Bu kitap перевод на французский
1,750 параллельный перевод
Bobby, bu kitap. Daha önce bunun gibi bir şey görmemiştim.
Bobby, ce livre...
O da bu kitap gibi anne.
Il est comme ce livre.
Alın, bu kitap önemli!
Achetez-le, c'est important!
Görevi tamamlamak için ihtiyaç duyacağımız tüm ipuçlarını verdi bu kitap kodlaması da dahil.
Il nous a donné tous les indices pour compléter cette quête, y compris ce livre de codes.
Bu kitap onun 20 yıllık çalışmalarına geriye dönük bir bakış sağlıyor.
Ce livre est une rétrospective de son travail des 20 dernières années...
Ben de senin yaşlarındayken bu kitap bana çok yardımcı oldu.
Ce livre m'a aidé quand j'avais ton âge.
Bu kitap kendi yıldızını bulmak için mücadele eden ve bunu başaramayan, depresyona giren ve garip bir şekilde çoşan bir gencin hikayesini anlatıyor
C'est l'histoire d'un jeune homme qui se bat pour trouver sa place dans le monde et qui échoue misérablement. Déprimant mais bizarrement qui remonte aussi le moral.
Satıcıya göre,.. ... bu kitap bilim kurgu bölümünde oldukça popülermiş.
C'est un roman très en vogue en ce moment dans le milieu de la science-fiction.
Kenneth,.. ... bu kitap bir kurgu.
Kenneth, ce livre n'est qu'une fiction.
Bu kitap seni korkutur.
Eh bien, ce bouquin te ferait peur.
Bu kitap 15 yıllık istihbarat içeriyor.
Ce livre qui contient quinze années de bon travail d'espionnage!
Bu kitap klubü değil, Brown.
C'est pas un club de lecture ici, Brown.
Nerde bu kitap?
Où est ce livre?
Bu kitap bizim bütün dileklerimizi yerine getiriyor.
Ce livre a réalisé tous nos rêves. Qui êtes-vous au juste?
Bu kitap destekleri iğrenç.
Ces serre-livres sont hideux.
Ama, bu kitap...
Mais ce livre...
Bu kitap ne kadar?
Il fait combien ce livre?
Bu arada siz, hiç değişmez dediğiniz tek bir kitaba sahipsiniz. - Kesinlikle. ... Ve o kitap insanların kendi kararlarını vermelerini sağlamıyor!
Nous avons d'innombrables preuves... des preuves qui apparaissent à chaque instant, qui, constamment, nous font changer d'idée, quand vous, vous avez un livre dans lequel les affirmations ne changent jamais.
- Bu bir kitap değil, bir taslak.
- C'est un manuscrit, pas un livre.
Bu bir kitap şifresi.
C'est un codage d'après ce livre.
Bütün bu ikiyüzlülüğe karşı nasıl kitap yazayım?
Comment je peux écrire un livre contre cette hypocrisie?
Ortak televizyondan nefret ettiğimden daha fazla kitap okumaktan nefret etsem de, bu konuda yazılmış bütün kitapları okuyacağım dedim.
Je lirai tous les livres sur le sujet, en sachant que je déteste lire encore plus que je déteste la télé publique. Mais Liz n'a rien voulu entendre.
Vayy, Peter, bu bir kitap, değil mi?
Wow, Peter, c'est un livre, n'est ce pas?
Bu sonradan hiç sandviçe dönüşmeyen ve senin kitap okuduğunu.... gördüğüm ilk zaman.
C'est la 1ère fois que je vois que tu lis quelque chose qui ne se change pas en sandwich après.
Eh, bu bir erotik kitap.
C'est un livre érotique.
Bu sene insanlar çocuklarına kitap..... okumaktansa daha fazla kokain kullanacak.
Cette année, il y aura plus de personnes qui prendront de la cocaine que de personnes qui liront une histoire à leurs enfants.
Kutsal Kitap bu konuda ne der?
Que disent les Écritures?
Kutsal Kitap der ki : "Yıkıma giden kapı geniş, yol serbesttir ve birçok kişi bu yolu bulabilir."
