Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ I ] / Iiş

Iiş перевод на французский

270 параллельный перевод
Mekânımda insanların sarhoş olup kavga ettiğini kimin söylediğini bilmek istiyorum.
Qui a dit qu'iIs se battaient soûIs?
Diyorsunuz ki ; sıradan insanlar yasalara uymalı, çünkü adı üstünde, onlar sıradan.
Les ordinaires respectent Ia Ioi parce qu'iIs sont ordinaires.
Zihinleri onlara oyunlar oynar, suçlu olduklarına kendilerini ikna ederler.
ils se convainquent qu'iIs sont coupables.
Tanıdıklarımıza bakın. Hiç de ilgisiz gibi durmuyorlar.
Regardez nos amis, ont-iIs l'air désintéressé?
Ne yaptın sen? Neden senin peşindeler?
Pourquoi te pourchassaient-iIs?
Kızı al.
Où vont-iIs tous?
Soylular da hakettiğini bulsalar, rezil edecek şeyimiz kalmazdı.
Si les nobles avaient ce qu'iIs méritent, nous n'aurions pas assez de piIoris.
Tabi, zehir içip, anlamsız yaşamlarına son vermezlerse. Hazır mısın?
Avant qu'iIs n'écourtent eux-mémes leurs vies ennuyeuses.
Sen dans ederken onların izlemesini istemiyorum.
ils m'attendent. Je ne veux pas qu'iIs te voient danser.
Kızla keçi birlikte hareket etmişler, besbelli.
C'est clair qu'iIs étaient complices.
Keçi, insan dilini bilmiyorsa o zaman jüri keçi dilini öğresin?
Puisque Ia chèvre ne parle pas... pourquoi Ies juges n'apprendraient-iIs pas a chevroter?
- Esmeralda'yı asmalarını mı?
- Quoi, qu'iIs l'aient pendue?
Şiddetli rüzgarla boğuşuyorlar. Gemi enkazlarından hayat ve kargo kurtarmak için kasırgalarla mücadele ediyorlar.
Iis fauchent ia moisson du vent sauvage, affrontant les ouragans pour sauver des vies et ies cargaisons de vaisseaux naufragés.
Florida'nın kahraman kurtarıcıları arasında, kendi çıkarı için gemileri batıranlar da var. Kurtarmaya gittikleri büyük gemileri.
Parmi les maîtres sauveteurs héroïques de Fioride se trouvent des capitaines sans foi ni loi qui complotent ia destruction, à leur propre compte, des grands navires qu'iis sont censés protéger.
Sonunda kapısı açık, konuksever bir eve varırlar.
Jusqu'à ce qu'iIs trouvent un foyer amical qui leur ouvre Ia porte.
Veracruz'da bu şekilde dans ederler.
C'est comme ça qu'iIs dansent à Veracruz.
Kamu çıkarını kolladıklarına sizi inandıracaklar.
ils diront qu'iIs se préoccupent du bien de Ia population.
Sizi ne zaman işten attılar?
Quand vous ont-iIs renvoyée?
Bizim hatalarımıza rağmen yaratacakları dünyaya.
Au monde qu'iIs vont construire malgré nos erreurs.
Onları ağlat veya güldür. Çıldırt. Kışkırt, daha fazlası için geri gelirler.
Faites-Ies pleurer ou rire... mettez-Ies en colère pour qu'iIs en redemandent.
Nereden bilsinler?
Qu'en savent-iIs?
Onun değil, benim peşimdeler.
C'est à moi qu'iIs en veulent.
Yaptıklarım hoşlarına gitmiyordu.
Et tout ça, parce qu'iIs désapprouvaient mes actions.
Biz onlara sıkı sıkı sarılır ve bu duyguları yeşertip sonu her nereye varıyor ise, bu karanlık yürüyüşte kendimize bayrak yaparız!
Et iI faut qu'iIs s'épanouissent! II faut nous cramponner à cette bannière jusqu'au bout du tunnel.
Allan dışarı fırladığında çaldıkları...
La polka qu'iIs jouaient quand AIIan...
- Neden oyun bitene kadar, burada beklemiyorsun?
Attendez donc qu'iIs aient fini.
Ona ne yapacaklar?
Que vont-iIs lui faire?
Ne yapacaklar ona?
Que vont-iIs faire?
Bu İngilizler akşam yemeklerini neden süvari taarruzu varmış gibi duyurmak zorunda?
Pourquoi les Anglais annoncent-iIs Ie dîner comme une charge de cavalerie?
- Köylüler gelmeden onu gömelim.
- Enterrons-Ie avant qu'iIs n'arrivent.
- Dediklerine göre güzelmiş.
- Et jolie, à ce qu'iIs disent.
Güneşle birlikte yaşayanlar onu yenemeyeceklerini bilir.
Les gens qui vivent avec Ie soleil savent qu'iIs ne peuvent pas Ie vaincre.
Ben de yumuşak oldukları için onlardan nefret ettim.
Je les détestais parce qu'iIs étaient faibles.
Hala zenginken onu kardeşleriyle tanıştırmak istiyorum.
Je veux Ie présenter à ses frères tant qu'iIs sont encore riches.
Peki nasıl olur da kapitalist bir ülkede tiyatroya gitmek için işyerini kapatırlar?
alors comment peuvent-iIs fermer leurs magasins pour aller au théâtre?
Oyunu görmüş 10 insandan 10'una da sorsan sana gerçek olduğunu söylerler, öyleyse basit bir mantıkla...
Si tu demandes a tous Ies gens qui ont vu Ia pièce et qu'iIs te disent que c'est vrai, Ia simple logique...
En az 5 aydır denizdedirler.
Ça fait 21 semaines qu'iIs sont en mer.
Eğer çalmazsan notaları ne yapsınlar? Hiçbir şey.
Si tu ne joues pas, que feront-iIs de Ieurs notes?
Gleason ve Smith'in ölümü için beni suçladınız ama, işte bu, onların benim sabırsızlığımın değil, kasıtlı bir sabotajın kurbanları olduğunu kanıtlandı.
Vous me reprochiez la mort de gleason et de Smith. Voici Ia preuve qu'iIs n'ont pas été victimes de mon empressement, mais d'un sabotage.
Mürettebatımı tükenme noktasına, hatta belki isyana sürüklüyorsunuz.
Vous épuisez mes hommes. Je ne serais pas surpris qu'iIs se mutinent.
Tahminimce nehir kιyιsιnda bizi bekliyorlar Amos.
Je parie qu'iIs nous attendent à la rivière.
- Hadley, götür onlarι!
- Hadley, qu'iIs reviennent!
Nereden biliyorlardι?
Comment ont-iIs su?
- Ne yaparlar ki?
Que peuvent-iIs faire?
Sakın bu adamlaraın niyeti.....
On croirait qu'iIs...
Sanırım bizi asmak istiyorlar.
C'est ici qu'iIs nous pendront.
- Ne yapıyorlar?
Qu'est-ce qu'iIs font?
- Sanırım bizi izlerler.
J'espère qu'iIs nous suivent.
Quint'e söyle kaçan iki kişi tepeye doğru tırmanıyorlar ama birini vurdum galiba.
Va dire à Quint qu'iIs vont vers l'ouest. Tu penses en avoir touché un.
Lütfen biz yokmuşuz gibi davranın.
Heureusement qu'iIs sont passés hier soir.
- Abby, söylediklerini yap.
Fais ce qu'iIs disent.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]