Malin перевод на испанский
139 параллельный перевод
Örneğin Malin, buna yastıkları dövmek mi dersin?
¿ A eso le llamas tú golpear los almohadones?
- Malin, çaydanlığı parlatacaktın.
- Malin, abrillanta la tetera.
- Beş Malin, beş...
- 5, Malin.
- Ne duydun Malin?
- ¿ Qué has oído tú, Malin?
Zavallı hizmetçi Malin aniden kasabanın nüfusuna bir çift sağlıklı ikiz ekledi.
Malin, la mujer de la limpieza sumó un par de sanos gemelos a los habitantes del pueblo.
Malin'e ise çocukları ve utancı kalmıştı.
Malin los niños y la desgracia.
Günaydın Malin.
- Buenos días.
Yeğenim ve kocası henüz kalkmadı mı?
- Buenos días, Malin. - ¿ Estarán mi sobrina y su marido?
Malin, eğer zile basarsam derhal gel. - Anladın mı?
Si le llamo, venga inmediatamente.
İstediğiniz gibi misafir odası dışındaki mobilyaları temizledim. Teşekkür ederim Malin.
He retirado los muebles de la sala, como ha pedido.
- Biliyorum Malin.
- No podía hacer nada. - Ya lo sé.
Senin burnun büyümeye başladı, evi kendi malin sanıyorsun.
Te estás dando aires, si piensas que la casa es tuya.
Henüz senin malin değil, biliyorsun.
Todavía no es tuya, que lo sepas.
Bu malin nereden geldiğini biliyor musunuz?
¿ Sabes de dónde viene?
Virginia, Anna, Malin.
Virginia, Anna, Malin,
Malin melanom çok nadir rastlanan bir kanser türüdür.
Un melanoma maligno es un tipo de cáncer muy poco frecuente.
Evet önümüze malin tekinin oturmasini istemeyiz.
No queremos que algún idiota se siente frente a nosotros.
Daha sonra gel, Malin.
Regresa después, Malid.
Malin, onu sabit tut.
Ahora sujétenlo firmemente.
Altı yaşındaki Malin Persson ortadan kayboldu.
Malin Persson de 6 años de edad ha desaparecido.
- Bu Malin.
- Esa es Malin.
- Bu Malin.
- Malin.
- Malin de kim?
- ¿ Malin quién?
Bu Malin'in.
Es de Malin.
Bu Malin.
Es Malin.
Malin'i bulduk.
Encontramos a Malin.
- Malin!
- ¡ Malin!
Malin!
¡ Malin!
Küçükken, arkadaşım Malin bir porno dergisine ilan vermişti.
Cuando yo era pequeña, mi amigo Malin y yo pusimos un anuncio en una revista porno para vender panties usados.
- Kız kim? - Kilise hademesi, Malin Krantz diyor.
Según el sacristán, es Malin Krantz.
Bunu görebilen var mı? ... Malin Krantz Ystad'daki bir klinikte kürtaj yapıyordu.
Malin Krantz realizaba abortos en una clínica de Ystad.
"Orada çarptığınız malin değeri 250 milyona denk geliyor."
Él no vió un centavo de los dos millones y medio.
CANTA DOLUSU ESRAR BULMAK, MALIN SAHIBININ KAYITSIZ SILAH TASIMA KONUSUNDA CEKINCE YASAMADIGINI OGRETTI.
La cosa que aprendimos en encontrar una bolsa lleno de marihuana es que... a los dueños originales usualmente no les preocupa... portar una arma no registrada.
Evet, adı Malin.
Si, se llama Malin.
- Merhaba, adım Malin.
- Hola. Malin.
Malin Almanca bildiğini söyledi.
Malin dice que podrías ser alemán.
Malin tam bir kısrak!
Malin es una diosa.
Malin?
¿ Malin?
Bahsettiğin eleman bu muydu Malin?
- Este es el que me contabas, ¿ Malin? - Si.
Malin için "taşınma" partisi. Sizin evde.
Para festejar la mudanza de Malin a su casa.
Malin, bak.
¿ Malin? Mira.
Demin eve geldim ve Malin'in parti verdiğini gördüm.
Acabo de llegar a casa y Malin había organizado una fiesta.
Malin, arkadaşın kustu.
¡ Malin! Tu compañero esta potando.
Malin, buraya gel.
El te prefiere a ti, Malin.
O karıdan her şekilde daha güzelsin.
Tu eres mucho más linda. ¡ Malin!
Ben de onu işine gönderdim. Ne yaptın?
James Malin. la Agencia de Transportes lo entrevistó en el sitio, hizo una prueba de alcohol y drogas, luego lo liberé para que fuera a su otro trabajo
Bay Malin, hey.
Vamos, despiértese
- Bize kahve getir Malin. - Emredersiniz efendim.
- Tráiganos café.
Malin tekiyim.
Realmente siento no haberte devuelto las llamadas.
Malin Krantz jinekologmuş.
Malin Krantz era ginecóloga.
Ulaşım Güvenliği olay yerinde görüştü onunla, uyuşturucu ve alkol testi yaptı. James Malin.
¿ y que dijo el operador?