Elles disent : "Large, en effet, et spacieux est le chemin qui mène à la perdition, et il en est beaucoup qui s'y engagent."
Bu aralar hiç hesap-kitap yapamıyorum ama hislerime göre...
Ça ne comptait pas à l'époque, mais je sens que...
"Bu kılavuz kitap insan bilgeliği üzerine kurulmuştur." ama hala adaletin ne olduğu hakkında cevap vermekte zorlanıyoruz.
Voici le fruit de notre histoire, le livre des lois qui permet de rendre justice.
- Bu kitap neyle ilgili?
- Et l'histoire?
Eğer üniversitenin cilde bu kadar iyi geldiğini bilseydim, gençken biraz kitap karıştırırdım. Teşekkürler.
Si j'avais su que la fac donnait un teint de pêche, j'aurais peut-être ouvert un livre quand j'étais jeune.
Ama bu bir kitap.
Mais c'est un sacré livre.
Ulu bilgelik ruhu sana yalvarıyorum sakın bu paha biçilmez kitap koleksiyonunu yok etme.
Grand esprit de la connaissance, je vous en conjure. Ne détruisez pas votre collection de volumes inestimables!
Ve bu benim en sevdiğim kitap, bu yüzden kitaba dayanamaman beni gerçekten heyecanlandırdı.
Et c'est mon livre préféré, alors je suis absolument ravie que tu ne le supportes pas.
Bu pek rastlanan bir kitap değil.
C'est un livre peu ordinaire.
Karşıma bu harika kitap çıktı.
Et je suis tomber sur ce magnifique livre.
Bir kitap yazmıştım ve eğer kitabım 400.000 satarsa bu parayı kazanabilirim dedim.
J'avais écrit un livre et je me suis dit, " si je pouvais vendre 400'000 exemplaires de mon livre cela va m'apporter $ 100'000.
Yapma, Courtney, bu bir kitap tanımı.
Arrête, Courtney, c'est une définition de manuel.
Oh evet.Bizim kitap klübü geçen sene bu kitabi okudu.Harika kitaptır
Oh, oui. Notre club de lecture l'a lu l'année dernière. Un livre formidable.
Hiçbir şey. Bu... bir kitap.
Oh rien, c'est... c'est un livre.
Kitap senin sorumluluğunda. Ve tam burası, bu gıdıyı düzelteceğiz.
Il est arrivé avec une veste rayée noire Armani, une chemise blanche et un caleçon.
Eğer o kitap, derginin düzeni, Daniel'ın ilk sayısı olmadan işe gidersem her şey biter. Ve bu akşam baskıya gidecek!
Vous voyez, j'essaie de faire en sorte que le magazine attire une femme plus branchée, plus consciente de la mode.
Bu arada, kitap nerede? Oh, arka tarafta.
Donc je propose qu'on se lance dans une modification complète.
Bu bana verdiğin kitap.
C'est le livre que tu m'as donné.
Şimdilik, bu bir kitap falan değil.
- Oui. Mais ce n'est pas encore dans un livre.
Bu aptal rehber kitabı anlamak için ayrı bir rehber kitap gerekiyor.
J'ai besoin du "Guide pour les nuls" du "Guide pour les nuls".
- Evet, bu bir kitap.
- Il parle d'un livre.
Bu yüzden acaba diyorum şu kitap anlaşmasından bir kez daha konuşabilirsek.
Donc je me demandais si nous pouvions parler de notre accord sur le livre.
Yaptığım her şeye, bu kutsal kitap yön verir.
Tout ce que je fais est guidé par ce livre sacré.
Bu sefer hesap kitap yapılacak gözden kaçan birşeyler mutlaka olacak!
Cette fois, il y aura quelqu'un pour tout vérifier. Il y aura quelqu'un pour tout superviser.
kitap 137
kitaplar 88
kitap mı 41
bu kim 539
bu kız 61
bu kız kim 23
bu kimin 26
bu kim olabilir 19
bu kişi 27
bu kimin fikriydi 20
kitaplar 88
kitap mı 41
bu kim 539
bu kız 61
bu kız kim 23
bu kimin 26
bu kim olabilir 19
bu kişi 27
bu kimin fikriydi 20