Sakar перевод на испанский
1,017 параллельный перевод
Benim için açar mısınız lütfen, çok sakarımdır da.
Por favor, podría abrírmelo, mis manos son muy torpes.
Defol buradan sakar herif!
¡ Fuera de aquí Manazas!
Sakar filler dekorumu mahvettiler.
Han arruinado mi decorado.
Çok sakarım... Şimdi gülümseyin çocuklar, gülümseyin.
Sonrían, chicos, sonrían.
Kes şunu, sakar herif!
¡ Quieto! ¡ Está loco!
Ne kadar da sakarım.
Que torpe soy.
Sakar bahriyeli, gittiğin yere baksana.
Marinero torpe, mira por dónde vas.
Bugün bayağı sakarım.
Los dedos están caros hoy en día.
Seni sakar şey!
¡ Patosa!
Seni sakar, küçük aptal.
Serás patosa.
- Seni... seni... seni pis sakar herif!
- IPatoso!
- Hem sakar hem de salaksın!
IEs un idiota!
- Bana büyük bir bahis kaybettirdin sakar herif!
IEstlJpido fanfarrén! Me ha hecho perder las apuestas.
- Özür dilerim bayan Katie. - Şimdi görürsün sakar herif!
- Lo siento, Srta. Kate.
Ben sadece... Sabahtan beri tam bir sakarım.
Yo solo... solo
- Evet. Biraz sakar olduğunu düşünmüştüm.
- Creo que es algo torpe.
Çek şu sakar ellerini.
Quítale las zarpas de encima.
Ne sakar şeyim.
Soy tan torpe.
Nasıl özür dileyeceğimi bilemiyorum. Sürücüm çok sakar.
No sé cómo disculparme, mi cochero es un torpe.
Ne sakarım!
¡ Soy una estúpida!
Hem sadece sakar da değil, ben... -
Yo no sólo he sido torpe he sido...
Ben sakar bir sarhoşum, arada fark var.
Soy un borracho torpe, que no es lo mismo.
Ama belki de bu sakar bunağın dedikleri doğrudur.
Podría ser que ese viejo estúpido no estuviera tan equivocado.
Ama ben çok sakarımdır. O zaman dilencilik yap! Kör...
- Entonces puedes ser mendigo ciego... manco...
Belki şansınız iyi gider de dükkanınıza daha fazla sakar kadın girer.
Tal vez tenga la buena fortuna de ser visitado por más mujeres torpes.
Affedersiniz. Ne sakarım.
Discúlpeme, qué torpe.
- Hayır, ben sakarımdır.
- ¡ No, no, yo no sé bailar!
Sakar dediysem, abarttığımı sanmayın sakın.
- Y cuando digo torpe, - Por favor... le aseguro que no exagero.
Ne kadar sakar olduğumu bilirsiniz.
- Siempre he sido torpe.
- Sakar mı? Siz mi?
- ¿ Mi padre, torpe?
Sakar bir çocuk
Una torpe niña
Sakar şey, ne yaptın öyle? Yakalanacağız!
No hagas ruido, o nos cogerán.
Birleşik Devletler Piyadesindeki en sakar asker sensin.
Es usted el soldado más proclive a sufrir accidentes de toda la infantería.
Seni sakar, küçük budala!
¡ Niñata patosa!
Bu sakar ahmağın yüzünden biri burada olduğumuzu biliyor.
Gracias a este patoso, alguien sabe que estamos aquí arriba.
Biraz sakarımdır ama elimden geleni yaparım.
Soy un poco torpe, pero la buena voluntad la tengo siempre.
- Çok sakarım.
- Soy tan torpe.
Sakar mısın sen?
Mira que eres torpe
Savunma makamının, bu mahkemeye yaptığı, Zalimce ve sakar ataklardan dolayı tessüf ederim suçluluğun yükünü Kalbi kırık Bay Hubble'ın ölmüş ve masum oğlunun üstüne atıyor
Debo deplorar, como sé que deplora este consejo... el cruel y torpe intento del abogado defensor... por desviar la culpabilidad... hacia el hijo muerto de un hombre desconsolado, el Sr. Hubble.
Bay Bevis sakar, zihni biraz dağınık ve beceriksiz zar oyunu kadar güvenli bir hayata sahip.
El Sr. Bevis es propenso a los accidentes, un poco distraído y desorientado,... con una vida que posee toda la seguridad de un juego de dados.
- Seni aptal sakar. Küpenizi mi düşürdünüz?
- ¡ Oh, maldito tonto, le tiró un pendiente!
Seni sakar budala!
Uh... oh! ¡ Que bruto eres!
Evde olman çok güzel. Sakar kız.
Me da gusto tenerte en casa, bobalicona.
Seni... Seni kaba, sakar, beyinsiz aptal.
¡ Tonto ordinario, torpe y estúpido!
Sakar!
Descuidada.
Sanırım çok sakarım.
Tengo tendencia a los accidentes.
Gördün mü, sana... sana sakar olduğumu söylemiştim.
Ya te dije que tenía tendencia a los accidentes.
- Kuşağım lütfen. Ne kadar sakarım böyle.
Señor, mi tren, por favor.
Ne kadar da sakarım.
¡ Qué torpe!
Ne kadar sakarım.
Soy torpe, discúlpeme.
olabileceklerince sakar şekilde dünyanızın başlangıçtaki kaosuna karşı koymaya düşkün,... bir zinciri kırma riskini ortaya koyarak.
Los hombres se exponen a romper una cadena, por hacerse la ilusión de progresar.