Üzülüyorum перевод на испанский
2,100 параллельный перевод
Onlar için üzülüyorum.
Me dan lástima.
Bizi bırakacağınız için üzülüyorum, Bay Rabe.
Me entristece su partida, señor Rabe.
Senin için üzülüyorum, kendinde değilsin.
Siento compasión por ti, no eres tú misma.
Bu yarışmaların yüksek manevi değerlerine layık olmamasına üzülüyorum.
Lamento que estos concursos no esten a la altura de tus altos estandartes, Bliss.
Eğer buna inanıyorsan senin adına gerçekten üzülüyorum.
Si crees eso, lo siento mucho por ti.
Eşi için gerçekten üzülüyorum.
Siento tanta pena por su esposa.
Evet, evet ben de sizin için üzülüyorum.
Sí, sí, me rompen el corazón.
İkimizde biliyoruz ki sen üzgün yalnız küçük bir çocuksun. Ve senin için üzülüyorum Dean.
Ambos sabemos que sólo eres un triste y solitario niñito y siento pena por ti, Dean.
Senin için üzülüyorum, John.
Lo siento por ti, John.
Kafese koyduğumuz kuşları düşünün, uçmayı unutan kuşları. Onlar için üzülüyorum.
Si se comparan con los pájaros enjaulados que se olvidaron de volar, los cuervos son mucho mejor.
Böyle yaşamak zorunda olmana üzülüyorum, canım.
Siento que sea asi, querido.
Ben de üzülüyorum.
Yo también me pongo triste.
Kavga ettiklerinde ben çok üzülüyorum diye boşanıyorlar.
Se divorcian porque me pongo triste cuando discuten.
Babam için üzülüyorum.
Me siento mal por el viejo.
Seni salak, sen buna acıyorsun bense kıza üzülüyorum.
Tonto, tú le tienes lastima a él y yo a ella.
Tamam, belki yanlış düşündüm ama bu okul M.J. için çok önemli. Paramız yetmediği için çok üzülüyorum.
Quizás saqué conclusiones precipitadas, pero esta escuela es importante para M.J., y me siento muy mal por no poder pagarla.
Ve açıkçası, onun için üzülüyorum.
Y sinceramente, siento pena por él.
Bardaki diğer kızlar adına çok üzülüyorum.
Oh, me siento muy mal por todas esas chicas del bar.
Hatta bunu benim için üzülüyorum ve ücretsiz olarak çıkar.
Poder se sentir apenado por mí ni siquiera Y sáquelos sin cargo.
Bunu bizden sakladığı için ona çok kızıyorum ama aynı zamanda o ve Rufus için çok üzülüyorum.
Estoy muy enfadada con ella por escondernos esto,... pero al mismo tiempo, me siento increíblemente triste por ella y Rufus.
Zavallı insanlar onları bıraktığım için çok üzülüyorum.
Toda esa pobre gente, me siento mal dejándolos.
Çocuklar düşüş yaşayacağı için çok üzülüyorum.
Me siento tan mal por los chicos, todos los recortes.
Para umurumda değil. Sadece Rachel için üzülüyorum.
Sólo me siento mal por Rachel.
Ecklie için üzülüyorum.
Siento lástima por Ecklie.
Lois için çok üzülüyorum.
Me siento mal por Lois.
- Gittiğimde üzülüyorum.
- Es triste cuando no estoy.
Senin için üzülüyorum Christian.
Te tengo lástima Christian.
Asıl Tina'ya üzülüyorum ben.
Es por Tina por la que siento lástima.
Hastanemin ölmesine üzülüyorum.
Me preocupa la muerte de mi hospital.
Peter için üzülüyorum.
Sinti lastima por Peter.
Borcunu ödemek için annenle çalışmaya devam edeceğin için üzülüyorum.
Estoy triste por ti porque tienes que seguir trabajando con tu madre para pagar su deuda.
Senin için üzülüyorum.
Me siento triste por tí.
Bu konuda çok üzülüyorum.
Me siento mal por ti.
Hayatımın daha zorlaşacağından korkmuyorum. Senin kaçıracağın şeylere üzülüyorum.
Y no es que tenga miedo de que mi vida vaya a ser más difícil... estoy triste por todas las cosas que te perderás.
Öleceğin için çok üzülüyorum.
Siento mucho que estés muriendo, mamá.
Ben de üzülüyorum.
Yo también.
- Ve ben... Ben gerçekten bundan dolayı üzülüyorum.
Y yo... siento mucho eso.
Blake'in ne salak olduğunu insanların önünde gösteremediğime üzülüyorum.
Solo lamento no haber sido yo el que expusiera públicamente a Blake como el tonto que es.
- Dodge için üzülüyorum.
- Me siento mal por Dodge.
Seni gerçek gelinliğinle düğünde göremeyeceğim için çok üzülüyorum.
solo estoy triste porque no tendre la oportunidad de verte con el vestido
Onun için çok üzülüyorum.
Lo siento por ella.
Aslında senin için üzülüyorum.
En realidad siento lástima por ti.
Burt Peterson için üzülüyorum tabii.
Lo siento mucho por Peterson.
Çocuklar için çok üzülüyorum.
Y me siento mal por los chicos.
Onlar için çok üzülüyorum. Her şeyi tek başlarına göğüslüyorlar.
Me siento mal por ellos, por tener que pasar esto solos.
Senin normale dönmene, benimse hayatımın sonuna kadar bu sandalyeye mahkum olmama çok üzülüyorum.
Siento que ahora conseguiste ser normal y yo estaré atrapado en esta silla el resto de mi vida.
Aslına bakarsan hem onun için üzülüyorum, hem de kendim için seviniyorum.
¿ Por qué no puedo sentirme mal por ella... y feliz por mí al mismo tiempo?
Ölmene ve sevdiğin kızı yalnız bırakmana çok üzülüyorum.
Lamento que tengas que morir y dejar a la chica que amas sola.
Çocukları için üzülüyorum, anlıyor musun?
Me siento mal por su hijo, ¿ sabes?
Bakın, çok üzülüyorum.
Me siento mal por eso.
Bu kadınlara çok üzülüyorum.
Me siento tan apenada por estas mujeres.