Zevkle перевод на испанский
1,788 параллельный перевод
Tabi ki. Zevkle.
Si, será un placer.
Adamın bir hayalet olduğunu düşünmeye başladım. En önemliyi en sona sakladım. Dostlarım, büyük bir zevkle sizlere... kilise meclisimizin yeni başkanını takdim ediyorum...
Empiezo a creer que este tipo es un maldito fantasma. es un gran placer para mi presentarles.. Dennis Rader.
- Hayatları zevkle dolu.
- Los mejores placeres de la vida.
Zevkle.
Es un placer.
Koleksiyonu zevkle seyrediyorum.
Admirando la colección.
Cylonları acı veren yerlerinden vurmak mı... Zevkle.
Cualquier oportunidad de darle a los cylons donde les duele... es un placer para mí.
Bayan Berleth'in zevkle canlandırdığı bu davanın ana konusu olan şey bir Satanizm sembolü değildir. Ve kesinlikle Wiccaların dinine dil uzatmamaktadır.
La bruja de este caso, representada con entusiasmo por la Sra. Berleth no es un símbolo del satanismo y no difama la religión de los wiccanos.
Zevkle.
- Con gusto.
Zevkle hanımefendi.
- Gracias. - Un placer, señora.
- Zevkle.
Con placer.
Hayır lütfen, zevkle yaparım.
No, por favor, será un placer.
Zevkle.
Me encantaría.
Zevkle bekliyorum.
Espero ansioso eso.
Zevkle, haylaz bir kız olabilirim.
Y he sido una niña muy mala.
Zevkle.
Será un placer.
Ben bunu zevkle yapıyorum, Oberon. Biraz iyimser ol.
Eso es lo que me gusta de ti, Oberon, tu incurable optimismo.
- Zevkle yaparım.
- Me encantaría- -
Bay Deline, normal koşullarda isteğinizi zevkle yerine getirirdim ama Bayan Mancuso zaten hemen getirmemi istemiş -
Sr. Deline, en circunstancias normales accedería con gusto a su pedido pero la Srta. Mancuso ya había pedido- -
Biliyorum hayaletsin bu yüzden bu aptalca gelecek ama çantanı bırak ve ellerini kafanın üstüne koy. Yoksa bu adamlar seni zevkle ikinci kez öldürecekler.
Sé que eres un fantasma, así que esto sonará tonto, pero suelta ese maletín y pon tus manos en la cabeza, o estos hombres te matarán por segunda vez.
- Zevkle.
Será un placer.
Zevkle.
Con gusto.
Kucağına oturduğu zaman zevkle inliyor musun bakalım?
¿ No chillas de placer cuando busca entre tus piernas?
Şey, her zaman zevkle.
Bueno, siempre es un placer ayudar con eso.
Ezilip büzülmemi zevkle izledi.
Le gustó verme emocionado.
Tabi Ki Sana Problemimi Zevkle Anlatırım.
Claro, yo estaría feliz de decirte mi problema.
Zevkle.
Mi placer.
Zevkle efendim.
Como ordene, señor.
Masumları katletmekten başka, sizin en belirgin yanınız bunu zevkle seyretmeniz.
En serio después de masacrar inocentes, regodearse es lo que mejor hacen.
Ukalalık zevkle ilgili.
Me refiero a que la arrogancia otorga placer, ¿ no?
- Geldiğiniz için teşekkür ederim. - Zevkle.
Gracias por venir.
Zevkle haber veririm.
Y lo haré encantado.
Vücudunun bütün uzuvları öldürmenin vereceği o zevkle şimdiden kıpır kıpır. Ölümle gelecek o anla yok edicilerin dünyasına girmeye hazır.
Cada nervio de su cuerpo bailaba con la espectación de la primera muerte, viva en ese momento de muerte, hambrienta por su iniciación en el mundo de los predadores.
Zevkle.
Un placer.
Patikada yürüyordum. Bir dala tünemişlerdi, zevkle izliyordum.
Caminando por el sendero, las hallé sobre una rama.
Zevkle. Yapabileceğim başka bir şey var mı?
Será un placer. ¿ Hay algo más que pueda...?
Dünyayı köşe bucak dolaşıp, Vali Odious'ı bulacağım ve onu zevkle öldüreceğim!
Recorreré las cuatro esquinas del mundo, encontraré a Odious y lo mataré gustoso.
Daha sonra, bu ihanetlerini zevkle hatırlıyor, bir taraftan da Sevgili kocasını şefkatle okşuyordu.
Guardaba todo en la memoria, para más tarde recordar las traiciones, mientras acariciaba con ternura a su bien amado marido.
Tamam, zevkle. Gelmek istiyorsun, değil mi?
Sí, mi casa, estuvistes esperando también verdad?
Büyük bir zevkle.
Será un placer.
- Zevkle.
- Con gusto.
Evet, zevkle!
¡ Será un placer!
Zevkle.
También me apetece.
- Zevkle. - Hepinize teşekkür ederim.
- Con mucho gusto.
Zevkle, Bay Hamilton.
- Con mucho gusto, Sr. Hamilton.
Büyük bir zevkle, Som Sarover'de seninle kaldığımı hatırlıyorum.
'Recuerdo con placer mi estancia en Som Sarovar.'
Zevkle doktor.
Será un placer, doctor.
- Büyük zevkle.
- Me encantaría.
- Zevkle
- Será un placer.
Oh, zevkle.
Con gusto.
- Ücretini zevkle ödeyebiliriz.
Será nuestro placer.
Zevkle yapardım.
- ¿ Cómo están los bocaditos?