O kadar da kötü değildi перевод на испанский
438 параллельный перевод
O kadar da kötü değildi.
No es tan malo.
Bir başıma olmam o kadar da kötü değildi.
No me he sentido sola ni un solo momento.
Neticede, son savaş bazılarının düşündüğü gibi o kadar da kötü değildi.
La última guerra no fue tan mala como lo pinta la gente.
O kadar da kötü değildi, değil mi?
No ha estado tan mal, ¿ verdad?
O kadar da kötü değildi.
Vamos, tampoco fue para tanto.
Margo o kadar da kötü değildi.
A Margo no le ha ido mal así.
- Evet, o kadar da kötü değildi.
- Sí, no era un mal tipo.
İlk başta o kadar da kötü değildi, çünkü çektiğim sorunların geçici olduğundan ümitliydim.
Al principio, no era tan duro, porque tenía la esperanza... que mis problemas fueran solo temporales.
- O kadar da kötü değildi.
- No lo hemos hecho tan mal.
Hapishane o kadar da kötü değildi.
La cárcel no está tan mal.
Ve Catherine, "O kadar da kötü değildi" diyecek.
Y Catherine dirá : "No era para tanto".
O kadar da kötü değildi.
Nada mal, ¿ eh?
O kadar da kötü değildi. Asıl amacımız Ayako'nun mutlu olduğunu görmekti ve bunu da başardık.
El clima estuvo bueno, y todo salió sin problemas.
- O kadar da kötü değildi, değil mi?
- ¡ Pasado entre ellos! - Sí, no está mal.
Eleştiriler o kadar da kötü değildi, herhâlde.
Las críticas no son tan malas.
Aslında o kadar da kötü değildi.
- Y muy directamente, sí. - ¡ Granuja!
O kadar da kötü değildi.
No tan horrible.
Tecavüz ve cinayet o kadar da kötü değildi
Violar y matar tampoco es tan malo
O kadar da kötü değildi.
- No era para tanto lo de la chaqueta.
O kadar da kötü değildi, ha?
En parte ha estado bien, ¿ no?
Luther ile o işten pek para kazanmadık ama o kadar da kötü değildi.
Luther y yo no ganábamos tanto, pero no era tan riesgoso.
Tamam da o kadar da kötü değildi.
No fue tan malo.
Yoo, hikâyen o kadar da kötü değildi.
No, tu historia no está mal.
Kırık camı temizledikten sonra o kadar da kötü değildi.
Cuando arreglé los vidrios rotos, no estaba tan mal.
O kadar da kötü değildi, değil mi?
No estuvo tan mal, ¿ verdad?
Bir kaç yıl önce o kadar da kötü değildi.
Hace un par de años no estaba tan mal.
- O kadar da kötü değildi. - Evet, haklısın.
No fue tan terrible.
O kadar da kötü değildi dekan Halsey, Sadece burada olduğunuzu bilmiyordum.
No me ha asustado, decano Halsey. Creía que no había nadie.
Hey yapmayın, o kadar da kötü değildi.
¡ Vamos, no es para tanto!
Aslında o kadar da kötü değildi.
La verdad es que no ha estado tan mal.
- O kadar da kötü değildi.
- No fue tan malo.
O kadar da kötü değildi, sanırım.
No creo que sea malo.
- O kadar da kötü değildi.
- No fue tan mala.
Tatlım, üzgün olduğunu biliyorum, ama o kadar da kötü değildi.
Se que todavía estás molesta, pero no fue tan malo.
O kadar da kötü değildi, değil mi?
Eso no estuvo tan mal, ¿ cierto?
O kadar da kötü değildi.
Ah. Bien, no fue tan malo.
En büyük düşmanın o kadar da kötü değildi.
Tu peor enemigo no era tan malo.
O kadar da kötü değildi.
No ha estado mal.
Anne, o kadar da kötü değildi.
Mamá, no estuvo tan mal.
Bu seferki o kadar da kötü değildi.
Éste no estuvo tan mal.
O kadar da kötü değildi...
No estuvo tan mal.
- O kadar da kötü değildi.
- No estuvo tan mal.
O kadar da kötü değildi, yalnız Atlanta'da cezasını çeken Jimmy'yi özlemiştim.
No estaba mal, pero añoraba a Jimmy, que cumplía condena en Atlanta.
Fırtına o kadar da kötü değildi.
La tormenta no fue para tanto.
Karşılığında o işleri yapmak zorunda olman dışında o kadar da kötü değildi.
No estuvo tan mal excepto por todos esos trabajos que tuviste que hacer para él a cambio.
O kadar da kötü değildi.
No estuvo malo.
- O kadar da kötü değildi.
- No fue tan terrible.
Zayıf, sıska bir kız dedi. O kadar da kötü değildi.
No estaba tan mal.
Ayrıca o yaşlı balıkcı da o kadar kötü biri değildi.
Ese viejo pescador no es tan malo después de todo.
Zumtobel o kadar da kötü biri değildi.
No quiero escribir sobre las mentiras. Quiero sólo los hechos. Mi marido pasó seis años en un campo de trabajo.
O kadar da kötü değildi.
No era tan malo.