Tore перевод на испанский
108 параллельный перевод
Bu kabin 100 yıl önce garip, utangaç bir adam tarafından yapılmış, adı Tore Gråvik.
Esta cabaña la construyó hace 100 años un hombre extraño y retraído, cuyo nombre era Tore Corvo.
Burada yatacak kadar düşüncesizlermiş ve Tore bunları basmış.
Fueron tan descuidados que durmieron aquí y Tore les sorprendió.
Yerel hurafeye göre Tore Gråvik'in ruhu buralara sık sık gelirmiş.
Según la superstición local, Tore Corvo se aparece por el lugar.
- Tore Gråvik'in mi?
- ¿ El de Tore Corvo?
Tore Gråvik.
¿ Tore Corvo, quizá...?
Sembolik olarak Tore Gråvik onun içine girdi ve onu aşağı çekti diyebilirsin.
Simbólicamente, podría decirse que Tore Corvo entró en él y le llevó consigo.
Yaverim Sabin Genestra, Betazed'den... ve asistanım Nellen Tore, Delb II'den.
Mi secretario Sabin Genestra de Betazed y mi ayudante Nellen Tore de Delb II.
Küçük Tore, Küçük Arild, Küçük Ellinor Küçük Cecilia, Küçük Marie. ... ve büyük Knut.
Pequeño Tore, pequeño Arild, pequeña Ellinor, pequeña Cecilia, pequeña Marie y Knut el Grande.
Tore'un sergisi açılıyor. İkinizin umurunda olmasa da...
Se abre la exhibición de Tore, y a pesar de ellos a Uds. dos no les importa...
Tore'un sergisi açılıyor.
Se abre la exhibición de Tore.
Tore de cezalandırıldı.
Y Tore ha sido multado...
"Sevgili Tore, mahkemeye Allah bilir ne zaman çıkacağım!"
"Querido Tore. Sólo Dios sabe cuándo tendré mi juicio."
Tore Tumor.
Tore Tumor.
Tore bunun haksızlık olduğunu düşünürdü.
Tore pensó que era injusto.
Bu Tore sizin için.
Ese es Tore para ti.
Biz şimdi ailemi olduk, Tore.
Eso significa que somos familia ahora, Tore.
Tore Tumor ve bebeği.
Tore Tumor y su bebé.
Onu Tore'dan aldım.
Se la cogí a Tore.
Tore aptal bir adamdı.
Tore no es que sea muy listo.
Tore hemen lüks bir bebek arabası siparişi verdi.
Tore inmediatamente compró un carro de bebé exclusivo.
Tore haftalardır uyumuyor ve normal bir hayat için ileriye bakıyordu.
Tore no había dormido durante semanas, y estaba deseando una vida normal.
- Aaa konuşuyorsun.
- Estás hablando Tore.
Tore sigortayı da sayıyordu.
Tore estaba cobrando del Seguro.
- Amına koyayım, Tore!
! - Maldita sea, Tore!
- Onu Tore'un öldürdüğünü söyleyeceğiz.
- Diremos que Tore la mató.
- Tore.
- Tore.
- Selam... Tore?
- Hola... ¿ Tore?
Tore...
Tore...
Merhaba, Tore.
Hola, Tore.
O sadece Tore.
Es sólo Tore.
- Tore, henüz kapatmıyoruz.
- Tore, no estamos cerrando todavía.
- Buraya otur, Tore.
- Siéntate por aquí, Tore.
Tore, buraya!
Tore, aquí!
- Tore, şimdi iyi bir çocuk ol.
- Tore, se un buen chico ahora.
Sanırım Tore bize katılabilir.
Pienso que Tore debería unirse a nosotros.
Bahar konserinde, Tore orada şişman Holmfrid'in yanında mı olacak?
En el concierto de primavera, ¿ Se supone que Tore esté ahí al lado del gordito Holmfrid?
Şu Tore'ya bakın.
Mira a Tore.
Gel buraya, Tore.
Vamos, Tore.
Seni seviyorum, Tore.
Te amo, Tore.
Töre cinayeti olabilir.
Quizá fue un ataque indecente.
Eski bir töre vardır burada!
; Aqui tenemos una vieja costumbre!
- Töre böyle.
Sabes que ahora soy tu marido, es la tradición.
Ve aynı töre, Lutan'ın bunu çiğnemektense, ölümü yeğleyeceğini çok açık belirtiyor.
Y la costumbre exige que Lutan muera antes que violar esa norma.
Bence, aptalca bir töre.
Bueno, pues es una tradición estúpida.
TÖRE
CUESTIÓN DE HONOR
Ahlak ve töre Ve cinsel güdüden arınmak
La moral y la ética Y la abstinencia carnal
# How you tore your dress What a mess # Derlerki hareketliyse vuramazsin, bende durmadim hareket ettim.
Dicen que no se puede matar a un blanco en movimiento.
Uzmanlık alanı töre cinayetleri.
Su especialización es en crímenes ritualistas.
Töre cinayetleri mi?
¿ Crímenes ritualistas?
Video s.. töre!
¡ La tienda de video!
Viyana sarayını kuşatan töre ve âdetler için zamanı yoktu.
No tenía tiempo para las convenciones que asediaban la corte de Viena.