Valide перевод на испанский
158 параллельный перевод
Valide nasıl?
Y mamá, ¿ qué tal?
Kayın valide cadalozun teki...
Una bruja por suegra...
Sanırım o da beni seviyor. Fakat kayınpeder, valide, kayınlarımsa beni açıkça istemiyorlar.
Quiero mucho a mi mujer y creo que ella también me quiere, pero está claro que mis suegros y mis cuñados, no.
Valide sultan ebadında beynim olabilir... - Çok doğru.
Yo, quizá tenga el cerebro del tamaño de una pasa- -
Oh, bu benim değil, efendim.
¿ Quiere que se lo valide? Oh, esto no es mío, señor.
Valide?
¿ Madre?
Valide mangamızın en yaşlısıdır.
Madre es el mas viejo de nuestro escuadrón.
Ona "Valide" diye hitap ediyoruz.
Lo llamamos Madre...
Sana şunu söyleyeyim ki ; beni kandırdığına emin olabilirsin, Valide.
Seguro me engañaste a mí, Madre. Te digo eso.
Valide Wilkins, Peder Mundy.
Madre Wilkins, Padre Mundy.
Valide ile bir uçtan diğer uca yaptığımız orman gezisinden hiç bahsetmedik.
Madre y yo nunca hablamos sobre nuestro paseo por el bosque.
Neler oluyor, Valide?
¿ Qué pasa, Madre?
Bizi en çok rahatsız eden şey Valide Wilkins dışında, hepimizin bâkir olmasıydı.
Lo que más nos molestaba era que... con la excepción de Madre Wilkins, el resto éramos once vírgenes.
Sen de Valide Wilkins gibi kötüsünden almışsın.
Te pusiste tan mal como Madre Wilkins.
Olmaz, Valide.
No, Madre.
Valide ve Avakian her şeyi hazırladılar mı?
¿ Madre y Avakian se acomodaron bien ahí abajo?
- Ne gördün, Valide?
- ¿ Qué viste, Madre?
Tamam Valide, olduğunuz yerde kalın.
Bien, Madre, mantente firme.
Evet. Valide karşı tepede bir şey gördüğünü söylüyor.
Madre dice que vio algo en la colina opuesta a nosotros.
Tamam. Belki de Valide biraz gergindir.
Está bien, quizá sólo sea que él está un poco nervioso.
Valide biraz fazla sinirli.
Madre está muy nervioso.
Belki onlara Valide'nin ormanda yaptığından bahsetmeliydim.
Quizá deba contarles sobre la carrera de Madre por el bosque.
Valide, Almanların birbirleriyle haberleştiğini düşünüyor.
Madre piensa que son los alemanes señalando atrás y adelante.
Sonra Valide ve Avakian'ı ara, beni yanlışlıkla vurmasınlar, tamam mı?
Luego llama a Madre y Avakian y recuérdales que no me disparen, ¿ sí?
Sakin ol, Valide. Sakin.
Suave, Madre... suave.
- Valide dışarıda yalnız mı?
- ¿ Está Madre ahí afuera sólo?
- Bir şey değil, Valide o.
- Sólo es Madre.
- Valide nerede?
- ¿ Dónde está Madre?
İyi misin, Valide?
Estás bien, ¿ Madre?
Biliyor musun, en azından Valide'nin hatırı için denemeliyiz.
Sabes, por la salud de Madre, creo que deberíamos intentarlo.
Valide'nin hatırı için mi?
¿ Por Madre?
Valide kendi başına üst katta Peder ve Miller ise uykudaydı.
Madre estaba recluído allá arriba... y Padre y Miller estaban dormidos.
Ama bu işi başarsanız bile Valide'yi konuyla nasıl ilişkilendireceksiniz?
Pero aunque consigas sacar esto adelante... ¿ cómo vas a hacer para que Madre te siga la corriente?
Valide'nin Almanlarla karşılaşmak istediğini sanmıyorum.
No creo que quieras que Madre se enfrente a ningún alemán.
İşte o zaman onlara Valide'nin ormandaki olayını anlattım.
Fue ahí que les conté de la carrera de Madre a través del bosque.
Bak, sadece Valide'yi nöbetten al ve mangayı topla, tamam mı?
Mira, simplemente pon a Madre de guardia... y junta al escuadrón, ¿ está bien?
Valide beş dakika içinde nöbet yerinden çıkacak.
Madre deja el puesto en cinco minutos.
Mel, Valide ile yukarıdaki sığınağa gidin.
Mel, tú y Madre vayan al puesto de arriba.
Valide ve Avakian yukarıdaki nöbet mahalline gidiyor.
Madre y Avakian van al puesto de arriba.
Afedersin Valide!
Madre, lo siento.
Valide'ye, bir esir için dışarı çıkacağımızı söyledim.
Le diré a Madre que vamos afuera por un prisionero.
Valide!
¡ Madre!
- Valide'ye söyleme.
- No... no le digas a Madre.
- Valide'ye söyleme.
- No le digas a Madre.
Valide'ye söyleme.
No le digas a Madre.
Peder, Valide'ye söylemeyin dedi.
Padre dijo que no le contáramos a Madre.
Valide, peşimizden niye geldiğini anlattı.
Madre nos pregunta por qué salió después que nosotros.
Arkaya biraz ağırlık koy Valide, arkaya!
¡ Pon peso atrás, Madre, atrás!
Valide, sana baskı kurmuyoruz.
Madre, no dejes que te presionemos.
Kayın valide geline kadehi tutsun lütfen.
Novio, dele la copa a la madre de la novia. Dele de beber.
Onaylayın.
Que lo valide.