Yiyorum перевод на испанский
1,862 параллельный перевод
Ben mi kafayı yiyorum, yoksa bunlar sürekli çoğalıyor mu?
¿ Estoy loco o es que se multiplican?
- Yiyorum.
- Estoy comiendo.
Ben yeri yiyorum.
Me gusta la palabra.
İtalya, İspanya, Fransa, Avustralya ve diğer birçok yere. Gittiğimde ilk olarak ellerimi yere koyup toprağı yiyorum.
Italia, España, Francia y Australia, en todos estos lugares, lo primero que hago es pongo la mano en el suelo y me la como.
Orada yemek yiyorum ben.
Yo como allí.
Bu kokuyor ve ben de yemek yiyorum.
- Eso apesta, e intento comer. Atención, todos.
Hayır, yiyorum.
Bueno, no.
Sadece annemleyken biraz yiyorum. Babamlayken hiçbir şey yemiyorum. O hiçbir şey fark etmiyor.
Sólo como un poquito cuando estoy con mi mamá y no como para nada cuando estoy con mi papá pero él no se da cuenta.
Yemeklerimi yiyorum, uyuyorum.
Como. Duermo.
Evet, yemek geldi ve ben de yiyorum.
Sí, la comida está aquí, y estoy comiendo.
Vezirin tarafındaki fili, at ile yiyorum.
Caballo a Reina alfil-cinco.
Gevrek yiyorum.
Estoy comiendo cereal.
İki haftadır çok sıkı yiyorum, Azıcık bile çalışma...
Ahora tengo energia para dos semanas, No hice esos ejercicios...
- Yemek yiyorum, Karev.
- Estoy comiendo, Karev.
- Sadece yerel ürünler yiyorum, çöp üretmiyorum.
- Yo sólo comer comida local. No me crea ninguna basura.
Evlat, artık tüm yemeklerimi burada okulda... seninle yiyorum!
Hijo, desde ahora, comeré todas mis comidas aquí, en tu escuela ¡ contigo!
- Sadece bişiler yiyorum.
- Solo estoy comiendo.
Ben bir zenciyim ve kızarmış tavuk yiyorum.
Y entonces lo asocias todo, soy un negro y como pollo frito.
Acıktığımda yemek yiyorum.
Como cuando tengo hambre.
Geçen gece bardaydım. Bir baktım tek başıma oturmuş yemek yiyorum. O görüntü hoşuma gitmedi hiç.
El otro día estaba cenando en la esquina de casa, y me vi cenando solo... y no me gusté.
Bazen içeceğime öğütüyorum ya da direk yiyorum.
A veces las hago jugo o me las como crudas.
Gördüğünüz gibi bir Beyaz Kale hamburgeri yiyorum. Neden?
Ven que estoy disfrutando una hamburguesa. ¿ Por qué?
Ona kızgın olduğumda bile omletini yiyorum.
Incluso cuando me enfado con él me como su tortilla.
Ben ne bok yiyorum burada?
¿ Qué estoy haciendo aquí?
Son zamanlarda çok sebze yiyorum.
¡ He estado comiendo tantas verduras últimamente!
Akrebi yiyorum ve ölüyor.
Me como el escorpión y se muere.
Ben hayatımın dayağını yiyorum, siz eliniz boş mu dönüyorsunuz?
Recibo la paliza de mi vida, ¿ y ustedes vuelven con las manos vacías?
Bir kuş kadar iştahım var ve kuşların yumurtalarını yiyorum.
Tengo el apetito de un pájaro, y como los huevos de pájaros.
"Elbette yiyorum..."
"Claro que estoy comiendo..."
Onlardan hep dayak yiyorum.
Los bastardos me dan palizas continuamente.
Çalışıyorum. Yiyorum.
Trabajo... como.
Kafayı yiyorum dostum.
Estoy asustado, hombre.
Tuhaf olan da bu, yiyorum.
Pero es extraño. He estado comiendo de verdad.
- Naneli şeker yiyorum.
- Yo quería un caramelo.
Sonra, New Jersey, Dogpatch'te zırlayan annemle beraber lanet İngilizceyi bile konuşamayan serserilerden dayak yiyorum.
Y al minuto, estoy en Dogpatch, New Jersey, con mi angustiada madre, siendo golpeado por matones que ni siquiera hablaban inglés.
- Ben yemek yiyorum. - Tamam.
- Estoy comiendo.
Tek başıma yiyorum.
Estoy comiendo solo.
Öğle yemeği yiyorum.
Estoy almorzando.
Ben de onun yanındayken sağlıklı besleniyorum diğer zamanlarda da tam bir Amerikan gibi yiyorum.
Así que cuando esté con ella, comeré saludablemente y cuando no lo esté, comeré como un estadounidense.
Ben mi kafayı yiyorum, yoksa bunlar sürekli çoğalıyor mu?
¿ Veo visiones o es que cada vez hay más?
Açlık duyduğum ama yiyemediğim. Ama bazen yiyorum. Bunu mu yiyordun?
Y no los puedo comer, solo que a veces lo hago estabas comiendo esto?
- Lütfen ama, krep yiyorum.
Estoy comiendo panqueques.
Yemin ederim ki her gün daha az yiyorum ama gittikçe kilo alıyorum.
Juro que estoy comiendo cada vez menos y sigo engordando cada vez más. ¿ Un crayón?
Kafayı mı yiyorum yoksa bu bir takip cihazı mı?
¿ Estoy loco, o se trata de un dispositivo de localización?
Ancak geçen yıl, kocam beni terketti. İki çocukla kaldım, spor salonuna gitmeye vaktim yok, ve gerildiğim zaman yiyorum.
Pero el año pasado, mi marido me dejó, con dos hijos, no tengo tiempo para ir al gimnasio, y como cuando estoy estresada.
Sürekli isot yiyorum ama hiç kanamam olmadı.
Yo como chipotle y nunca cagué sangre.
Bunu her gün yiyorum, tabii şey...
La comería todos los días, excepto...
Bu bir mısır-koçanı-yiyorum şeyi. Benim geldiğim yerde onun anlamı oral, dostum.
De donde vengo, eso es chupada, amigo.
- Ben yiyorum.
- Estoy comiendo.
Yıllarca işimi ailemin önüne koydum şimdi çocuklarım okuldan kendileri çıkıyor. Mısır gevreğini akşam yemeği olarak yiyorum.
Por años, puse mi trabajo delante de mi familia, y ahora mis hijos ya no están en la escuela y como cereal como cena.
Patateslerini ben yiyorum.
Estuve comiendo sus papas.