Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ I ] / Ilâçlar

Ilâçlar перевод на французский

24 параллельный перевод
Çabuk etkiliyor ilâçların.
Ta drogue est rapide.
Bir geçmiş olsun buketiyle beraber, ilâçlarımı yolla yoksa CBS'i arayıp, Mike Wallace'a bir şarkı söylerim.
Tu sais, ces pilules.... comment tu les appelles, azido.... Ouais, AZT.
Şu andan itibaren, kendi ilâçlarımı kendim alacağım.
Ils ne peuvent pas commencer demain si on ne se montre pas, alors ne nous montrons pas.
Bakıcıcığım, canım, ilâçları yetiştir hemen.
Est-il quoi? triste, excité, heureux?
Belki de kurbanımız radyasyonlu ilâçlar taşıyan birine saldırdı. Onları taşıyanlar eğitimli.
Notre victime a pu agresser quelqu'un qui livrait des produits radioactifs,
Üstünden paramın ve ilâçlarımın çıktığı cesede gelince soygun vakamızı çözdüğünüz için teşekkürler.
Quant à ce cadavre avec mon argent et mon produit, merci davoir réglé le cambriolage.
Gıda ve İlaç Dairesi'nden onayda bekleyen mucizevî bir grip ilâçları var ve söylentilere göre ruhsat kesin.
Ils ont un miraculeux vaccin contre la grippe prêt à obtenir l'approbation de la FDA, et tout le monde dit que c'est une valeur sûre.
O ilâçları çantasına sen koymadın yani.
Donc, tu n'as pas mis ces pilules dans son sac?
Eğer bir balık odasını ziyaret ederseniz şişeler dolusu Maalox ve Tagamet ilâçlarını görürsünüz.
Dans n'importe quelle "fish house", on trouve des flacons de Maalox et Tagamet.
Sonra geldi güzel bir şeyler söyledi ve kışlığın anahtarını kaptı ve annesinin ilâçlarını alarak defolup gitti.
Il se pointe. Il la baratine pour qu'elle lui donne les clés de la cabane familiale. Et il se tire avec tout son xanax.
Yaptım, ama buradaki deneysel ilâçları FDA'ya onaylatmak yıllar sürer.
Je l'ai fait, mais cela prend des années à la FDA ( food and drug administration : service du gouv. US qui contrôle les médicaments avant commercialisation ) pour approuver les médicaments expérimentaux utilisés ici.
Bu numune ilâçlar sadece seni yakmaz bana lisansımı kaybettirir. O yüzden 7 tane.
Voler mes échantillons te permet peut-être de tenir le coup... mais ça met mon exercice en péril alors... sept cachets.
Bu numune ilâçlar sadece seni yakmaz, bana lisansımı kaybettirir. O yüzden 7 tane.
Voler mes échantillons te permet peut-être de tenir le coup... mais ça met ma licence en péril alors... sept pilules.
Bu sabah ilâçlarını aldın mı baba?
As-tu pris tes médicaments ce matin, papa? Oui.
- Yasal olmayan ilâçlar kullandınız mı?
Avez-vous déjà pris des drogues illégales? Oui.
- Evet. CIA'e katıldıktan sonra yasal olmayan ilâçlar kullandınız mı?
Avez-vous pris des drogues illégales depuis votre entrée à la CIA?
Kalp rahatsızlığı varmış ama doktoruna göre ilâçlarını içtiği sürece sorun yokmuş.
Elle avait un problème au coeur mais son médecin dit qu'elle aurait dû bien aller avec son traitement.
Kendisi inkâr ediyor ama ilâçları Margaret'e veren kişi oysa hiç şaşırmam.
Il le nie mais je ne serais pas surpris si c'était lui qui fournissait Margaret.
Sence bu Clark ilâçları Cartwright'tan mı aldı?
Tu crois que ce Clark s'est fait Cartwright?
Frank ilâçlarını alıp almadığını kontrol ediyordu.
Frank passait pour s'assurer qu'elle prenait ses cachets.
İlâçlar, tamam, peki, oldu.
- C'est ça. Vas-y. Dis la.
İlâçlarında bir sorun olmalı.
- T'es en plein délire.
İlâçlarını alıp almadığını kontrol edebiliyordu.
Alors il pouvait passer et s'assurer qu'elle prenait ses cachets.
İlâçları önceden de alıyordu.
Elle en avait pris auparavant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]