Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ H ] / Hickory

Hickory перевод на французский

87 параллельный перевод
Şerif Jim Hickory ve iki büyük oğlu... aile isimlerini ülkenin dört bir yanında duyurmuşlardı
Sheriff Jim Hickory et ses deux fils ont une solide réputation dans tout le pays.
En genç Hickory olan Harold, 1 Nisan'da ( Aptallar Günü ) doğmuştu.
Harold, le plus jeune, est né le jour du poisson d'avril.
"Evlat, sana kaç kere söyledim... bu Hickory'lerle daha fazla bela istemiyorum diye?"
Gamin, combien de fois t'ai-je dit : pas d'histoires avec Hickorys?
"Şerif Jim Hickory... ama bu tarz gösterilere pek sıcak bakmaz..."
Sheriff Jim Hickory... mais il n'autorise pas spectacles de médecine...
"Şerif Hickory'e teşekkür edip... parayı yetkililere devredene kadar onun himayesine verelim."
Que le shérif Hickory soit remercié car il se charge de garder l'argent avant de s'en servir.
" Bay Hickory, Ben
Mr. Hickory, Je..
"Bu eyalette herkes Hickory ailesini bilir" "ve ben Hickory adını meşhur eden adamla... tanışmaktan çok gurur duyuyorum."
Tout le monde connaît le nom des Hickory et je suis fière de rencontré l'homme qui a rendu ce nom d'Hickory si célèbre
"ve biz Hickory'lerin gurur duyacak bir şeyleri var"
et tous ceux dHickorys ont de quoi être fier de
"Ben anahtarı getireceğim, Bay Hickory".
J'ai la clef Mr. Hickory...
BARAJ İÇİN PARA TOPLANDI ŞERİF HİCKORY'NİN HAYALİ GERÇEK OLUYOR
L'ARGENT RECUEILLI POUR LE BARRAGE Le rêve de JIM HICKORY enfin réalisé
"Jim Hickory, bence parayı sen çaldın!"
Jim Hickory, je pense que vous avez volé l'argent!
"Oğlum, sen gerçek bir Hickory'sin!"
Fiston, tu es un vrai Hickory!
O zımbırtıyla oyalandığını gördüm, Hickory.
Je vous ai vu bricoler cet engin.
Ya beni Hickory'yi?
Et de moi, Hickory?
Hickory dickory rıhtımı. Fare saat gibi koştu mu?
"Tic, tac, toc, la souris a grimpé sur l'horloge."
Mesela Amerikan cevizi odunu. - Hiç cevizin dumanını kokladın mı?
Tu connais l'odeur de l'hickory?
Tamam. " Hickory dickory doc. The mouse ran up the clock.
" Quand le chat n'est pas là, les souris dansent.
- Hickory barbeküsü.
- Le barbecue.
Hickory'e gelen tek şey, sadece beş dakika kalan bir tren.
Seul le train vient à Hickory et il n'y reste que cinq minutes.
Hickory'de 50 yasında antrenör olmasını istemem.
Je ne veux pas qu'à 50 ans, il soit entraîneur ici.
Burada, Hickory'de yaşayıp ne yapıyorsun?
Pourquoi vivez-vous à Hickory?
BİZ HICKORY'E AİTTİZ VE KİMSE BİZDEN GURURLU OLAMAZ
LES HICKORY HUSKERS, FIERS COMME TOUT
HICKORY KAZANMA SAVAŞINDA
REURUSSITE POUR HICKORY
Zaman doldu, Hickory.
Temps mort, Hickory.
Hickory için değişiklik, 13 numara, McClellan.
Changement pour Hickory. Le 13, McClellan.
Gelecek yıl geri Hickory'da olacak mısınız?
Vous serez à Hickory l'année prochaine?
Hickory'deki çalışma salonuyla aynı büyüklükte.
C'est exactement comme notre gymnase de Hickory.
Hickory!
Hickory!
Üç hecelik kuvvette sahip olan 64 üyelik, Hickory Huskers... 2800 üyelik Bears of South Bend Central'e karşı oynuyor.
Les petits joueurs au nom presque trop long pour eux, les Hickory Huskers, ce lycée de 64 élèves, affronte les champions en titre, les Bears de South Bend Central, un lycée qui compte 2 800 élèves.
Hickory, oyun zamanı.
On vous attend sur le terrain.
Hickory'e ait.
Pour Hickory.
Hickory arka arkaya altı puan kazandı.
Hickory marque six points consécutifs.
Hickory'de arka arkaya geliş.
Remontée spectaculaire de Hickory.
Hickory'den geri geliş Rade Butcher'i atlatmayı başarıyor.
Hickory va tenter de remonter le terrain. Remise en jeu de Rade Butcher qui avait intercepté le ballon.
"Old hickory" ( Amerikan cevizi ) lakaplı Başkan yasayı veto etti. Jackson'un veto yazısı büyük Amerikan belgelerinden biridir. ABD Hükümeti'nin yoksul veya varsıl tüm vatandaşlarına karşı sorumluluğunu ortaya serer.
Naturellement le Congrès a accepté, et l'a envoyé au président pour signature.
- Ne bu, ceviz ağacı mı? - Evet.
C'est de l'hickory?
Ben de bastonumla onu izlerken
Je suis le genêt d'hickory...
Tanrım, ceviz gibi kokuyorum.
Oh, je sens l'hickory!
Yaşlı Hickory bizi savaşa hazırlıyor.
Le vieux Hickory nous met en forme pour la bataille.
Yaşlı Hickory, yaşlı Jack, yaşlı mavi ışık.
Le vieux Hickory, le vieux Jack, "Old Blue Light".
dere otuyla doldurulmuş istiridye. soya fasulyesiyle süslenmiş limonlu yeşil biber. çikolatalı sarımsakla doldurulmuş dolmalık biber.
Juste une soupe de patate douce aux noix de pécan, des huîtres farcies, une sauce aux abats, des haricots verts au citron et au romarin, des blettes rouges sautées à l'ail, de la glace à la noix de hickory
Şu yazın satılan kanlı sosislere benziyordu. Hani şu Hickory Çiftlik Yılbaşı hediye sepetlerinden aldıkların gibi.
On dirait un morceau de boudin noir qu'on trouve dans les corbeilles de Noël de la Comtesse du Barry.
Hickory Stick'e gittik ve içmeye devam ettik.
Au Hickory Stick, on a bu un verre ou deux.
Jane Fedley.
1158 Old Hickory.
1158 Old Hickory.
C'est plutôt une belle maison.
Abby'nin verdiklerini bitiriyorum. Milli Güvenlik uydusu bu sabah Hickory Grove, Virginia'da termal kamerayla bu görüntüyü yakalamış.
En bossant sur les indices d'Abby, on a trouvé qu'un satellite de la NSA a filmé ces images thermiques ce matin, au dessus de Hickory Grove, Virginie.
Evet. Dans gecenin sonunda Hickory Dickory Dock un aşağısında
Oui, terminons la soirée au Hickory Dickory Dock!
Yumurtalardan gelen polen Amerikan Ceviz Ağacı'ndan.
Le pollen du sac d'oeufs vient de pins hickory.
Baraj parası için sizden gelecek talimatları bekliyoruz...
Respectueusement. Sheriff Jim Hickory
Hickory nerede?
OE :
Hickory!
Est Hickory?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]