Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ W ] / Woodside

Woodside перевод на испанский

42 параллельный перевод
- Memur Bo Williams ve tüm çocuklar Woodside, Queens'den.
Yvonne Biasi... oficial Bo Williams... y los muchachos... de Queens.
Müfettiş Woodside, mahkemeye açıklar mısınız bu ayakkabılar nereden geliyor.
Inspector Woodside, ¿ de dónde proceden estas zapatillas?
... açılış oturumunda savcılığın çağırdığı tanıklarının kuvvetli ifadeleri dinlendi, Polis şefi Harvey Woodside ve sağlık uzmanı Emile Weil.
... después de las declaraciones preliminares subieron al estrado los primeros testigos de cargo, el ínspector forense Harvey Woodside y el médico forense Emile Weil.
Stampler'ın avukatı Martin Vail tarafından Woodside ve Weil sert bir şekilde sorgulandılar.
Woodside y Weil fueron interrogados duramente por el abogado defensor de Stampler Martin Vail.
Randolph Woodside, Massachutes Hastanesi adına
Randolph Woodside, Hospital Massachusetts.
Woodside'da saat dörtte ve sonra da Greeks'te bir oyun var.
Escucha. Está el 4 AM en Woodside, están los griegos.
Ve muhtemelen birisi Woodside Alışveriş Merkezinde 20 dakika içinde çok kötü bir şekilde ölecek.
Alguien en el Woodside Mall va a morir en... 20 minutos, probablemente violentamente.
Woodside ve Bush'un köşesinde.
Esquina Woodside y Bush.
Woodside ve Bush.
Woodside y Bush.
Nancy Woodside.
Nancy Woodside.
Woodside İstasyonu'nun hemen batısındaki metro treninde hızla kan kaybeden bıçaklanmış bir erkek var.
Tengo a un varón apuñalado, fuerte hemorragia en el tren al oeste de la estación Woodside del metro.
Bunların sonucu olarak, Simon Grim'in taraftarlarıyla birlikte, en şiddetli karşıtları da onun gizemli arkadaşı Henry Fool ve onun meşhur itiraflarını aramaya başladılar çünkü, Woodside Queens'li bu çöpçünün şiirlerinin temelinde bunun anahtar olduğunu düşünüyorlardı.
Como resultado de todo esto, los admiradores de Simon Grim, así como sus detractores más implacables, se han aferrado a este misterioso amigo, Henry Fool, y sus famosas confesiones como la clave fundamental para entender en profundidad al basurero y poeta, ahora preso, de Woodside, Queens.
Evet, beş yıl boyunca burada, Woodside Queens'de çöpçüydü.
Sí, durante cinco años, aquí en Woodside, Queens, fue basurero.
Woodside ilkokulu.
Woodside.
Woodside'a gidiyorum.
Iremos a Woodside. Sólo pasaré el rato.
Woodside Endüstri Tesisleri Güneydoğu kısmındayız.
Es el complejo industrial Woodside. Estamos en el cuadrante sureste.
Roslyn ve Woodside köşesi.
Esquina de Roslyn y Woodside.
Woodside Lisesi, önümüzdeki sene Emily'nin gitmesinin kararlaştığı yer, Özel yatılı bir okul gibi görünüyor, ve Newsweek dergisi ABD'deki liseler arasında ilk yüzde 6lık dilimde gösteriyor, fakat Emily ve ailesi başka bir yere gitmek istiyor.
La Secundaria Woodside, donde Emily irá el año próximo parece un internado privado, y NeWsWeek la ubicó en el seis por ciento de las mejores secundarias del país.
Woodside lisesinin sahip olduğu tesislere sahip değil.
No tiene las elegantes instalaciones de Woodside.
Woodside Lisesine bakın. 9. sınıfa giden 100 kişiden 62'si mezun olabilecek ve bunların yalnızca yüzde 32'si 4 yıllık fakültelere hazırlanıyor.
