Rayden перевод на испанский
80 параллельный перевод
Kutuyu x-rayden geçirdik, efendim. Gizli hiçbir şey bulamadık.
Hemos examinado la caja por Rayos-X y no hay nada escondido.
Lord Rayden.
Lord Rayden.
- Onu bağışlayın efendi Rayden.
- No lo castigue, mi Lord Rayden.
Eğer sen Rayden'san...
Si eres Rayden...
- Lord Rayden.
. - Lord Rayden.
Sen gerçekten Rayden'sın.
De veras es Rayden.
O Rayden, Şimşek tanrısı ve dünya aleminin koruyucusu.
EL es Rayden, Dios del Relámpago y Protector del Reino de la Tierra.
Rayden'ın söylediklerini hatırlamıyor musun?
¿ Olvidaste lo que dijo Rayden?
Çok geç efendi Rayden.
Llega demasiado tarde, Lord Rayden.
Rayden, Sonya Shang Tsung'ı yenebilir mi?
Rayden... ¿ Sonya puede derrotar a Shang Tsung?
Beni Rayden gönderdi.
Rayden me envió.
Ben Rayden, Şimşek tanrısı, Dünya aleminin koruyucusu.
Soy Raiden, Dios del Trueno Protector del Reino Terrenal.
Bana izin ver Rayden.
Dame un descanso, Rayden.
Söyle bana Rayden, yaşlı ve mutlu olmayı, genç ve lanetlenmiş olmaya yeğlermiydin?
Dime, Rayden, ¿ prefieres ser viejo y feliz o joven y maldito?
Hayır, yapamam, Rayden.
No, no puedo, Rayden.
İsmi Rayden.
Su nombre es Rayden.
Eğer Rayden ikinize de geldiyse, demekki bunu sizsiz yapamam.
Si Rayden se les presentí entonces no puedo hacer esto sin ustedes.
Rayden'ı dinlemeliydim.
Debí haber escuchado a Rayden.
Rayden, senin derslerinden birini dinlemeye zamanım yok.
Rayden, no tengo tiempo para una de tus lecciones.
Nerde olduğıunu söyle Rayden, Onu kurtarmalıyım.
Dime dónde la tienen, Rayden, tengo que salvarla.
Niye olmasın, Lord Rayden?
¿ Por que no, Lord Rayden?
Vazgeç Rayden, yoksa o ölür.
Ríndete o el morirá.
Anlat bana, Rayden ölmeden önce hayatı için sana yalvardı mı?
Dime, ¿ hiciste a Rayden implorar por su vida antes de matarlo?
Rayden bizim için sorun değil.
Rayden no nos preocupa.
Altı gün geçene kadar, Rayden ve ölümlüleriyle karşı karşıya gelmemeliyiz.
Hasta antes que el sexto día haya pasado, no podemos correr riesgos con rayden y sus mortales.
Sen Rayden'ın korucususun öyle mi?
Así que tu eres el protegido de Rayden...
Her zaman olduğu gibi, Lord Rayden, üç soru hakkın olacak.
Como siempre, Lord Rayden, concedemos 3 preguntas.
Raydensız şansımız yok.
Sin Rayden no tenemos esperanza.
- Rayden?
- ¿ Rayden?
Rahat bırak bizi, Rayden.
- ¡ Oh, vamos, Rayden!
Elini çabuk tut, Rayden.
Cuando tu quieras, Rayden.
- Rayden!
- ¡ Rayden!
Sindel'in Rayden'ı ve arkadaşlarını yakalayacağından çok eminsin.
Estás convencido que Syndel capturará a Rayden y sus mortales.
Rayden ve ölümlüleri benim tuzağıma düştüler ve bizi durdurmayı başaramadılar.
¡ Rayden y sus mortales han caído en mi trampa! No conseguirán detenernos.
Acı çekmeleri ve önümde diz çökmeleri için onları buraya getirin. Onlar son nefeslerini verirken varolan en büyük ordunun doğuşuna tanıklık edecekler!
¡ Traigan a Rayden y a sus patéticos mortales para que se inclinen en mis pies, y en sus últimos suspiros puedan ver el nacimiento del mayor ejercito del mundo!
Başka kimseye güvenemeyiz, Rayden'a bile!
En nadie mas. Ni siquiera Rayden.
Rayden'ın son saldırısı için hazırlan.
Debes estar preparada para el último ataque de Rayden.
Sen Rayden'dan artık korkmamamız gerektiğini söylemiştin.
Dijiste que no debíamos temer de Rayden.
Benim tarafıma gelmen için sana son bir şans, Rayden.
Te ofrezco la ultima oportunidad de volver a mi lado, Rayden.
Rayden!
¡ Rayden!
Belli ki Rayden senin hakkında fazla hayal kurmuş.
Claramente Rayden te moldeó a su imagen.
Ne demeye çalışıyorsun Rayden?
¿ Qué estás diciendo, Rayden?
Senin bilmecelerin için zaman yok, Rayden.
No es el momento para tus enigmas, Rayden.
Sen çıldırdın mı, Rayden?
¿ Estás loco, Rayden? !
Sende onlar gibisin, Rayden!
¡ Eres igual que todos ellos, Rayden!
Rayden.
Rayden.
Sana borçlandım, Rayden.
Te debo una, Rayden.
Rayden?
¿ Rayden?
- Rayden. tanrıya şükür geri döndün.
- Rayden, gracias a Dios que estás de vuelta.
- O halde ona yardım et, Rayden.
- Bueno, ayúdalo, Rayden.
Rayden mı?
¿ Rayden?