Sherman перевод на испанский
1,685 параллельный перевод
Ben Elliot'um. Elliot Sherman. Ve bununla gurur duyuyorum
Soy Elliot Sherman y estoy orgullo de eso.
Elliot Sherman. Caroline Swann.
Elliot Sherman y Caroline Swann.
Eskiden, bir zamanlar, belki birinci veya ikinci sınıfta yaygın inanışa göre kızlar bit bulaştırırdı.
Antes, hace mucho... ESCUELA WILLIAM SHERMAN... quizá en primero o segundo año todos sabían que te pegaban "cooties".
Sherman araya girdi.
Sherman lo va a marcar.
Sherman'ı ekarte etti ama neredeyse düşüyordu.
Elude a Sherman y se mantiene en pie.
Çünkü orada, turist kuyruğunun sonunda, Sherman Oaks ve Liberace'nin kendisi ve annesi için yaptığı ev bulunuyor.
Porque al final de la línea de turistas está Sherman Oaks... y la casa que Liberace construyó para él y su madre.
Teşekkür ederim Komutan Sherman.
Gracias, comandante Sherman.
Geri dön Sherman, ve teşekkür ederim.
Vuelve atrás, Sherman. Y gracias.
Burada veteriner kim, Sherman?
Quién es la veretinaria aquí, Sherman?
Sensin, Sherman.
Serías tú, Sherman.
Sherman, bu...
Sherman, esto es...
Sherman, Korucu Rivers ayı izini bir hafta öncesine kadar takip etti.
Sherman... El guardia del río trazaron la ruta del oso hace una semana.
Sherman bir yerli. Ancak ayıda GPS tasma olduğundan yerli güçlerini kullanmasına gerek kalmadı.
Sherman es de un pueblo indígena, pero desde que el oso usaba un collar GPS, no tiene que usar sus "poderes nativos".
Belki de yarın Sherman'la dolaşıp bir göz atmalıyız.
Podríamos salir con Sherman mañana y mirar.
Küçük bir tahminde bulunacağım, Sherman. Sanırım kasabanıza iyi görünümlü bekâr bayanlar çok fazla gelmiyor.
Creo que no estás tan lejano, Sherman y pienso que tienes un buen olfato sobre las mujeres.
Sherman'ı ziyarete gelirdi.
Acostumbraba visitar a Sherman.
Bakın, Sherman'ı yıllardır tanırım.
Conozco a Sherman hace años.
- Sherman.
- Sherman.
Ormanda Sherman Rivers'ı yakalayamazsın.
No tienen oportunidad de encontrar a Sherman Rivers en el bosque.
Sherman, dur!
Sherman, deténgase!
Bak, sanırım durum Sherman için kötü görünüyor, değil mi?
Mira... parece que la situación se puso densa para Sherman, verdad?
Bak, Sherman bir yassı baş yerlisidir.
Sherman es un cabeza hueca.
Sherman'ın elmada bıraktığı diş izleriyle çocuğun kol kemiğindeki izleri eşleştirebileceğini düşünüyor musun?
Crees que puedas comparar las marcas de dientes de Sherman con las marcas del brazo del chico?
Ormanda Sherman'ı yakalaman imkansız.
No podremos capturar a Sherman en el bosque.
Sherman zaman geçtikçe daha bir suçlu görünüyorsun.
Sherman, parece ser el culpable de esta situación.
Bir polis değilim, ancak bu hiç mantıklı değil. Yani, Sherman Rivers'ın sizi doğruca kendisinin bir katil ve yamyam olduğunu gösteren kanıtlara götürmüş olması.
No soy policía, pero no tiene sentido que Sherman Rivers los haya llevado directamente a la evidencia que prueba que el asesino es un canibal.
Sherman'ın çöpünde bulduğumuz elmayı hatırlıyorsundur?
Sabes? ... La manzana que encontramos en la cabaña de Sherman?
Craig Sherman adlı herif, Razi Mokhtari'yi öldürdüğünden bahsediyor.
Un tal Craig Sherman reivindica el asesinato de Razi Mokhtari.
- Evet.
- Bueno, felicitaciones, Sr. Sherman.
Tebrikler Bay Sherman. Kendi kendini iğneyle idam etmek dışında her şeyi yapmış oldun.
Hizo todo lo necesario para conseguir una inyección letal.
Sherman her şeyi anlattı.
Sherman me lo dijo.
Gil Sherman, Kuzeydoğuda çalışmıştı.
Gil Sherman trabajó en el noreste.
Gil Sherman bana neler olduğunu anlattı.
Gil Sherman me contó lo que de verdad pasó en Northeast.
General Sherman'ı bile durdurabilirdi.
Habría seguido hasta casi morir.
Ben Sherman Hemsley. Az önce George Jefferson Kilisesini kurdum.
¡ Hola, soy Sherman Amsley, y acabo de abrir la iglesia de Joy Jefferson!
"Sherman Oaks, Gerçek Valley" dizisinin arka arkaya gösterimi var. Yani...
Van a pasar un maratón de "Sherman Oaks", el "The Valley" real, así que...
Merhaba, ben Pixie, Sherman Oaks, the Real Valley dizisinin oyuncularından biriyim.
Hola, yo soy Pixie, una de las estrellas de Sherman Oaks, el "The Valley" real.
Sherman'ın yürüyüşü gibi.
Arrasa con todo a su paso.
Kaufman Villick'i al, Reed ve Sherman geçidi koruyun... ve Binbaşı sen McKay'yi al.
Teyla, tú conmigo Kaufman, lleva a Villick Reed, tú y Sherman cubran la Puerta. Mayor, usted se lleva a McKay.
Görünüşe bakılırsa deprem Sherman Oaks'u Malibu'dan daha sert vurdu.
El terremoto ha afectado más en Sherman Oaks que en Malibú.
Belki de genç Sherman bunu seninle paylaşmadı.
Quizá el joven Sherman no te lo comentó.
Selam, ben Sherman Schrader.
Hola, soy Sherman Schrader.
Ben Sherman Schrader.
Soy Sherman Schrader.
- Selam, sen Sherman Schrader'sın.
- Tú eres Sherman Schrader.
Sherman'ın babası bağlılık yemini ile babamın yanından ayrılmazmış.
El padre de Sherman se postuló junto con mi padre en su momento.
Sherman Schrader, harikasın!
¡ Sherman Schrader, eres genial! ¡ No!
Sherman, bu cemiyetin ne zamandan beri ayakta kaldığını biliyor musun?
Sherman, ¿ sabes cuánto tiempo ha perdurado esta hermandad?
Kuzey Caroline topraklarında Sherman'ın zaferini görenlere gökyüzüne erişmiş ruhlarını onurlandıracağız daima.
Que ha visto a Sherman triunfar en Carolina del Norte. Nosotros honraremos sus almas que están en el cielo...
- Craig Sherman'ın evine birkaç ekip yollamalıyız.
Enviemos unidades a la casa de Craig Sherman ya.
Haşin Craig Sherman bu mu yani?
¿ Ése es el gran Craig Sherman?
Bay Sherman.
Sr. Sherman.