Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ G ] / Gök gürültüsü

Gök gürültüsü перевод на французский

290 параллельный перевод
"Bu suyla gök gürültüsü yaratma sanatını bana öğret!"
"Enseigne-moi le bel art de fabriquer du tonnerre avec de l'eau!"
"Sana yemin ederim ki, bana cadıların nasıl gök gürültüsü yarattıklarını gösterdiğini sonsuza kadar sır olarak saklayacağım."
"et je te jure le silence éternel, demoiselle, au sujet de tout ce que tu me diras de la sorcellerie et du tonnerre."
Anlamalıydım, bu günkü gök gürültüsü ve şimşekler...
J'aurais dû m'en rendre compte. Tout ce tonnerre et ces éclairs...
- Gök gürültüsü ürkütür, karanlık korkutur.
- Effrayée par la foudre et la nuit.
Gök gürültüsü nedir bilirsiniz, değil mi? Tabii.
Savez-vous ce qu'est l'orage?
Gök gürültüsü.
Ils s'embrassent.
Şimşek ve gök gürültüsü. Korkunç bir fırtına kopuyor.
Une terrible tempête s'abat sur la jungle!
İspanyollar Superstition Dağı'na gelmekle... mukaddes bir yeri kirletmişlerdi... çünkü Apaçiler için bu dağ, Gök Gürültüsü Tanrılarının kutsal eviydi.
Les Espagnols avaient violé un lieu sacré en venant à Superstition, car pour les Apaches, c'était l'antre sacré de leurs dieux du tonnerre.
Bunu başarınca Cochise ve Apaçiler, Gök Gürültüsü Tanrılarının... öcünü alıp onları yatıştırdıklarını düşünmüşler.
Après quoi, Cochise et les Apaches pensaient que leurs dieux avaient été vengés et reposaient en paix.
Sırrınız gök gürültüsü kadar sessizdi.
Votre secret n'en n'était pour personne.
- "Şafağın gök gürültüsü gibi koptuğu yer" mi?
- Où l'aube se lève au son du canon?
Kan, ateş, gök gürültüsü vardı. Ve ortasında yürüyen korkunç bir şey.
Plein de sang, de feu et de tonnerre... et une chose affreuse bougeait au milieu de tout ca.
Gök gürültüsü mü idi?
C'est le tonnerre?
Kesinlikle gök gürültüsü.
C'était le tonnerre.
Oh, şu kutsal, gök gürültüsü.
Oh, béni soit le tonnerre.
Gök gürültüsü duydum.
Il a tonné.
Evet, öyle ama. Gök gürültüsü varken bile beni yanında istemedi, korktuğum halde.
Il ne voulait pas de moi quand j'avais peur.
Hışımla yumruğunu kaldırdı ve... gök gürültüsü gibi bir sesle Arşimet'in ünlü sözünü haykırdı.
" Son visage s'anima comme si le feu s'y était mis, ce qui le rendit sublime.
* Elinde gök gürültüsü...
Elle a le tonnerre dans la main
" Zihnimdeki derin uykuyu dağıtan şiddetli gök gürültüsü,..
Un tonnerre rompit mon sommeil Si éclatant que je sursautai
Gök gürültüsü, yıldırım.
Le tonnerre.
O gece de gök gürültüsü ve yıldırım mı vardı?
Il y avait des éclairs?
Bu gök gürültüsü değil, Albay. Top sesleri.
C'est pas l'orage mais des tirs d'artillerie.
Kulak verin bana gök gürültüsü ve bulutlar.
Je vous conjure nuages et tonnerre!
Dışarıda, gök gürültüsü ve şimşek çakardı, teneke çatımıza yağmur damlardı.
Dehors, il y avait le tonnerre, l'éclair, la pluie tombait sur notre toit d'étain.
Gök gürültüsü neden bu kadar kızıyor peki?
Pourquoi le tonnerre est-il si fâché?
Bir böceğin yürüyüşünü gök gürültüsü kadar çoğaltır.
Le bruit d'un insecte peut ressembler au tonnerre.
Çekirgenin sesi pireye gök gürültüsü gibi gelir.
Pour une puce, une sauterelle est aussi bruyante que le tonnerre.
Kükre, gök gürültüsü!
Roar, le tonnerre!
Havadaki her şey... - "gök gürültüsü ve şimşek içinde"
Parmi des étincelles et la foudre.
Korkma, bu sadece bir gök gürültüsü.
C'est un orage, il ne faut pas.
Dışarıdaki gök gürültüsü sesleri bastırdı.
Les détonations couvertes par le bruit du tonnerre dehors.
Her yer rengârenk : Kırmızılar, yeşiller parıltılı ışıklar. Ve ayrıca bir ses var sanki gök gürültüsü gibi, ama biraz daha yumuşak.
Il y a de tout : des rouges, des verts une sorte de chatoiement, et un bruit, aussi.
Babamın evinden dokumacıları duyuyorum, uzak gök gürültüsü soluyor.
Des sons mélangés de la maison de mon père soufflent comme un tonnerre lointain
Sıcak havalardan önce böyle olur, genel de kum ve gök gürültüsü.
– Rien. C'est toujours ainsi avant la grosse chaleur. Généralement avec de la poussière et du tonnerre.
Gök gürültüsü beni korkutmuyor.
Le tonnerre ne me fait pas peur.
Gök Gürültüsü Tepesi Arenası.
Le Dôme du Tonnerre...
Gök Gürültüsü Tepesi!
Nous exigeons le Dôme du Tonnerre!
Gök Gürültüsü Tepesi.
Le Dôme du Tonnerre!
Yeni bir Gök Gürültüsü Tepesi gösterisine hoş geldiniz!
Bienvenue une fois de plus au Dôme du Tonnerre!
Gök Gürültüsü Tepesinin kuralı basit.
Attrapez des armes.
Burası Gök Gürültüsü Tepesi.
Sous le Dôme du Tonnerre!
Gücümüzü toplamamız lazım, çünkü şimdi bulut ve gök gürültüsü var.
Nous devons rassembler nos forces : il y a des nuages et du tonnerre.
Neden korktu? Gök gürültüsü ve şimşek mi?
Mais bon sang, de quoi a-t-il peur?
- Ve gök gürültüsü dindiğinde.
- et que le tonnerre se taira.
- Gök gürültüsü yaklaşıyor!
- Le tonnerre se rapproche!
Gök gürültüsü ve şimşek!
Tonnerre et éclairs!
Sadece gök gürültüsü.
C'est le tonnerre.
- Gök gürültüsü mü?
Je ne pense pas.
Gök gürültüsü değil.
Non, ce n'est pas le tonnerre.
Gök gürültüsü gibi.
Comme le tonnerre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]