Uyesi перевод на испанский
1,014 параллельный перевод
Sizlere Bay Barak Ben Canaan'ı takdim etmek isterim. Filistin için Yahudi İdari Birliği Komite Üyesi.
Tengo el honor de presentaros al Sr. Barak Ben Canaan, miembro del comité ejecutivo de la Agencia Judía en Palestina.
Bir Parti Üyesi kendi ifadelerinden sorumlu olmalıdır.
El miembro del partido debe responder por sus declaraciones.
Kongre Üyesi.
Congresista.
Komodor Emery, Dr Hiller ve Kongre Üyesi Parker.
Comodoro Emery, la Dra. Hiller y el congresista Parker.
Kongre Üyesi Parker.
Congresista Parker.
Kongre Üyesi, siz bayanlarla arkaya gidin.
Congresista, vaya a la popa con las damas.
- Ama Kongre Üyesi ve Amiral.
- Faltan el congresista y el almirante.
PARLAMENTO ÜYESİ
"CAMARA DE DIPUTADOS"
Konsey Üyesi Hashimoto ile bağlantıya geçin o size yardım edecektir.
Si podéis llegar hasta el Segundo Ministro Hashimoto, él os la dará.
Ben Başkanvekili Asistanı ve Turizm Komisyon Üyesi Dubois.
Dubois, vicepresidente segundo, Comisión de Turismo.
" Yıldız Filosu Komutası Cheron gezegeni Komisyon Üyesi Bele'yi selamlar,
" La Comandancia de la Flota Estelar saluda al Comisionado Bele del planeta Cheron.
"Yıldız üssündeki yargı sonrası Komisyon Üyesi Bele'nin, " mahkumunu alıkoyabileceğinden bir kuşkumuz yok ve... "
Dadas las circunstancias, no dudamos que luego de la audiencia en la Base el Comisionado Bele podrá llevarse a su prisionero y les será dado el transporte... "
Parlamento Üyesi ise programdan önce 7 içki piskopos ise toplam 3 içki hakkı var.
Si es miembro del Parlamento, tendrá 7 antes del programa... si es obispo, en total sólo podrá tener 3.
İIgilenen iki taraf vardı ; Çinliler ile bir Merkez Komite Üyesi.
Dos partes estaban interesadas, los chinos y un miembro del comité central.
Bu benim görevim, Yoldaş Askeri Meclis Üyesi!
Yo pienso en los vivos. ¿ Acaso eso no está claro?
- Yoldaş Askeri Meclis Üyesi.
- Parece que este ya es el límite. - Todavía, no.
Yoldaş Askeri Meclis Üyesi.
Es el único camino, por el que se puede viajar.
Yoldaş Askeri Meclis Üyesi, durum gözönüne alındığında, siz ve General Bessonov,
camarada miembro del consejo de guerra.
Şansım varsa, King'de Öğretim Üyesi olurum.
Con un poco de suerte obtendré una beca en el Kings.
Kongre Üyesi Bay Brunswick.
Señor congresista.
SALDIRGAN, ESKİ MİNYUKAİ ÜYESİ ÇIKTI.
EL ATACANTE FUE UN EX MIEMBRO MINYUKAI.
Komisyon Üyesi Simmonds Dünya'dan sizi arıyor.
Comandante, una llamada oficial de la Tierra. Conectaré.
Tamam Komisyon Üyesi.
Comisionado.
Hemen Komisyon Üyesi Simmonds'la bağlantı kurun.
Paul. Llame al comisionado Simmonds.
Komisyon Üyesi.
Comisionado.
Komisyon Üyesi. Alan 2'deki iç sıcaklık da artıyor.
Comisionado, el calor también está aumentando dentro de la zona Dos.
Artık uyanın Komisyon Üyesi.
Despierte comisionado.
PENSILVANYA ET AMBALAJClLARl BİRLİĞİ ÜYESİ
miembros DE LA asociación DE carniceros DE PENSlLVANlA
Bu Yargıç Silvio Peters, Meclis Üyesi Joe Cohen.
- Juez, consejero.
Yargıç, Meclis Üyesi. Müfettiş Daniel Reichmann, ve Vic Patterson.
- Interventor Daniel Reichmann, y Vic Patterson.
- Günaydın Kongre Üyesi Peaker.
- Buenos días, congresista,
Kongre Üyesi Peaker, elimizde sınırlı sayıda...
Congresista Peaker, hay una cantidad...
Askeri Konsey Üyesi Yoldaş!
¡ Compañero miembro del Consejo Militar! ¡ Filipp!
Belediye Meclis Üyesi Spottiswood.
El concejal Spottiswood.
Bakersfield Hayvanat Bahçesinin Yeni Üyesi.
Nueva adquisición en el Zoo de Bakersfield
Ben Meclis Üyesi Santos.
Soy el Comisionado Santos.
A. Newberry, Kongre Üyesi Langston'ın ofisinden.
Alec Newberry, oficina del diputado Langston.
- Sayın Meclis Üyesi, bizimle gelin, lütfen.
- Canciller, venga con nosotros por favor.
Parti Meclisi Üyesi değerli, August
Muy común.
Konsey Üyesi Mercedes Escalante.
¿ Vio esto? La Concejal Mercedes Escalante.
- Ben de sizi, Sayın Konsey Üyesi.
Igualmente, Concejal.
Konsey Üyesi geleceğimizi biliyordu.
La Concejal sabía que veníamos.
- Sayın Konsey Üyesi, bunun sizin için ne kadar zor bir dönem olduğundan eminim.
Concejal. Estoy seguro que este ha sido un período muy difícil para usted.
Konsey Üyesi, şunu bilin ki bu iki ucu keskin bir bıçak.
Concejal... esa es un arma de doble filo...
Sayın Konsey Üyesi, ne söylemek istiyorsunuz?
Esta es una tragedia.
Aradığımız adam beyaz tenli, 180 cm boylarında polis üniforması giyiyor ve öldürme sebebi yok. Nereden başlayacağımı bilmiyorum Meclis Üyesi.
Es un hombre blanco de metro 80, vestido de policía, no sé por dónde empezar a buscar.
Her zaman hazırım Meclis Üyesi.
Lré cuando usted quiera.
Neden Meclis Üyesi Pike bu gerçeği örtbas etmeye çalışıyor ve Belediye Başkanı şehrinde olan bitenleri biliyor mu?
¿ Por qué se ha ocultado? ¿ Sabe el alcalde lo que ocurre?
Asla olmaz Meclis Üyesi.
Ni hablar.
Suçluyu yakaladıklarını sanıyorlar böylece savunmaları zayıflayacak. Belediye Başkan'ına ve Meclis Üyesi'ne daha kolay ulaşabileceksin. Bunu yapmaya bir son vereceksin.
Creen que tienen al culpable, bajarán la guardia y podrás matar al alcalde y al comisario... y acabar con esto.
Geçit töreninde Belediye Başkanı ve Meclis Üyesi de olacak
El comisario y el alcalde asistirán a la procesión.