Canımı sıkıyorsun перевод на французский
165 параллельный перевод
- Canımı sıkıyorsun.
là, là, Tu me fais mal, tiens!
Canımı sıkıyorsun.
Tu me fais mal!
Çok canımı sıkıyorsun!
Tu me déçois beaucoup!
Bak, canımı sıkıyorsun, dantelli yastık kılıfıyla çıkıp geleceğim.
La proprio a des instructions de tirer... Quand j'aurais fini avec la chambre je commencerais avec vous.
- Canımı sıkıyorsun, kafamı toplayamıyorum.
- Tu m'empêches de penser.
Canımı sıkıyorsun, Şerif.
Vous m'embetez.
Canımı sıkıyorsun.
Vous m'ennuyez.
Canımı sıkıyorsun.
Oh, tu m'embêtes.
- Artık canımı sıkıyorsun.
- Vous m'ennuyez.
- Canımı sıkıyorsun.
- Tu m'agaces.
Bir sözleşme imzaladın ve artık canımı sıkıyorsun.
Tu as signé un contrat, tu me fatigues.
Canımı sıkıyorsun.
Tu m'ennuyes.
Canımı sıkıyorsun hayatım. Bu mümkün değildi.
Je n'ai pas pu.
- Canımı sıkıyorsun.
- Tu m'embêtes!
Sen de benim canımı sıkıyorsun.
Moi c'est vous qui m'embêtez.
Biraz keyfim yok bugün. Zaten üzgünüm, sen de pamuk diye canımı sıkıyorsun.
Je suis un peu souffrant aujourd'hui, un peu triste et vous me parlez du coton.
Yeni taşındım, yorgunum ve sen canımı sıkıyorsun!
J'ai déménagé, je suis fatigué, et vous m'emmerdez.
Neden buraya gelip canımı sıkıyorsun?
Pourquoi tu viens ici me déranger?
Öyleyse neden canımı sıkıyorsun?
Alors pourquoi tu m'embêtes?
Colleen, canımı sıkıyorsun.
Colleen, tu me gonfles.
Canımı sıkıyorsun.
T'es chiant.
Sürün, gerçekten canımı sıkıyorsun!
Tu m'auras vraiment fait chier aujourd'hui.
Canımı sıkıyorsun seni çirkin * rospu çocuğu.
Tu me fais chier, espèce de connard!
Canımı sıkıyorsun. 70'lerden beri durmadan canımı sıkıyorsun.
Tu me les brise. Tu me les brise depuis le début des années'70.
Canımı sıkıyorsun!
Tu me rends nerveuse putain!
Henüz Connecticut'ta bile değiliz ve sen canımı sıkıyorsun.
Arrête. On vient de partir, tu m'embêtes déjà.
Al bunu oğlum. Şimdi defol buradan canımı sıkıyorsun.
Maintenant dégage, tu me pompes l'air.
- Canımı sıkıyorsun!
- Tu me tapes sur les nerfs!
Canımı sıkıyorsun. Zekama hakaret ediyorsun.
- Vous commencez à me gonfler!
Benim canımı sıkıyorsun.
Donne-moi ça, tu m'énerves.
Sen canımı sıkıyorsun artık!
Cette fois, j'en ai ras-le-bol.
- Hayır, canımı sıkıyorsun.
- Non, tu m'ennuies.
- En çok sen canımı sıkıyorsun.
- Arrête, lâche-moi! - Quoi?
Öyle canımı sıkıyorsun.
Toi, c'est ça.
Senin bir sahtekar olduğunu düşünüyorum ve boşu boşuna canımı sıkıyorsun!
Je crois que vous êtes un clown, vous m'ennuyez profondément.
Sen de müstakbel yıldız hikayelerinle canımı sıkıyorsun.
A moins d'une présence, d'une voix...
Geceleri gerçekten çok can sıkıyorsun!
Je m'en aperçois!
Bu mazide kalmış aile hikayeleriyle Bay Marshall'ın canını sıkıyorsun.
Vous ennuyez M. Marshall avec ces histoires de famille.
- Canımı sıkıyorsun.
- Vous me tourmentez!
Canımı sıkıyorsun!
- Tu nous emmerdes.
Canın sıkkın olunca beni de sıkıyorsun sonra da sinirlerim bozuluyor.
Ça me rend folle d'inquiétude et je m'énerve.
Kimi zaman canımı o kadar çok sıkıyorsun ki, anlatamam!
Parfois, je te trouve incroyablement d-déprimant.
Hayatım, değmeyecek bir şey için canını sıkıyorsun.
- Tu t'énerves pour un rien!
Canımı sıkıyorsun.
- Tu m'ennuies.
Mahallemize gelip canımızı sıkıyorsun.
Tu viens nous faire chier chez nous.
Çanımı sıkıyorsun Yahudi.
Tu me donnes mal à la tête, sale youpin. On y va!
Canımı sıkıyorsun.
Tu m'ennuies.
"Sevgilimin canını sıkıyorsun!". "Kavga mı istiyorsun"?
Tu embêtes ma copine, je te casse la gueule.
Can sıkıcı olmaya başlıyorsun.
Tu commences à m'ennuyer.
Ama şu da bir gerçek ki, canımı acayip sıkıyorsun.
Mais vous me dérangez énormément.
Ve canımı sıkıyorsun.
C'est la barbe.
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59
canım acıyor 40
canım yanıyor 88
canımı sıkma 19
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59
canım acıyor 40
canım yanıyor 88
canımı sıkma 19