Veamos a la secundaria Woodside, de cien estudiantes de noveno grado, 62 se graduarán y solo 32 estará preparado para la universidad.
Woodside Lisesinin çok kötü olduğundan değil.
No es que la Secundaria Woodside sea mala.
Aslında, Woodside Lisesi 50 yıl önce tasarlandığı gibi işini yapıyor.
De hecho, Woodside está haciendo el trabajo que fue diseñado hace 50 años.
Hızla büyüyen savaş sonrası ekonomide herkes için iş var, ve Woodside gibi okullar yararlı iş gücü sağlamada üzerlerine düşeni yaptılar. Problemimiz okullarımız değişmedi, fakat çevrelerindeki Dünya değişti.
Había trabajo para todos en la rica economía de las posguerra y escuelas como Woodside hizo su parte para suministrar la fuerza laboral, pero el problema en nuestras escuelas nunca ha cambiado pero sí el mundo alrededor.
Raporları masamda mı? Woodside'da başka haneye tecavüz olayına rastlanmadı.
Hubo otro robo a una casa en Woodside.
Ve işlemleri yapıldıktan sonra, dışarıdaki kız arkadaşını aramış.
Y después de que le procesaran, llamó a su novia en Woodside.
Yıllar önce, Woodside Ortaokulu'nun koridorunda Cal Weaver, Emily Boyle'u ilk kez gördü.
Hace muchos años, en el pasillo de la Escuela Media Woodside Cal Weaver vio a Emily Boyle por primera vez.
Woodside'de, mesele kimin nasıl tanındığıdır.
Aquí lo importante es a quién conoces.
Woodside seninle uğraşıp duruyor.
Woodside tiene sus cosas.
Danny Woodside'ın yeni kitabını kesinlikle alın.
Compren el nuevo libro de Danny Woodside.
Ama sonradan Woodsie'deki bir kilisede torununun vaftiz törenine gideceğini haber aldık.
Entonces nos dieron el chivatazo de iba a asistir al bautizo de su nieto en la Iglesia de Woodside, donde vivía su hija.
Aile toplantın bitince gel. Bir ceset bulduk. Woodside 64. cadde ve Roosevelt'te.
Cuando hayas terminado con la reunión familiar... tenemos un cuerpo en Woodside... 64th... y Roosevelt.
Woodside'daki bir laboratuvarda şüpheli bir yangın var.
Tenemos un incendio sospechoso en un laboratorio de investigación en Woodside.
Cadde'den Woodside'a uzanan bitmek bilmez yolculuğum sırasında bir plan yaptım gitmeniz için birbirinizin suyuna.
Y desde la 61 hasta Woodside, mi largo camino en metro, se me ha ocurrido un plan para teneros a todos contentos.
KELTON CADDESİ, WOODSIDE, QUEENS
CALLE KELTON, WOODSIDE, QUEENS
Şimdi, biraz daha yakından bakarsak ışımalara,... kaynaklarını görüyoruz ki Woodside, Queens'te,... hemen arkasından bu evde.
Ahora, cuando miramos de cerca a los picos de calor, vemos que se originaron en Woodside, Queens, justo detrás... de esta casa.
Baban Johnny Woodside.
Tu papá es Johnny Woodside.
Siz Woodside'lılara nasıl selam verileceğini öğreteceğim.
Enseñaré saludo militar a los niños Woodside.
Takımlarından biri dün gece Woodside'da uyuduğunu rapor etti.
¿ Uno de mis equipos me informó que estabas durmiendo en Woodside anoche?
Woodside'da bir ev var.
Hay una casa en Woodside.
Bana Woodside'da bir adres verdi.
Me dio una dirección en Woodside.
Woodside balo salonunda çerez tabaklarına yardım etmem gerektiğini söyledi. Çünkü personel eksikliği varmış.
Que yo debería estar en la pista Woodside sirviendo aperitivos porque les falta personal, parece.
Gidip diğer salondaki... -... çerez tabaklarına yardım etmeliyim.
A servir aperitivos en la pista Woodside.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]