Yosef перевод на испанский
97 параллельный перевод
Askerleri seyretmiyor musun, Yosef?
¿ No miras pasar los soldados, José?
Benden al, adım Yusuf.
Cómprame algo, me llamo Yosef.
Yusuf!
¡ Yosef!
Ben Yusuf!
¡ Yo, Yosef!
Yosef, nişanlınız. Çok yakışıklı biri.
Iosef, tu prometido Es tan buen mozo
Yosef Carmon
Yosef Carmon,
Yosef Treblek üçüncüye kalp ameliyatı oluyormuş.
A Yosef Treblek le han puesto un bypass tripe.
Yosef Treblek de kim?
¿ Quién es Yosef Treblek?
İlki Yosef'ti. İlk adam Yosef'ti. Ayakkabıcıydı.
El primero fue Yosef era zapatero.
... Yosef Gottfreund.
Yosef Gottfreund.
Yosef Romano.
Yosef Romano.
Dalai Lama, Haham Yosef,
El Dalai Lama, Rabbi Yosef, Toby Keith
Yosef Saleem'in adamıyla temas kurdu.
Yosef ha estado en contacto con el mensajero de Saleem
Babamla çalışıyorum, Yosef.
Trabajo con mi padre, Yosef.
Sen ve Yosef ne hakkında konuştunuz?
¡ Oh! ¿ De qué fue lo que hablaron antes tú y Yosef?
Onun bir işi yokki.
Yosef no tiene un negocio.
Yosef için çalışmak mı?
¿ Trabajas para Yosef?
Yosef, o gitmezse, ben de gitmem.
Yosef, Si él no va, Yo tampoco voy.
O bizimle gelecek, Yosef.
Él viene conmigo, Yosef.
Yosef.
Yosef.
Yosef amcanız geldi.
¡ Es su tío Yosef!
İlaçların nesi var, Yosef?
Sí. ¿ Que hay de malo con la medicina, Yosef?
Yose, başımız belaya girebilir mi?
Yosef, Yosef... ¿ Nos puede meter en problemas?
- Yose, ne uyuşturucusu?
- Yosef ¿ Qué drogas?
Beni dinle, Yosef.
- ¡ Escúchame! - Yosef
Başım belaya girmezse, kimsenin girmez.
Si no estoy en problemas, nadie lo está ¿ Ok? ¡ Yosef!
Hey Yosef.
Oye, yosef.
Yosef, sanırım onunla daha önce tanıştım.
Yosef, creo que en realidad ya la había conocido antes.
Yosef!
¡ Yosef!
Bebeğim, Yosef'e nerede uyuyacağını göster.
Mi amor, enséñale a Yosef donde va a dormir.
Yose, çok iyi iş çıkardığından bahsetti bana.
Yosef me contó del gran trabajo que hiciste.
Yosef gelecek mi?
¿ Va a volver Yosef?
Yosef için endişelenme.
No te preocupes por Yosef.
Sam, Yose'yi çıkar buradan.
Sam, saca a Yosef fuera de aquí.
Yosef'e söyle onunla konuşmak istiyorum.
Dile a Yosef que me gustaría hablar con él... Aclarar esto.
Yosef'i görürsem söylerim.
Cuando... Si veo a Yosef, le diré.
Yosef, nasılsın?
Yosef, Yosef... ¿ Cómo estás?
Yosef! Kadeh kaldırmak istiyorum.
Yosef, quiero hacer un brindis.
Yose.
Yosef...
Yosef, zamanımız yok.
Yosef, no tenemos tiempo.
Jackie senin yaptığını biliyor, Yosef.
Mira, Jackie sabe que lo estás estafando, Yosef.
Yosef.
Yosef...
- Hadi, Yosef.
Vamos, Yosef.
Yosef!
¡ Yosef! ¡ Yosef!
Yosef!
¡ Vamos, Yosef!
Hadi!
¡ Yosef!
Yosef!
¡ Yosef...
Yosef!
Yosef!
"Yosef oğlu..."
" hijo de Yosef...
Kassib Yosef,
Kassib Yosef,
Yosef!
¿ Yosef?