Fredrick перевод на французский
72 параллельный перевод
Navigator'a satan zengin gemi sahibi. - Fredrick Vroom
Le riche propriétaire qui vient juste de vendre le Navigator.
Dr. Fredrick J. Waxman, sen bir dâhisin!
Une sucette. Ne me prenez pas pour une idiote.
Fredrick Sykes... 45 yaşında, eski bir polis ve zengin bir gardırobu var.
Fredrick Sykes... 45 ans, ex-flic, un dingue des fringues.
Fredrick Sykes'ı biliyorum!
Je sais la vérité sur Sykes!
Fredrick Peters'a kayıtlı 38 Washington Caddesi, Waterville, Maine.
La voiture est au nom de Fredrick Peters... 38 Washington St., Waterville, Maine.
Fredrick Peters, Fabian Petrulio.
Fredrick Peters, Fabian Petrulio...
Atın eyerinin iplerini gevşetmek dahiyane bir fikirdi, Fredrick.
Desserrer la selle sur le cheval de mère, c'était brillant.
Pekala, Fredrick, kuralları biliyorsun.
Frederick, vous connaissez les règles.
Yargıç Fredrick Harkin.
L'honorable Fredrick Harkin présidera les débats.
Bu Fredrick Brandon, Milli Güvenlik Teşkilatının Müdür Yardımcısı.
M. Brandon, directeur adjoint de la NSA.
"Hiyerogliflerin Gizemini Çözmek yazan Doktor Fredrick Walden."
"Déchiffrer les Mystères des Hiéroglyphes... par le Dr. Fredrick Walden."
Sen Fredrick Walden'sın, dilbilimci.
Hé, vous êtes Fredrick Walden.
Fredrick McBride.
Frederick McBride.
Demek Fredrick McBride kız kardeşiniz ile evli?
Frederick McBride est donc marié avec votre sœur.
- Fredrick McBride bugün nasıllar?
Comment va Frederick McBride aujourd'hui?
- Ne demek değiştirdin? - Fredrick McBride'ı sigortaladım.
- J'ai assuré Frederick McBride.
Isold cesedini Fredrick McBride olarak teşhis edecek. Çünkü Kelvin ölü.
William et Russle prendront ton corps pour celui de McBride, car Kelvin est mort.
Görünüşe göre Fredrick McBride bir azizmiş.
Apparemment, Frederick McBride était un saint.
Merhaba. Eski komşunuz Fredrick Krueger hakkında... birkaç soru sorabilir...
Puis-je vous poser quelques questions au sujet de Frederik...
Dr. Fredrick J. Waxman, sen bir dâhisin!
Dr. Fredrick J. Waxman, vous êtes un génie!
- Frederick, nasılsın?
- Fredrick, ça va?
- Vince, Frederick Lyne.
- Vince, Fredrick Lyne.
Mükemmel bir öngörün var, Frederick.
Tu as l'œil, Fredrick.
Kariyeri için bu kadar endişelenmese muhtemelen Frederick'e kendi kendini becermesini söylerdi.
Si elle ne s'inquiétait pas autant pour sa carrière, elle aurait dit à Fredrick d'aller se faire foutre.
- Ama Frederick bir psikopat.
- mais Fredrick est psychopathe.
Fredrik Clinton.
Fredrick Clinton.
Adım Fredrick Zoller.
Fredrick Zoller.
- Sen Fredrick Zoller misin?
- Tu es Fredrick Zoller?
- Sözü geçen bayan bu mu Fredrick?
- C'est la jeune dame en question?
Ayrıca bu mesafede gerçek bir Fredrick Zoller'im.
et à ce niveau... je suis un vrai Fredrick Zoller.
Fredrick.
Fredrick.
Fredrick, hiç komik değil.
Ecoutez, Fredrick, c'est pas drôle.
Fredrick, özür dilerim ama...
Je suis désolée, Fredrick...
- Fredrick Taylor.
- Fredrick Taylor.
Yeterli olabilirmiisn, Fredrick? Bunu yapabilirmisin?
Tu as jusqu'à lundi pour rendre ton devoir.
Fredrick Tavşanoğlu.
Fredrick O'Hare...
Tünaydın, Fredrick.
Bonsoir, Fredrick.
Başka bir şey var mıydı?
Autre chose, Fredrick?
Fredrick Dean Eski Babcock Gölet'ine gidip balık yakalamak istiyor.
Fredrick Dean veut aller au vieux Babcock Pond pour attraper des poissons.
Fredrick Dean seni oraya götürmek istiyor çünkü bademciklerine kadar uzanmak istiyor.
Fredrick Dean t'a demandé d'y allé pour qu'il puisse, tu sais, monté sur tes amygdales OMG
Soru şu ki, Fredrick Dean'i öpmek istiyor musun?
La question est, est ce que tu veux embrasser Fredrick Dean ou pas?
Fredrick Ladd'in adını söylediler.
Plusieurs ont montré du doigt Frederic Ladd.
Ezra Stone'nun yerine Mona Fredricks'i işe aldım.
J'ai embauché Mona Fredrick pour remplacer Ezra Stone.
- Fredrick Hemstead.
- Fredrick Hemstead.
Sevgili Fredrick ilk tanıştığımızda garsonluk yapıyordu. Tuhaf bir adamdı. Kısa boylu, yapılı.
Ce cher Fredrick attendait des tables lorsque nous nous sommes rencontrés... étrange petit homme, construit comme une borne à incendie
Zavallı Fredrick daha sonra burada kalamadı ben de ona yeni bir yer satın aldım.
Ce pauvre Fredrick n'avait pas les moyens d'y rester, alors j'ai acheté cet endroit pour lui.
Ne yazik ki Frank, çalışmaları kitap olmadan hayatını kaybetti ama hepsi burada işte.
Tristement, Fredrick est mort sans avoir été publié, mais cet endroit est rempli de ses écrits...
Bu, Fredrick Sykes.
Voici... Fredrick Sykes.
McBride? - Fredrick McBride mı demek istiyorsunuz?
Frederick McBride?
- Hoşçakal, Frederick.
- Ciao, Fredrick.
Bak, Fredrick...
- Puis-je me joindre à vous? - Ecoutez, Fredrick...