Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ O ] / Olay budur

Olay budur перевод на испанский

352 параллельный перевод
- Olay budur Tracy.
Así me gusta.
İşte olay budur! Paramı kaybettim belki ama yüzüğüm hâlâ duruyor.
Anoche perdí todo mi dinero, pero puedo apostar el anillo.
Olay budur. Yeni jenerasyon. Kocalarımızın...
Dicen que... la nueva generación asusta a nuestros maridos.
Olay budur.
Eso es todo.
... "Olay budur!"
- Sí... la verdad es que quiere que la bese.
Ama belki olay budur.
Pero quizá sea el caso.
Benden duyun istedim, olay budur.
Y te lo estoy diciendo yo, es lo que buscamos,
Porsiyonlar büyük görünsün diye. En sevdiğim olay budur.
Los tragos parecen más grandes.
Tamam. Olay budur.
Bueno, ya está.
Dinleyin millet, olay budur!
¡ Escúchenme, es cierto!
- Hayır, olay budur.
- No es cierto.
- Olay budur. - Müthiş, Susan.
- Fantástico, Susan.
- Olay budur.
- Qué bien.
Baba, olay budur.
¡ Papá, esta vez sí!
Ve benim geldiğim yerde olay budur.
Eso es lo que hay detrás de esto.
Kendimize itiraf etmemiz gereken, fırsatı görebilmek ve kabul etmek... olay budur. " Sadece oturduk.
- "Bruce, Harriett... tenemos que admitir que ante una oportunidad como esta no hay mas opción que... aprovecharla... eso es todo."
Olay budur, biram bile dökülmedi.
Bien, no derramé la cerveza.
Olay budur. "O kadın bana baktı."
Esto es todo, Bud. " Ella me miró.
Olay budur, adamım. Onun gidecek evi yok.
Ahí está la cosa, no tiene casa.
Şuraya baktın mı hiç? Kaynıyor. - Marky Mark'tan beri en ateşli olay budur.
Ustedes son una sensación, como Marky Mark And The Funky Bunch.
Evet, işte olay budur Süper, tahtaya vur Charlie
Eso es! Muy Bien, Charlie.
Sana çok benziyor ve tüm olay budur.
Se parece a ti, y eso es lo que importa.
İşte olay budur!
¡ Oh es todo!
İşte olay budur.
Ese es el espíritu.
- Sanırım olay budur.
- Creo que es todo.
Olay budur!
¡ Sí! Así es cómo debe ser.
Parayı getirin kasetleri alın. Olay budur.
Traed el dinero y os daré las cintas.
- İşte bu. Olay budur. Sara'nın evine uçup, bu bebeği çatıya indireceğiz belki o zaman ruh hali değişir.
Volamos a la casa de Sara, estacionamos en el techo y quizá cambie de parecer.
- Belki de olay budur.
- A Io mejor de eso se trata.
İşte olay budur!
¡ Fantástico!
Bir parça mezgit biraz sebze olay budur.
un buen pedazo de abadejo, un poco de verdura, Y estoy hecho.
Olay budur işte!
Así se habla!
Yani, Olay budur, ha?
Asi que, esto es, huh?
Belki de olay budur.
Quizás ese es el punto.
- Olay budur işte.
Eso es lo que yo digo.
İşte olay budur abi Bu bardağı görüyor musun?
Bien, llegó el momento, ¿ ves el vaso?
Eğer biz gidemiyorsak, kimse gidemeyecek, olay budur.
Si no podemos salir de aquí, nadie saldrá.
Avlanmaktaki olay budur... sabırlı olmak.
Eso es lo que tiene la caza.
- He, olay budur falan yani kardeş.
- Lo mío es la pelea, tío.
Asıl olay budur işte.
Eso es lo auténtico, lo romántico.
Olay budur.
Fin de la historia.
Hayatın olayı budur zaten.
Bueno. Esa es la cosa de la vida.
Olay budur!
Comunicacion!
Benim olayım budur bebeğim, Beni delirtiyor..
¡ Es mi espectáculo, querida, y me hace alucinar!
İşte olayın tıbbi açıklaması budur.
Es un dato médico. ¿ Y sabes Por qué?
İşte, olay budur.
¡ Chupate esa!
Yale olayı budur.
Ese rollo de Yale.
Olayın tarafımdan araştırılma sebebi budur.
El caso nos correspondía.
Olay budur!
¡ Eso es!
Kulübün olayı budur. Bir de kol düğmeleri var.
Hasta ahí llega el permiso.
Balıkların olayı budur, insan elini hissetmeyi çok severler.
Es lo bueno de los peces : Les encanta la sensación de la mano humana.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]