Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ D ] / Direniş

Direniş перевод на французский

1,036 параллельный перевод
Direniş çok zayıf.
résistance très faible.
Ve bu da silahlı direniş demek.
Et ça veut dire... résistance armée.
Direniş bekliyoruz.
Ils résisteront.
Bu evlendirme ile vazifemizi yerine getiriyoruz. Bir direniş vazifesi.
C'est un geste conscient, un vrai geste de guerre.
Bize "faşist" diyenler çoğumuzun Direniş'te oynadığı rolü unutuyorlar.
Ceux qui aujourd'hui nous appellent des fascistes feignent d'oublier la part importante que beaucoup d'entre nous ont pris dans la résistance ;
Yine direniş olursa aynı şekilde cezalandırılacak.
Toute tentative de résistance sera traitée de la même façon.
Almanlar için direniş bir muamma.
Pour les Allemands, la Résistance est une énigme.
Direniş Milli Kurulu'ndan çıkabilecek kararı hesaplamalısın.
La décision ne peut venir que du Conseil national de la Résistance.
Diğer direniş gruplarının hepsini ben nasıl kontrol edebilirim?
Comment pourrais-je contrôler les groupes de résistants?
O sabah Gestapo'nun Bernard'ı tutuklamasıyla onun Direniş için çalıştığını öğrendiğimi biliyor musunuz?
C'est quand la Gestapo a arrêté Bernard que j'ai su qu'il travaillait pour la Résistance.
Daha da ötesi tüm Direniş ona saygı duyuyor ve takdir ediyordu.
Il avait l'estime et l'admiration de toute la Résistance.
Ama Bernard Direniş için çok önemli bir lider.
Mais Bernard est important, pour la Résistance!
Bizim plânlarımıza uyar. Polis Direniş birimleri bu akşam diğer bölümlerle de görüşüp karar verecek.
Le Front National de la Police en décidera ce soir.
Öğrenci Direniş lideri Serge adında bir ajanla irtibat kurdu.
Le chef des étudiants a été contacté par un "Serge".
Direniş beklediğimizden daha güçlü.
- Plus de résistance que prévu.
Ulusal Direniş Komitesi tüm Cumhuriyet vatandaşlarından herhangi bir misilleme veya gösteri yapılmamasını istiyor.
Le Comité national de la Résistance demande à tous les citoyens de la République de ne pas effectuer de représailles ou tout autre acte.
Karşılığında Alman Kuvvetleri şu anda Direniş'in elinde olan hiçbir halk binasına saldırmamayı kabul ediyor.
En échange, les Allemands n'attaqueront pas les édifices publics aux mains de la Résistance.
Bizim için en önemli şey kuvvetlerin dengeleneceği zamana kadar savaşmayı ertelemek Direniş'in iyiliğinedir.
Il s'agit juste de différer les combats, jusqu'à ce que la situation évolue en faveur de la Résistance.
Biz Direniş'in temsilcileriyiz.
Nous représentons la Résistance.
Bir emir verdiğinizde adamlarınız buna itaat eder. Direniş ise birçok hareketin birleşmesinden oluşmuş ben onların hepsini kontrol edemem.
La Résistance est faite de mouvements que je ne contrôle pas.
Neden olmasın? Corbeil'deki Direniş'in lideri.
C'est le chef de la Résistance à Corbeilles.
Paris halkı ve Direniş şu anda şehrin çoğunu kontrol ediyorlar.
La Résistance et la population parisienne contrôlent à présent la majeure partie de la ville.
Elimizden geleni yaptık. Artık Direniş'i kimse kontrol edemez.
Hélas... personne ne contrôle la Résistance.
Aksi taktirde Direniş elindeki gücü zorlayacak.
Sinon, la Résistance va me pousser à l'acte.
Yalnız Louvre Direniş'in elinde.
Herr General. Le Louvre est contrôlé par la Résistance.
