Cabo перевод на французский
248 параллельный перевод
Cabo San Lucas...
Cabo San Lucas...
Aşağı cobo san lucas'ta... Çok utanç vericiydi.
A Cabo San Lucas... c'était lamentable.
Onunla Cobo da buluştun.
Tu l'as rencontré à Cabo.
Ben Cabo'ya gitmeden ara.
Appelez avant mon départ au Mexique. "
Los Angeles üzerinden Cabo San Lucas'a bilet, 1. sınıf.
Un billet pour Cabo San Lucas, via L.A. 1ère classe.
Cabo'ya gideceğim.
Je pars au Mexique.
Cabo San Lucas'a giden 710 sefer sayılı uçak birinci sınıf yolcuları 103 numaralı kapıya.
Le vol 1710 pour Cabo San Lucas, embarquement immédiat porte 103.
Cabo San Lucas'a giden 710 sefer sayılı uçak için yolcular 103 numaralı kapıdan alınıyor.
Le vol pour Cabo San Lucas, porte 103, 1 ère classe uniquement.
Şu anda Cabo San Lucas'taki bir bankada tam yarım milyon dolarım var.
Pour l'instant, j'ai 500000 $ dans plusieurs coffres d'une banque à Cabo San Lucas.
Bilirsiniz Cabo Air'de hostesim.
Les choses habituelles. Je suis hôtesse sur Cabo Air.
Cabo'dan gelen yarım milyon dolardan bahsediyorum.
Un demi-million, tout à Cabo. Et y en a plus qui arrive.
Yoksa para buraya gelemeyecek. Şeker ister misin?
Sinon le fric va pourrir à Cabo.
Yakalandıktan sonra bulabildiğim en iyi iş Cabo Hava Yoları'ndaydı. Bu birinin bu sektörde bulabileceği en kötü iştir.
Après mon arrestation, j'ai pas trouvé mieux que Cabo Air, c'est ce qu'il y a de pire dans le métier.
Cabo'da sadece 48 saat kalacağız.
On a 48 heures à Cabo.
Yani, hafta sonu nerdeyse bitti, Cabo'ya gidemedik, bir daha Andy'yi göremeyeceğim, ve Piper hayatının aşkını kaybetti.
Le week-end est presque fini, on n'est pas allées à Cabo, Je ne reverrai jamais Andy et Piper a perdu l'amour de sa vie.
Eğer Cabo'ya gidemiyorsak, Cabo'yu bize getiririz, değil mi?
Si on peut pas aller à Cabo, Cabo peut venir à nous, non?
Evet, evet, terfinin en güzeli, 8,000 $ zam... ekstra haftasonu tatili- - oh-ho, Bu sadece Cabo ile ilgili, kardeşim.
- Ouais... Choix des horaires, 8 000 $ de rab et une semaine de vacances en plus. C'est du tout cuit.
Son kalkış çağrısı, 1607 numaralı Cabo San Lucas, Kuzeybatı uçuşu.
Dernier appel pour le vol 1607 à destination de Cabo San Lucas.
Buradaki kaos durumuna bakarsak, sanırım Cabo'yu ertelemeliyiz.
Ecoute, vu l'énorme chaos par ici, Je pense qu'on doit tous s'y mettre.
- Burası Tijuana veya Cabo değil.
- On n'est pas à Tijuana ni à Cabo.
Belki Cabo değil, ama en azından farklı bir çevre görmüş olduk.
En tout cas, ça nous dépayse.
Adi herif Cabo seyahati kazanmak için kesin bir yol bulduğunu,..
C'est trop tard. Ce salaud m'avait promis de m'emmener à Cabo avec lui si je lui gardais son serpent quelques jours.
Cabo'dan yeni döndüm.
Merci. Je viens juste de rentrer de Cabo.
Hey Fuser, Bresciani, Karakas'taki Cabo Blanco hastanesine doktoram için bir tavsiye mektubu yazacak.
Bresciani va me recommander pour un internat à l'hôpital de Cabo Blanco à Caracas. Qu'est-ce que t'en penses?
