Yosemite перевод на испанский
246 параллельный перевод
- Bu sabah mı? Balayına, Yosemite'ye gittiler.
Han ido a Yosemite de luna de miel.
Acaba Yosemite'ye uçak var mı?
- ¿ Hay vuelos a Yosemite?
- Yine, Yosemite Şelalelerine mi gidiyorsun? - Hayır!
- ¿ A las cascadas de Yosemite?
Yosemite'de bir hafta sonu.
Sólo es el fin de semana.
Ama yarın sabah 7 : 30 da sizi Yosemite Vadisine geri giden... ikinci ve son etabın başlangıcına getirmek için El Dorado'ya döneceğiz.
Pero regresaremos a El Dorado a las 7 : 30 a.m. de mañana para brindarles el comienzo de la segunda y última parte de vuelta al valle de Yosemite.
Pekala, bu sabah, El Dorado'nun ikinci ve son etabı. Virginia City'den Yosemite'e, altın için koşu.
Esta mañana, la segunda y parte final de El Dorado de Virginia City a Yosemite...
Burayı ne yapacak, Yosemite Milli Parkı mı?
¿ Qué cultiva aquí, el Parque Nacional Yosemite?
Ona de ki, geri döndüğümde geçen yaz olduğu gibi, onu tekrar Yosemite'ye götüreceğim.
Dile que cuando vuelva, voy a llevarlo a Yosemite otra vez, como el verano pasado.
Şey ona de ki, geri döndüğümde geçen yaz olduğu gibi, onu tekrar Yosemite'ye götüreceğim.
Dile que cuando vuelva, voy a llevarlo a Yosemite otra vez, como el verano pasado.
Bru, geçen yaz olduğu gibi yine Yosemite'ye gitmek istediğini söyledi.
Bru dijo que quería volver a Yosemite, como el año pasado.
Geçen yıl Flat Rock'a gitmiştik, Yosemite'ye değil.
El año pasado fuimos a Flat Rock, no a Yosemite.
Twain Harte'den bir adam Yosemite'yi vurduklarını düşünüyor.
Un amigo en twain Harte cree que golpearon Yosemite
Yosemite'deki şu kokarcayı hatırlıyor musun?
Recuerdas ese zorrillo en Yosemite?
Yosemite Ulusal Parkı Dünya Gezegeni
Parque Nacional Yosemita Planeta Tierra
Yosemit'e gidip park koruyucusu olacağını yazıyor.
Dice que ira a Yosemite a ser un guarda parque.
Yosemite'de hiç bulunmadım ben.
Nunca he estado en Yosemite.
- Yosemite'i de gör.
- No os perdáis Yosemite.
bunun neden gerekli olduğunu anlayamıyorum ilk buluşmanızda kendini Yosemite Sam gibi göstermek istemezsin sanırım
No veo porque esto es necesario. No quieres ir a tu gran cita viendote como Sam Bigotes.
- Marcy'yi terk edip orman korucusu oldum.
- Dejé a Marcie, me hice guardabosque. - Él se fue a Yosemite.
Yıldız donanmasının bilim gemilerinden USS Yosemite in olduğu yerde plazma akımını gözlemlemek üzere konuşlandık.
Hemos localizado el Yosemite, una nave científica que observaba un remoto vórtice de plasma.
Eğer kardasyanlar Yosemite'e de saldırdılarsa, Bu sektörde büyük etki yaratacaktır.
Si los cardassianos atacaron también al Yosemite, eso indicaría un movimiento a gran escala en el sector.
Onlar Yosemite ile kurduğumuz bağlantıdan dolayı. Ortaya çıkan... iyonik dalgalanmalar,
Solo son... fluctuaciones iónicas causadas por nuestra conexión con el sistema del Yosemite.
Sanders, Yosemite'deydi.
Sanders estaba en el Yosemite.
Demin yanımdan Yosemite Sam'in geçtiğine yemin edebilirim.
Podría haber jurado que Yosemite Sam acaba de pasar.
Yosemite'deyken büyükbaban öğretmişti.
Tu abuelo me enseñó eso cuando fuimos a Yosemite.
Yosemite Sam oraya demin dinamit attı.
Sam puso dinamita allí.
Ne yapıyorsun, Yosemite Sam : Dil Öğreniyorum kasetlerini mi dinliyorsun?
¿ Acaso compró la cinta de frases de Sam Bogotes?
Aman Tanrım, Yosemite Sam'e yalakalık yapacağım.
Oh Dios, estoy viendo a Yosemite Sam!
Para işime yarar. Yosemite'ye gittiğimde lazım olur.
El efectivo me va a servir en Yosemite.
- Hayır Yosemite'ye gidiyorum.
- Voy a ir a Yosemite.
-... bir motel işletiyor olacaksın. - Yani Yosemite'ye gelmiyor musun?
- ¿ Entonces no vas a Yosemite?
Muhasebecinin de hıyarlığı tuttu.
- El tesorero se puso pesado. No puedo ir a Yosemite.
Yosemite'ye gidemiyorum.
- ¿ Tú tampoco vas? - No.
Durun. Yosemite'den yırttığımıza göre.
Oye, si no vamos a Yosemite.
Yosemite otobüsleri tam 4 : 15'te kalkacak.
Los autobuses partirán para Yosemite a las 4 : 15 en punto.
Bilin bakalım kim Yosemite'ye gidemeyecek.
¿ Adivina quién no irá Yosemite? ¡ Qué lástima! .
Yosemite konusunda fikrini değiştirmiş.
Cambió de opinión sobre Yosemite.
Yosemite'ye varmışlar mıdır, sence?
¿ Crees que ya hayan llegado a Yosemite?
- Birisi Yosemite'ye gitmemiş. Ne?
- ¡ Alguien no fue a Yosemite!
Bu yaz Yosemite'ye gitmeden önce forma girmek istiyordun...
Te querías poner en forma para Yosemite este verano...
Babam bizimle Yosemite'ye gelebileceğini söyledi eğer istersen tabii.
Mi padre ha dicho que puedes venirte a Yosemite si tú quieres, claro.
Yosemite'ye gitmiş olur muydum?
¿ Habría logrado igual ir a Yosemite?
Tıpkı Yosemite Sam çizgi filminde mağara sahnesindeki gözler gibi.
Si. Como una... escena de dibujos animados del oso yogui.
- Yosemite Sam gibi davranmayı bırak!
¡ Yo la estaba usando!
- Yosemite Sam mi?
- ¿ Yosemite Sam?
YOSEMITE SAM'İ TAHTA KURUŞU Diyorum ki, hepiniz dinleyin.
Y digo, digo, escuchen todos.
Yosemite Sam nerde?
¿ Dónde está Sam Bigotes?
Keith, El Capitan'e tırmanmak için Yosemite'e gitti.
Keith fue al Yosemite a escalar El Capitán.
Yosemite 3?
Yosemite 3.
Sürüngenler Yosemite istasyonunu yok ettiler.
Los Reptilianos destruyeron la estación Yosemite.
Sadece Yosemite değil.
No sólo la Yosemite.