"Direniş Vercingetorige tarafından yönetiliyordu. Bu genç yiğit lider..." "silahlarını Sezar'ın ayaklarına bırakmaya zorlandı."
Et c'est, tel que Vercingétorix doit déposé leurs armes aux pieds de César.
Birinci aşama sırasında direniş olursa, ikinci hatta üçüncü aşamaya geçip şehri yok edeceğiniz sonucunu çıkarabilir miyim?
Dois-je comprendre que si la Résistance contrecarre la phase n ° 1, vous passeriez à la phase n ° 2 ou même la phase n ° 3, à savoir la destruction de la ville?
- Gerçek bir direniş olmadı mı dedin?
- La résistance était moindre? - Oui.
Direniş durumunda emirler ne, efendim?
Et quels sont les ordres en cas de résistance?
Direniş durumunda öldürmek için ateş edin.
En cas de résistance, tirez pour tuer.
Bir gün ondan hoşlandığım için Direniş beni vuracaktır.
Un jour, la Résistance me tuera pour m'y être attaché.
Direniş olabilir.
La résistance est probable.
Direniş gösterebiliriz, şarkı söylemem lazım.
Nous devons résister. Et moi, j'ai besoin de chanter.
Tarih, diktatörlüklere karşı başarılı bir direniş veren halkların örnekleriyle dolu.
Souvent dans l'histoire, la résistance est venue à bout des dictatures.
General Lesley'ye soruyorum. Nasıl bir direniş bekliyorsunuz, General?
Général Lesley... quel genre de résistance prévoyez-vous?
En azından kimse Anzio çıkarmasında direniş olmadı diyemez.
On ne pourra pas dire qu'on n'a pas rencontré de résistance.
Direniş.
Résistance!
Direniş hareketinin bu kaybı ülkede hürriyetin kuruluş şansını yıllarca geciktirecek.
Ce coup dur pour la résistance risque de retarder de plusieurs années la libération de ce pays.
Direniş yok - tekrar ediyorum direniş yok "
Aucune, je rpte, aucune rsistance.
Savaş alanı değil dük, bir direniş adası.
Pas un champ de bataille, M. Le duc, mais une poche de résistance.
Fiziksel direniş olmayacak.
Nous n'offrirons aucune résistance.
Direniş olursa, işbirliğini öğrenene kadar size yatıştırıcı verilecek.
Si vous résistez, on vous administrera un sédatif.
George beni o dağlarda, şiddetli direniş karşısında bırakmanın tek nedeni?
George... vous voulez que je force un passage... quoi qu'il en coûte?
Burada bataklığın ortasında, Almanlar ve Malarya ile savaşıyorum bu arada Patton, hiç direniş görmeden Palermo'yu alıyor.
Moi, je me bats contre la malaria et les Allemands. Et lui, il prend Palerme et rafle toute la gloire.
Meclis şu anki direniş programını devam ettirmeye karar verdi. Anladın mı?
L'assemblée ne veut pas dévier du plan établi.
İnsanlar yeterince isyan ve direniş gördü.
Les gens en ont marre des manifestations et des occupations abusives de locaux.
Haneye tecavüz, tutuklanmaya direniş...
Effraction, dégâts et il a résisté à l'arrestation.
Hıristiyanlık İspanya'ya tekrar döndüğünde,... direniş heyecanı son safhadaydı.
Quand le christianisme est venu pour reconquerir l'Espagne, l'excitation de la lutte était sur la frontière.
Ordu, istilacı kuvvete döndü. İnsanlar direniş göstereceklerdir.
Face à une telle force d'invasion, les gens vont résister.
Hemen yayınla. Hasta olan ya da direniş gösteren herkes düşman olarak algılanacaktır ve toplanmaları için en kötü yaptırım uygulanacaktır.
Tout individu récalcitrant doit être considéré comme un ennemi.
Şu anda kimse bize direniş göstermemeli! Kawasaki.
Ce village baignera dans le sang!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]