Hala benimle Cabo Blanco gelip benimle çalışma şansın var, tamam?
Tu peux toujours venir travailler avec moi à "Cabo Blanco", OK?
Cabo'ya gidiyoruz. Shane de geliyor.
- On part à Cabo avec Shane.
Cabo'daki haftasonu hariç.
Sauf lors de notre week-end à Cabo.
Cabo'ya git, margarita iç, gece yarısı çıplak denize gir, kumsalda seviş.
Aller à Cabo, boire des margaritas, les bains de minuits tout nus, l'amour sur la plage...
Geçen yıl kullandığım diğer çadır Cabo'daydı... ondan sonra da kendime çekin düzen verdim.
Eh bien, le seul autre cabanon que j'aie utilisé, c'était l'an dernier à Cabo... et disons que je me coiffais différemment à l'époque.
Christmas için ailesiyle beraber Cobo'ya gitti.
Il est parti tôt pour noël à Cabo avec sa famille.
Boto başka bir aya bırakıp, Cabo'ya gitmeliyiz.
Gardons le bateau encore un mois et allons à Cabo.
Market işinden çok para kazanıyor ve tek yapmak istediği Cabo'ya gitmek.
Il gagne bien sa vie avec l'immobilier, il veut juste boire et naviguer jusqu'à Cabo.
Yat'ta yaşamak, bütün gün içmek, denizden Cabo'ya gitmek.
Vivre sur un yacht, boire, naviguer jusqu'à Cabo.
Cobo yağmurlu olmaya başladı böylece bende bir uçağa atladım. 00 : 02 : 52,998 - - 00 : 02 : 55,701 Keşke uçak olsaydım.
Il pleuvait à Cabo, j'ai pris l'avion.
"yağmurlu Cabo" ispanyolcada
En espagnol, "Il pleut à Cabo" veut dire
- Hatırlamıyorum Belki Cabo San Lucas'tır. - Cabo.
- A Cabo San Lucas, peut-être.
Neden Cabo'ya gitsin ki?
- Pourquoi Cabo?
Annemin Cabo'da bir ilişkisi var mıydı yok muydu?
Elle a eu une histoire à Cabo?
Cabo.
A Cabo.
Cabo, Meksika'da, düğünden bir hafta önce?
Au Mexique, à Cabo, la semaine avant le mariage?
Annem evlenmeden bir hafta önce Cabo'da bir kaçamak yapmış ve sonra aşksız bir evlilik için dönmüş, bu da...
Ma mêre a eu une amourette 8 jours avant d'épouser un homme qu'elle n'aimait pas, mais... c'est son choix.
Tabi ki bütün bu samimi olma detaylarını atlarsak o hafta sonu Cabo'da ne oldu?
Hors détails intimes, bien sûr, mais que s'est-il passé à Cabo?
Jocelyn'in peşine düşmedim, Cabo'ya onu çağırdığımı da hatırlamıyorum. Ve torununun da peşine düşmedim.
Je ne crois pas avoir courtisé ou invité Jocelyn à Cabo, ni courtisé Sarah qui a fait
Dün gece gittiğini gördüğümde, seni izlerken sanki 30 yıl önce Cabo'daki gibiydi.
Quand je t'ai vue t'éloigner, hier soir... quand je t'ai regardée... je me serais cru à Cabo, il y a 30 ans.
Pekâlâ! Bana Quintina Meydanı'na ait, bugünün video kayıtlarını getirin.
O.K., Cabo Lucas, allez chercher les enregistrements vidéo de la place Quintana.
Cabo, nerede bu Quintina görüntüleri?
Les enregistrements de la Quintana cet après-midi, où sont-ils?
Cabo, Cabo!
Cabo! Cabo!
Neler oluyor orada, Cabo?
Bon sang, c'est quoi ça, Cabo?
Cabo Lucas, nasıl gidiyor?
Cabo Lucas, qu'y a-t-il?
Cabo'ya uçuş berbat.
C'est une merde, le vol de Cabo.
Burası harika.
C'est comme au Cabo.