Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ M ] / Müsün

Müsün перевод на испанский

4,872 параллельный перевод
- Evet, götürür müsün bizi Quagmire?
Sí, ¿ nos llevarás, Quagmire?
- Gelecek sefere kapıyı çalsan ölür müsün?
¿ harías el favor de llamar a la puerta?
Meşgul müsün?
¿ Ocupado?
Küçük köpeğini bırakmayı bir düşünür müsün?
- Piénsalo. Deshazte de él.
Yoksa herkesin sevdiği kişi bir kemik torbasına döndüğü için üzgün müsün?
¿ O estás triste porque el chico al que todo el mundo ama es sólo un saco de huesos?
- Efendim? - Selam, meşgul müsün?
¿ Sí?
Kaç kere daha seni bitmiş bir haldeyken otel odalarından toplamam gerekiyordu? Ölmüş müsün sarhoş musun bilmiyordum.
¿ Cuántas veces he tenido que sacarte arrastrando de habitaciones de hotel porque estabas tan colocada que no sabía si estabas muerta?
Kör müsün?
¿ Estás ciego?
Götürmezsin. Götürür müsün?
No, no puedes... ¿ Puedes?
O yüzden şimdi kendine şunu sormalısın, bir gladiyatör müsün, yoksa sadece intikam almak isteyen biri mi?
Así que ahora mismo, pregúntate si eres un gladiador, o estás buscando venganza.
- Meşgul müsün?
- ¿ Ocupado?
- Bunu laboratuvara götürür müsün? - Tabii.
Claro.
Hippi vampiri Erkek Genel Nüfus 2'ye götürür müsün?
Lleva al vampiro hippie de regreso al pabellón masculino 2, ¿ quieres?
Üzgün müsün?
¿ Lo estás?
Lütfen.... beni öldürür müsün?
Por favor.... ¿ me matarías?
- Üzgün müsün?
¿ Te sientes apenado?
Bana da makyaj yapmayı düşünür müsün? Olabilir.
¿ Crees que también me puedas hacer un cambio de imagen?
Bana bir iyilik yapıp bunları kardeşine götür müsün?
¿ Me harías un favor y le llevarías esto a tu hermano?
Daha fazlasını yapmana izin versem beni kasabaya götürür müsün?
Si le permito más que eso, ¿ me llevará al pueblo?
Meşgul müsün?
¿ Estás ocupada?
- Hâlâ küs müsün?
- ¿ Sigues malhumorada?
Bir kere bana güvensen ölür müsün?
¿ Tan difícil es creer en mí sólo por una vez?
Reber eğer aşiretin beni öldür derse. Öldürür müsün?
¿ Si tu tribu te pide que me mates... lo harás?
- Üzgün müsün? Arayamaz mıydın?
¿ No pudiste llamar?
- Beni öldürtür müsün?
¿ Va a hacer que me maten?
Üzgün müsün?
¿ Lo sientes?
- Beni içeri götürür müsün?
Solo... ¿ puedes por favor ayudarme a entrar?
- Kör müsün sen?
- ¡ ¿ Estás ciego?
- Beni bir ara oraya götürür müsün?
¿ Quieres ir alguna vez?
Ağızlık kullanmayı düşünür müsün?
- ¿ Estarías dispuesto a usar un bozal?
Özür dilerim desen ölür müsün?
Sí. ¿ Te mataría pedir "perdón"?
Geri dönerken beni de yanında götürür müsün?
¿ Puedes llevarme contigo cuando vuelvas?
- 18'den büyük müsün?
- ¿ Tienes 18?
Lütfen babayla yürür müsün, Sawyer?
Sawyer, ¿ Puedes caminar con papá por favor?
Meşgul müsün?
- ¿ Ocupado?
Meşgul müsün?
¿ Estás ocupado?
Üzgünüm. - Üzgün müsün?
- Lo siento.
- Özür dilesen ölür müsün?
¿ No puede decir simplemente que lo siente?
- Bunu ofise götür müsün? - Tamamdır.
Lleva esto a la oficina por mí.
Beni eve götürür müsün lütfen?
¿ Puedes llevarme a casa, por favor?
- Kravat giysen ölür müsün?
- ¿ Te mataría usar una corbata?
Joel'i incitmek istemem, Zoe, lütfen onu eve götürür müsün?
Yo realmente no quiero a tener que lastimar a Joel, así, Zoe, ¿ verdad Por favor, llevarlo a casa?
- Sen bir ödül müsün yani?
Así que eres un premio, ¿ no?
Onu öldürdüğün için üzgün müsün?
¿ Lamentas haberlo matado?
Beni Mona ile görüştürür müsün lütfen?
Si pudieras por favor dejarme entrar para ver a Mona...
Her zaman bu kadar ürkütücü müsün?
¿ Siempre eres así?
- Üzgün müsün?
- ¿ Es usted?
Üzgün müsün?
¿ Estás triste?
Türk müsün?
¿ Es usted turco?
Yarın meşgul müsün?
¿ Mañana estarás ocupado?
Meşgul müsün?
- Estoy en medio de una gran transacción inmobiliaria,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]