Resit перевод на испанский
1,235 параллельный перевод
Sen reşit değilsin.
Tú eres menor de edad.
Onun reşit olmadığını biliyor musun?
Sabes que es menor, ¿ no?
Kız kardeşiniz suç üstü yakalandı. Henüz reşit değil mi?
A su hermana la encontraron robando. ¿ Es menor?
- Bay Pennington, Linnet Doyle evlendiğinde reşit değildi, değil mi?
Dígame, monsieur Pennington, Linnet Doyle no era mayor de edad cuando se casó, ¿ verdad?
Hâlâ reşit değiller ama!
Ellas son menores!
Kazıkçı Para Yönetimi'nin müdürü ve ailenizin mülkünün vasisi olarak sizler reşit olana kadar paranıza göz kulak olmak ve sizi en yakın akrabanıza teslim etmek benim yasal görevim.
Ahora, como jefe de Moxory Management y ejecutor de la herencia de sus padres, es mi obligación legal hacerme cargo de su dinero hasta que tengan edad suficiente Y colocarlos bajo el cuidado de sus parientes más cercanos
Reşit olmayan birine alkol içirmeyeceğim!
¡ No voy a servir alcohol a una menor!
Evet ama bir çıkarı yoktu. Alexander reşit olana dek mirastan pay alamaz.
Pero la herencia de Alexander sería inaccesible hasta su mayoría de edad.
Daha önce reşit olamayan kızlarla ilişkiden sabıkalıymış.
Él esta siendo fichado por violación de un menor.
Reşit olur olmaz Starke Cezaevine girip çıkmaya başlamış.
Estuvo entrando y saliendo desde que es mayor de edad.
O filmleri yaparken, reşit olmadığını bilmiyordum.
No sabia que era menor de edad cuando hizo esas películas.
Kanunen reşit. Danny'yi en son ne zaman gördünüz?
Mayor de edad. ¿ Cuándo vio a Danny por última vez
Umarım yargıç insaf eder çünkü bir yıl sonra reşit olacak.
Espero que los jueces lo lleven suave, Porque en otro momento le hubiesen dado una buena condena.
Bütün herkes benim reşit olmayan bir çocukla yattığımı düşünmeden önce, Helen Rowland'ı bulacak ve ona gerçeği anlatakcasın.
Vas a buscar a Helen Rowland y le vas a contar la verdad antes que todo el vecindario piense que soy yo la que se acuesta con un chico menor de edad.
Burası özel bir odadır. Çocuk sadece 15 yaşında. Reşit olmamış.
Sólo tiene 15 años, es un menor.
Onlara reşit olmayan oğlumun kaçtığını ve Ordu'nun yanlış sahte kimlik altında onu savaşa gönderdiğini söyledim ve onlar ne dedi biliyor musun?
Les dije cómo mi hijo escapó y se unió al Ejército con engaños y fue mandado a combatir ¿ y sabes qué dijeron?
Oğlum reşit değil, ve sanırım onu orduya almışsınız.
Mi hijo es menor de edad y creo que quizás ustedes lo reclutaron.
Seni reşit olmayan biriyle olmaktan tutuklatacağım.
Haré que la arresten por estupro.
Florida'da reşit sayılıyor.
En Florida, ya es un adulto.
Reşit olmayanların içki içmesi, huzur bozma.
Beber con minoría de edad, escándalo.
Bir çocuğu annesinden uzak tutmak, reşit olmayan birini mağduriyetine sebep olmaya girer.
porque el mantener a un chico alejado de su madre, se denomina contribuir a la delincuencia de un menor.
Çocuk kaçırmaktan, reşit olmayan birini mağdur etmekten...
Secuestro y contribución de la delincuencia en un menor.
Reşit olmayan birini evlat edindik, Michael.
Hemos adoptado a un menor, Michael.
Reşit olmayan birine tecavüzden gözaltında olduğun halde.
Es un problema, ya que estás en libertad condicional por salir con menores. ¿ Tienes algo con las adolescentes?
Reşit olmayan kızlar satar.
Prostituye menores.
Evden kaçmış. Henüz reşit değil.
Se fugó y es menor de edad.
Reşit olmayan bir kıza yataklık ediyorlar.
Ocultan a una menor que se fugó de su casa.
Yeni reşit olmuş seksi şey gelmiş.
Pero si es "Humitos menor de edad"
Oh, ve Monty, aklında bulunsun, reşit olmama bir hafta kaldı.
Ah, Monty, sólo seré menor otra semana.
Reşit olmayan kızlar ve yanlarında şüphe uyandıran tipler.
Menores de edad con hombres dudosos. ¿ Es suficientemente extraño?
Hiçbir şey değilse bile, söz konusu olan reşit olmayan birisiyle ilişkiye girmektir.
Sr. Juez, se trata, por lo menos, de violación estatutaria.
- Öyle ama, çoğu reşit değil.
- No. La mayoría son menores de edad.
Evimi reşit olmayan tazelerin resimleriyle donatıp doğa resimlerini... bir köşeye kaldırmam lazım.
Llenaré mi casa de ninfas menores de edad y guardar las fotos de la naturaleza ".
Leticia'nın reşit olmadığına dair bir kanıtın yoksa...
Salvo que me demuestres que Leticia es menor de edad...
Yetişkin kadın, reşit olmayan bir çocukla cinsel ilişki yaşadığı için gözaltına alındı.
Una mujer adulta es acusada de tener relaciones sexuales con un menor de edad.
Ülke ve toplumun reşit olmayanları koruma mesuliyeti vardır. Ve senin de korunmaya hakkın var.
El país y la sociedad tienen el deber de proteger a los menores y tu tienes derecho a ser protegido.
Problem şu ki oğlunuz reşit değil.
El problema es que tu hijo es menor de edad.
Brad, reşit olmayan kıza tecavüzden hakkında dava açtırmadığım için şanslı. 15 yasındaydın.
Brad tiene suerte de que no lo demandara por violación. Tú tenías 15 años.
Reşit gibi bile görünmüyor.
Ni siquiera parece tener la mayoría de edad.
O reşit.
Es mayor de edad.
Yakında reşit olacağım.
Sere una adulta pronto.
Meşru tecavüz. Siobhan reşit değil.
Siobhan es menor de edad.
Siobhan reşit olmadı.
Siobhan es casi mayor de edad.
Reşit olmayan birini dövme ve tecavüz.
¿ Violación y agresión a una menor?
Tucker, reşit olmayan bir taciz kurbanı.
Tucker es menor de edad... víctima de una violación...
Çalıların arasında reşit olmayanların içki içmesi birkaç bar kavgası, hızlı araç kullanma.
Jóvenes que beben, algunos problemas domésticos, riñas de bar, caminatas.
- Reşit olmayan biri ile cinsel ilişkiden suçlanacaksın.
Serás juzgado por estupro estatuído.
Reşit olmayan biri ile cinsel ilişki federal bir suç değil.
Estupro estatuído no es un crimen federal.
Kızım reşit değil ve tehlikeli bir suçlunun etkisi altındaymış.
Mi hija es menor. Estaba bajo la influencia de un delincuente.
Gözetiminiz altındayken kaybolmuş. Reşit yaşta olmayan bir genç o.
Era una menor a quién perdió de vista.
Kız reşit değilmiş.
Era una menor de edad y la dejé.