Ukala перевод на испанский
1,453 параллельный перевод
Yaptığı işten nefret eden ukala bir adama dönüşmüş.
Lo ha convertido en un cínico que parece despreciar lo que hace.
Fakat sen bu hevesi bile ondan almanın bir yolunu bulmuşsun, değil mi? Yaptığı işten nefret eden ukala bir adama dönüşmüş.
Lo ha convertido en un cínico que parece despreciar lo que hace.
Sen ne yaptığını sanıyorsun, seni ukala orospu çocuğu?
¿ Qué diablos crees que estás haciendo, cabronazo arrogante?
Seni ukala orospu, kim olduğunu sanıyorsun?
¡ Listillo, quién te crees que eres!
Tamam, ukala. Bonus sorusu. Hazır mısın?
Haber sabelotodo, mas preguntas ¿ lista?
- Hepsi senin, ukala.
Muy bien chica lista.
Ukala g... tleri kimse sevmez, Jake.
Los listos le caen para la mierda a todo el mundo, Jake.
Ha! İşte ukala!
Aquí estas, Sr. Boca-floja.
Tamam ukala şey, diyelim ki haklısın.
okay, chips inteligentes, digamos que tienes razón.
Hakaret kumbarasını bir dolar atmalısın, ukala dedin.
Tienes que poner un dólar en el jarro de los insultos, dijiste "culo".
Kendinizi kontrol mü edemiyorsunuz yoksa ukala olmaktan gurur mu duyuyorsunuz?
¿ Es incapaz de contenerse o le gusta ser una sabelotodo insufrible?
- Şu an senden nefret ediyorum, seni ukala piç.
- Ahora te odio, cabrón.
Eğer ukala Bayan Phillips beni dinleseydi, bu yüksek teknoloji zımbırtılara gerek kalmazdı.
Y si la extravagante de la Sra. Phillips me hubiera hecho caso... no necesitaríamos todos estos artefactos de alta tecnología.
Bunun için yeterince iyi misin Bay Ukala?
¿ Está listo para esto, Sr. Astuto?
Hangi ukala yaptı bunu?
Muy bien, ¿ quién es el bromista?
Hayır, ukala.
No, capullo.
Ukala.
¡ Sabelotodo!
Ukala olma, 46 yıl okumuş, 30 yaşındaki Dr. Mott.
No te hagas el engreído, doctor de 30 años con 46 años de estudio en tu haber.
Oh, ukala okul müdürü.
Oh, qué listo es el director.
Ukala olmak istemem ama bu olmayacak.
No quiero aguarles la fiesta, pero eso no ocurrirá.
Kaba, bencil, ukala...
Es grosero, arrogante, egocéntrico...
Polise karşı bu kadar ukala davranamayabilir.
Tal vez la presencia de la policía le disminuya su arrogancia.
- Nasıl gidiyor, ukala?
- Cómo te va pituco? * ( adinerado, elegante )
- Çok mu ukala görünüyorum?
- ¿ Parezco una puritana?
Mahkemede bu kadar ukala davranamayacaksın.
A ver si te pones así de arrogante cuando te llegue la denuncia.
Ama bu sefer sonuç çok farklı olacak ukala herif.
Y esta vez las cosas van a terminar diferente, pedazo de tonto.
Suçlu olan onlar, ukala.
Ellos son los culpables, tonto del culo.
- Ya, ama hâlâ bir parçacık ukala.
- No. Es sólo una niñita.
Dedektif Lestrade'in soracağı sorulara cevap vermek bir şey küstah, ukala sorularına cevap vermek, başka bir şey.
Responder a las preguntas que me haga el inspector Lestrade es una cosa y contestar sus impertinentes fisgoneos es otra cosa muy distinta.
Yakama tak, isim kartı ve eldivenlerin yanına. Ukala.
Pónmelo en la solapa con mis mitones y mi nombre.
NasıI dövüştüğünü daha önce de gördüm, ukala.
la tuya. Ya te he visto actuar antes, idiota.
Ukala!
Qué listo.
- Hayır. - Şaşı gözlerin... ara sıra yine içtiğimi birinden sakladığımı gördüyse, çok yanılıyorlar. Onun için bu ukala koku atıflarından vazgeç.
Si alguno de sus ojos cree que oculto que bebo de nuevo, se equivoca tristemente, así que desista de toda referencia inteligente al olor.
Tam ihtiyacımız olduğu anda, elimizin altında... namus timsali ukala Bullock gibi bir adam var. Tek istediği, tencere tava satıp güzel yüzünü yelpazelemek... ve pis işlerimizin kokusunu duymamak için burnunu tutmak. Aklı fikri, zayıf ve masumları koruyabilmekte.
Y aquí mismo, en nuestro momento de necesidad, está el maldito imbécil Bullock, que sólo quiere vender ollas y sartenes, abanicarse y taparse la nariz para no oler nuestros sórdidos asuntos aquí, mientras piensa que puede proteger a los débiles e inocentes.
- Annen çok ukala.
Tu madre es una snob.
- Fena değil. Biraz ukala o kadar.
Un poco lleno de sí mismo, pero...
O küçük ukala eminim ki ordadır.
Apuesto que el pequeño malcriado está ahí dentro.
Ukala! Tam V. Louis tarzına göre.
Viene junto al dormitorio Luis XV.
Bir ajan olarak, ukala ve küstah olsan da bu olay, kariyerinin bitmesine neden olabilir.
Mire. Hasta un agente tan arrogante como usted debe saber que esa amenaza acabaría con su carrera.
Kim olduğuna bağlı. Her zaman böyle ukala mısın?
Dependería de quién.
Her zaman bu kadar ukala mıydın, Ajan DiNozzo?
¿ Siempre has sido tan creído, agente DiNozzo?
Ukala.
geniecillo
Dinle ukala, şu andan itibaren müstehcen yorumlar ve cinsel imalar yok.
Escucha, listillo, desde ahora, no habrá más comentarios lascivos, no habrá más indirectas sexuales.
Bunun o, ukala yorumlardan biri olması mı gerekiyordu?
¿ Qué se supone que ha sido eso, un comentario ingenioso?
Konu bu değil, ukala.
¡ Esa no es la cuestión, listillo!
Ve ukala bebek bakıcısı yerine çocuklara benim bakmam sorun olmazsa.
Y cuándo está bien que la sabionda de turno cuide de mis hijos.
Sadece omuz çarpmasından kurtul, asansörü yakala ve kapılar kapanmadan ukala bir şeyler öyle!
Esquiva el golpe en el hombro, súbete al ascensor... y di algo sarcástico antes de que se cierre.
- Ukala der gibi...
A - Apestas, B
Davranışları iğrenç olan, aptal, ukala bir çocuk.
Al típico cirujano.
Ukala, Hantal.
Paquete presuntuoso.
Zengin, ukala spor giyimli tipler. Şu an çok meşgulüm.
Estoy ocupado en este momento.