Grossman перевод на французский
179 параллельный перевод
Grossman veya Haarmann gibi katillerin gerçek karakterleriyle ilgili en ufak ipucu.. .. bırakmadan yıllarca insanların arasında yaşaması pek mümkün olmazdı.
Autrement, des meurtriers comme Grossmann ou Haarmann n'auraient pu vivre pendant des années comme ils l'ont fait sans éveiller les soupçons de leurs voisins.
V. Grossman'ın "Berdiçev Şehri'nde" adlı öyküsünden uyarlanmıştır.
D'après le récit de V.Grossman DANS LA VILLE DE BERDITCHEV
George! Nasılsın? Müdürümüz Grossman'ı bekliyoruz.
Nous attendons Grossman, notre imprésario.
Biliyorsun Grossman gelecek. Konuşacağı bir şeyler varmış.
Grossman va arriver pour discuter.
Evet, benim de çıkmam lazım. Grossman turneye çıkmamızı istiyorsa, çıkarız.
Si c'est pour une tournée, on est d'accord.
Bu muhtemelen Grossman'dır.
C'est sûrement Grossman.
Kelman kundakladı, Grossman daha dün kundakladı.
Kelman brûle, hier a brûlé Grosman.
- Bugün üçüncü oluyor.
- Grossman brûle. - Aujourd'hui c'est le troisième.
- Boom Boom Grosman gibi.
Comme Boom Boom Grossman.
Al Grosman.
Al Grossman.
Grosman'a söyle bu benden. Söyle ona, bu benden.
Dis à Grossman que c'est gratos.
- Tommy, Tommy. Tommy. - Harry.
Al Grossman, il a affronté qui?
Boom Boom'un ağabeyi.
Al Grossman?
Al Grosman?
Al Grossman?
Al Grosman. Bu Al Grosman.
Al Grossman!
Kesinlikle hayır, Bay Grosman.
Ça non, M. Grossman.
Korkak demek istemiyorum, çünkü sen bu değilsin, biliyorum.
Non, tu connais pas. C'est Grossman, le problème?
Grosman yanıma yaklaşamaz.
Je m'en fous, de Grossman!
Nedenini şimdi söyleyemem çünkü sürpriz ama şunu dinle.
Franchement. Je m'en fous, de Grossman.
Grosman, Superman'se, ki değil, ben neyim biliyor musun?
Grossman viendra pas m'emmerder.
Grosman'dan korktuğumu, mu söylüyorsun? - Söylediğin bu mu?
J'ai la trouille de Grossman, moi?
Belki Grosman, belki boks, müsabakası ama birşey olacak.
Peut-être Grossman. Peut-être la Fédération. Mais un truc.
- İyiyim.
- Al Grossman.
Bay Grosman, buradalar.
M. Grossman?
Al Grosman öldü.
Al Grossman est mort.
Evet ama fark şu... - Araziyi Stan Grossman'a göstereceğini sanıyordum.
- Mais la différence...
İşi bana paslamadan önce, şöyle bir bakar.
- Tu devrais le montrer à Stan Grossman.
- Stan Grossman teklifini inceledi.
Stan a réfléchi à ton offre.
Eğer hesapların doğruysa iyi olduğunu söyledi, biliyorsun Stan Grossman.
Stan dit que c'est un bon plan.
Stan Grossman'a sor, aynı şeyi söyleyecektir.
- Stan Grossman te dira la même chose.
Stan Grossman aradı.
Stan Grossman a appelé.
Grossmann, işte harita. Ne diyorsunuz?
Grossman, voici la carte, qu'en pensez-vouz?
Grossman Bit Pazarı'ndan aldım.
J'ai trouvé ça aux puces.
- Bay Grossman'ın bürosu...
Bureau de M. Grossman. Personne ne va lui donner de carte.
- Bay Grossman'ın bürosu...
Bureau de M. Grossman.
Bay Grossman'in ofisi.
Bureau de M. Grossman.
Grossman'dan bir kaç tane almalıyım.
Faut que j'aille en prendre chez Grossman's.
Ve bunun gibi. Hem yasada hem de kültürde anonim şirket [Richard Grossman ] kamu yararına hizmet için [ Şirketler, Hukuk ve Demokrasi Programı ] insanların bahşettiği [ Eşkurucusu] bir bağımlı kimlik olarak düşünülürdü.
D'un point de vue juridique et culturel, la société était une entité subordonnée, un cadeau du peuple dont le but était de servir le bien public.
Grossman o sıralarda sahneye girdi.
Grossman est arrivé.
Al Grossman, şarkıcılarından para kazanmayı bilen... ilk başarılı folk müzik menajeriydi.
Il a été le premier à gagner de l'argent avec du folk, il savait gérer ses chanteurs.
" Albert Grossman adında bir adam, kafelerde çalışan çocuklarla...
" Un certain Al Grossman m'a trouvé un groupe
Saf olup olmamasındaki şüphe!
Grand Rabbin Grossman mais du doute
Piyasadakilerin en iyisi.
Le top, trouvé chez Grossman's.
Grossman beni aradı mı?
Est-ce que Stan Grossman a appelé?
Merhaba, Richard Hoover ben, Stan Grossman'ı rica etsem.
Allô. Richard Hoover demande Stan Grossman.
- Stan Grossman ile ne oldu?
- Qu'arrive-t-il de Stan Grossman?
Yangın! - Grossman.
Encore un incendie.
- Grosman.
C'est Grossman.
Hadisene Grosman.
Arrête, Grossman!
Evet. - İki buçukta.
Stan, tu sais, Grossman.
Grossmann!
Vous connaissez... tous Elie Grossman...