtió en la señora de la casa y parecía muy enamorada del Sr. Linton.
- Bay Linton.
- Sr. Linton.
Kız kardeşimle tanışmış mıydın, Bayan Linton ile?
¿ Conoce ud. a mi hermana Isabelle?
Anlamıyorum... Bayan Linton'dan habersiz bu nasıl olabilir?
No comprendo como ha podido ocurrir esto sin que mi mujer se enterase.
Alçakgönüllülük beni İyi Samiriyeli'yi oynamam için zorladı. Tanrı aşkına.
La modestia me obligó a hacer de Buen Samaritano en secreto, Sr. Linton.
Ve Bayan Linton da?
¿ Y la Sra. Linton?
Senin özlemini çeksin, seni hayal etsin, senin için ölsün istiyorsun kendin Bayan Linton olarak konfor içinde yaşarken.
Deseas que sueñe contigo que muera por ti mientras vives confortablemente como la Sra. Linton.
- Köye sür. Bay Linton'ın yanına. - Tamam hanımefendi.
- Vaya al pueblo a recoger al Sr. Linton.
Niçin gözlerin hep öyle boş... Linton'un gözleri gibi?
¿ Por qué tus ojos están siempre vacíos como los de Linton?
Heathcliff, o geliyor. Bay Linton.
Heathcliff, ya viene el sr.
Tanrı aşkına, git!
Linton.
Allan Linton.
Allan Linton.
Linton.
Lleva a los ciudadanos indignados a dar un paseo en caballo.
şerifimiz.
Muévete, Murkil. Él es Ed Linton, nuestro sheriff.
Linton. Başlasan iyi olur.
Llévate a los hombres que necesites, Linton.
Murkil.
No hagas bromas, Linton. Continúa, Murkil.
Ve Junction City'ye vardığımda,.. ... Spindle istasyonundan Fort Lintona giden yolcu treni seferlerinin kaldırıldığını farkettim...
Al llegar a Junction City... me encontré con que no quedaban trenes de pasajeros... a Fuerte Linton pasando por la estación Spindle.
Yarım saat, siz Spindle da ineceksiniz, Ben de Fort Linton'a gideceğim.
En media hora, usted bajará en Spindle, y yo proseguiré hacia Fuerte Linton.
Peki, şimdi artık öğrendin, Fort Linton dan Spindle'a trenle yaklaşık bir saat oradan da İspanyol kuyularına at üstünde kısa bir yolculuk.
Bien, sólo hay una hora de tren... desde Fuerte Linton hasta Spindle, y... desde Spindle hasta Spanish Wells es sólo una jornada breve.
Yani, Siz Fort Linton dan mısınız?
Es decir, ¿ usted es del Fuerte Linton?
Fort Linton dan ne zaman ayrıldın?
¿ Cuándo dejó Fuerte Linton?
- Şimdi, Bayan Fosgate, Cinayetlerin işlendiği sırada, Siz ve kocanız Fort Linton'da karargah görevindeydiniz, değil mi?
Bien, Sra. Fosgate... con su marido se alojaban en el puesto de Fuerte Linton...
Fort Linton da kıta cerrahı olarak görevli, Dr. Walter Eckner'ı çağırıyorum
Llamo al cirujano del puesto de Fuerte Linton, el Dr. Walter Eckner.
- Dr. Eckner, Cinayetlerin olduğu gece Fort Linton'daydınız,
Dr. Eckner... usted estaba en Fuerte Linton la noche de los asesinatos...
Mary, Fort Linton dayken Apaçilerin bu bölgede olduğunu duydum,
Cuando supe en Fuerte Linton que andaban los apaches... - y yo te había dejado sola, yo...
Rutledge, buradaki kaçaklardan dolayı,.. Hiçkimseyi seninle birlikte Fort Linton'a göndermiyorum.
Rutledge, con tantos enemigos sueltos... no puedo dejar a nadie para llevarlo a Fuerte Linton.
Kendine sor Senin Fort Linton da kötü birşey yaptığına,
Si me dijeras... que hiciste esa atrocidad... no lo creería.
Dün gece Fort Linton'a vardığımda ne olduğunu gördüm,
Anoche cuando llegué a Fuerte Linton y vi lo sucedido... no podía creerlo.
- Fort Linton da neler olduğunu kendi gözlerinizle gördükten
¿ Dijo eso habiendo visto lo que vio...
- sonra mı, bunu söylediniz?
- en Fuerte Linton? - Sí.
20 dakika içinde Fort Linton'a haraket edeceğiz.
Nos vamos a Fuerte Linton en 20 minutos.
... ve görüştüğümüz isimleri listelenmiş,.. ... Fort Linton daki sivillerden 27 tanık... yeminli ifadelerinde, bu haçın Lucy Dabney'tarafından her zaman takılan kolyede olduğunu beyan ettiler...
Y estas 27 declaraciones juradas de comisionados... reclutas y personal civil de Fuerte Linton... que han declarado que esa cruz... es la que solía llevar Lucy Dabney.
Bay Hubble, niçin bana Fort Linton da Lucy'nin haçını tanımlayamadınız?
Sr. Hubble, ¿ por qué me dijo en Fuerte Linton... que no podía identificar la cruz de Lucy?
Peki, Size anlattığım gibi ben Fort Linton'daydım Ben evin yukarısındaydım, ve aşağıya indim.
Bien... como le dije en Fuerte Linton... yo estaba arriba cuando entró corriendo en la casa.
Hemen gelseniz iyi olur diyor. Yaşlı Linton, ağacı kestiler diye kıyameti koparıyormuş.
que el Sr. Lington está furioso porque le han derribado ese árbol.
- İhtiyar Linton'un ağacını kesmişler.
- Al viejo Lindon, le han cortado el árbol.
Catherine Linton.
Catherine Linton.
Vadideki korunaklı, kırmızı halılı Çiftlik Evi, Edgar Linton ve kız kardeşi lsabella'nın eviydi.
Escondida en el valle, tapizada con alfombras color carmesí estaba la Granja, donde vivían Edgar Linton y su hermana, Isabella.
Lintonlar'ın evlatlığı olmuş olmayı istemez miydin?
¿ No hubieras preferido que te adoptaran los Linton?
Linton'lar onu kaybettiklerine üzülecekler.
Los Linton la van a extrañar.
Müzik. Linton'lar parti veriyor.
Los Lintons dan una fiesta.