Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ N ] / Nâmı

Nâmı перевод на испанский

49 параллельный перевод
# Heyhat, nâmım #
¡ Alas, mi reputación es tan negra como...
Ordu onun nâmına hareket etti. Ne var ki görünenin aksine, ordu bir şekilde O'nun Dünya üzerindeki gücünü kısıtladı.
El ejército actuó en nombre del emperador, pero idearon que, a pesar de las apariencias, él conservó poco poder real en la Tierra.
Ve nâmı değer Hecky, hepsini bilir.
Y Hecky the Hackie se las sabe todas.
Nâmınızı duyduk.
Hemos oído de ustedes.
"Bu sene sadece şeker nâmına dolaşıyoruz."
"Vamos por dulces de calidad este año."
Salazarların nâmı bir hiç olacak.
¡ El nombre Salazar será un chiste!
Doğru. Ama kızınızın nâmını biliyorum, bay Donato.
Conozco su reputación, signor Donato.
Herkes de sizin nâmınızı biliyor bay Casanova.
Y todos conocen la suya, signor Casanova.
Sen şimdi bana benim domuz yağlarımın nâmını hiç duymadığını mı söylüyorsun?
¿ Nunca escuchó hablar de ella?
Nâmımın benden önde gitmesinden memnunum.
Me agrada que se conozca mi reputación.
Hayat nâmına!
¡ Por la Vida!
Bu, Ray Greene, Trystan McNeil'in ortağı nâmıdiğer Liquid Halo. - O da ne?
Nate Raygreen, compañero de Tristan McNeal, también llamado Liquid Halo.
Kanun nâmına dur!
¡ En nombre de la ley finlandesa, deténganse!
Kanun nâmına dur!
¡ Deténgase en nombre de la ley finlandesa!
Süpersin. Ama sende hiç edep nâmına bir şey yok.
Muy bien, juego limpio.
Nâmın senden önde gidiyor.
Bueno, tu reputación te antecede.
Nâmı kendisini aşmıştır diye umuyorum ama Bay Rothstein böyle çalışmaz.
Bueno, espero que su reputación le haya precedido, pero el Sr. Rothstein no hace negocios así.
Gregor da birkaç yaş büyük ama o zamandan çok iri, nâmı da yürümüş.
Gregor era unos años mayor ya era un chico grande y empezaba a ganarse una reputación.
Ne yalan söyleyeyim, gelmeden önce bu adamın nâmını duymuştuk ve hakkını verdi.
Tengo que ser honesto. Supimos de este chico antes que viniéramos aquí, y lo mandaron.
Nâmınız sizden önce geliyor.
Su reputación le precede.
Yırtıcılar nâmına hiçbir iz yok.
No he visto ninguna huella de depredadores.
- Yapma ya! Kötü bir nâmın var şehirde.
Eres una mala influencia para la ciudad.
Sendeki sevdiğim yönün ne olduğunu biliyor musun Peder? Benim nâmımdan bi : haber olmana rağmen, hâlâ bana karşı durabiliyorsun.
Sabe, lo que me gusta de usted, padre, es, que aún conociendo mi reputación todavía es capaz de ponerse contra mí.
Bana kimden bahsettiğinizi deyin ki Zeus nâmına çeliğimi tattırayım ona.
Díganme con quién hablo, y, por Zeus, que probará mi acero.
Sanıyorum ki nâmım önümden yürüyor.
Asumo mi reputación me precede.
- GELECEK- Bugün, 31. yüzyılda bile kudretli Süper Kahramanlar Lejyonu suç ve kötülükle, doğruluk ve adalet nâmına savaşmaktadır.
Incluso hoy, en el siglo 31 La poderosa Legión de Superhéroes lucha contra el crimen y la maldad en nombre de la verdad y la justicia.
Senin nâmına pek yaraşmıyor.
Una mujer contra otra. No encaja con tu reputación.
Senin nâmını duydum.
Oí sobre ti.
- Sadece nâmını duydum.
- Sólo por su reputación.
Royalle'in öldüğü varsayılırken ve Wolfe da parmaklıklar ardındayken... Diamond'ın nâmına da gölge düşüyor.
Y mientras a Royalle se le supone muerto, y Wolfe está entre rejas, hay una sombra sobre la reputación de Diamond a día de hoy.
Nâmın senden önde gidiyor.
Tu reputación te precede...
Sadece nâmım kötü diye mi?
¿ Solo porque tengo una mala reputación?
Denedim zaten, ama Ian benim kötü nâmımı salmış.
Encontrarás algo. Ya lo he intentado, pero Ian ha hablado mal de mí.
Herifin nâmı var, herkes tanıyor.
Tiene una reputación, eso es claro.
Nâmı önünden gidiyor.
Su reputación lo precede.
.. savaşçı dünyasında kendi nâmını yayabilirsin.
Puedes ganar reputación En el mundo marcial.
Senin nâmına pek yaraşmıyor.
No encaja con tu reputación.
Devlet bizleri silah ve kanunla desteklemeden önce bile G-men ler yeraltı dünyasında korkutucu bir nâm salmaya başlamıştı.
Incluso antes de que el Gobierno nos diera armas y leyes los hombres G eran temidos por el hampa.
Ve işte 5 numarada da Gothenburg Gogetter, nâm-ı diğer İsveçli Sarı Şalgam Anderson.
¡ Atención! Ahí tenemos al sueco Ronny Middel-Svensson,
Tüm cihana nâm salacak bir adam.
Es un hombre que llegará lejos.
Diğer taraftan, siz bay Casanova Venedik'teki tüm bilinen kadınların üstünden geçmiş biri olarak nâm salmış birisiniz.
- Sí. Por otro lado, está usted, signor Casanova, el amante más famoso de toda Venecia, conocido por su larga... lista de conquistas.
Dünyaya nâm salan, efsanevi salonunuzun kapılarını açıp büyük bir ziyafet vermenin tam vaktidir, yüce Hrothgar.
Es un gran momento, poderoso Hrothgar, para abrir su aguamiel dorada conocida en todo el mundo y darnos un banquete en su legendario salón de aguamiel.
Jonathan Crane, nâm-ı diğer "Korkuluk".
Jonathan Crane, alias el Espantapájaros.
Kesinlikle suçunu kabul etmiş olan Barb'ın, nâm-ı diğer Downy'nin şüpheli davranışlarının yol açtığı bir ev arkadaşı kavgası.
Riñas de compañeras de apto., gracias a las acciones sospechosas de Barbie, alias "Downy", quien es definitivamente una persona que nos interesa.
Bu kişilerden biri Frank Moore adlı bir adam. Nâm-ı diğer Wallace Carver.
uno de los donantes es un tipo llamado Frank Moore, más conocido como Wallace Carver.
Ayrıca Chang Xiaowen nâm-ı diğer "Azrail" ile Tatar kardeşleri var.
Y además... Tenemos a Zhang Xiao Wen de la meseta de Wu Zhang... Y sus amigos tártaros...
Hem de çok. Hedefimiz Joshua Gray de öyle ; nâm-ı diğer, Gandalf.
Y también a nuestro objetivo Joshua Gray, también conocido como Gandalf.
0,85 kalibrelik Magnum ( Özel ) Nâm-ı Diğer "Cevap Adam"
.85 MAGNUM ( A MEDIDA ) ALIAS "EL RESPONDEDOR"
Eski SAS.
- QUÂN NÂM Ex SAS.
nami 20

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]