Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ J ] / Jel

Jel перевод на французский

207 параллельный перевод
Jel köpük verin.
Donnez-moi du gel.
Biraz Jel sür paletlere!
Il a failli y rester.
Roscoe, bir daha bizimle, şekerli jel dolgulu çöreklerimizin arasına girersen burnunu kırarım!
Tu te mets encore entre nous et un beignet à la gelée saupoudré de sucre... encore une fois, et je vais te casser le nez!
Bundan sonra, hiçbir şey olmayacak ama jel dolgulu, toz şekerli ve -
Après ça, on aura un tas de beignets... à la gelée...
Paneli açtığımız zaman, ara yüzün jel bir maddeye dönüştüğünü keşfettik. Ne olduğunu henüz tanımlayamadık.
L'interface a été transformée en une substance gélatineuse impossible à identifier.
Her ne ise, bazı metalleri jel şeklinde artığa çeviriyora benziyor.
On dirait un processus changeant du métal en résidu gélatineux.
Fleming ender ve değerli biyotaklitçi jel taşıyordu.
Le Fleming transportait un gel biomimétique rare et très coûteux.
Geçen hafta biyo taklitçi jel taşıyan bir Ferengi nakliyesi geçmiş.
La semaine dernière, un cargo ferengi a fait entrer des gels biomimétiques.
Bazı geleneksel çevrimler, biyo-nöro hücreler içeren jel paketleri ile değiştirildiler. Karşılık verme süresini hızlandırmak üzere fazlasıyla yeterliler.
Certains circuits ont été remplacés par des packs de cellules bio-neurales pour améliorer l'organisation des données et le temps de réponse.
Betadine'le temizle, katetere jel sür ve içeri sok.
Nettoie, mets de la vaseline sur la sonde... et enfile.
Jel sürüp, DNA kesip biçerler.
Ils analysent et découpent l'ADN.
Arkadaşım Altovar az miktarda biyomimetik jel satın almak için buraya gelmiş. Acaba nerede bulabileceğini söyleyebilir misin?
Mon ami Altovar cherche à se procurer un peu de gel biomimétique et je me demandais si vous sauriez lui dire où en trouver disons...
Biyomimetik jel yasaklı bir maddedir.
Le gel biomimétique est une substance illicite.
Üzgünüm ama biyomimetik jel yanlış işlenirse tehlikeli olabilir.
Navré, mais le gel biomimétique peut être dangereux.
Önce suya tutar, sonra biraz jel sürer...
Passe-le sous l'eau, mets du talc.
Yardımcılarımdan biri Ojuy Gel'i,... 4. bölgedeki bir duvara siyasi grafiti yaparken yakalamış.
Un de mes assistants a surpris Oguy Jel dessinant des graffitis à caractère politique en section 4.
Fazerleri 3,4'e ayarlarsak vuracağımız Değişkenleri afallatıp jel formlarına zorlayabiliriz.
En réglant les phaseurs sur 3,4, on pourra pousser les changeants à reprendre leur état gélatineux.
Belki de, sentezleyici panelinde bulunan biyo-nöro jel paketlerinden birisinde sorun vardır.
Il y a peut-être un problème avec le pack de gel bioneural.
Jel paketleri, senin bölümünün sorumluluğunda, öyle değil mi?
- Les packs de gel, c'est ton domaine.
Jel paketi, hastalık kapmış gibi görünüyor.
On dirait que quelque chose a infecté le pack.
Diğer jel paketlerinden, hastalanan var mı?
- D'autres packs ont-ils été infectés?
Hastalıklı jel paketini açtıktan sonra, B'Elanna'ya ne olduğunu anlat.
Dites-moi ce qui s'est passé après que B'Elanna a été infectée.
Ben jel haline dönerek enerji depoluyorum.
Je me régénère en reprenant mon état gélatineux.
O kadar yorgunum ki, jel haline dönüşmeye hayır demezdim.
Je suis si fatiguée que je n'aurais rien contre un retour à l'état gélatineux.
Chakotay ve ben, yarın sabah biyomimetik jel ikmali yapacağız, ve şu anda o şeyi nakledebilmek için uygun bir konteynır bulmaya çalışıyorum.
Il faut aller chercher un chargement de gel biomimétique demain. J'essaie de trouver le conteneur qui correspond.
Her şeyi yakıp geçen bir jel geliştirdim buzu bile.
J'ai créé un gel qui brûle tout, même la glace.
Jel.
Le gel.
Biyomimik jel Federasyon tarafından sıkıca denetlenir ve satışa konu değildir.
Le gel biomimétique est sévèrement contrôlé et n'est pas à vendre.
Kaptan, biyomimik jel, bildiğiniz gibi, oldukça tehlikeli bir maddedir. En azından nereye gittiğini bilmeden öylece veremem.
Le gel biomimétique est une substance extrêmement dangereuse.
Yıldızlar arası nakliye için 85 litre biyomimik jel hazırlayıp Üçüncü Nakliye Bölümü'ne göndereceksiniz.
Veuillez conditionner 85 litres de gel biomimétique et les envoyer en salle de chargement 3.
Bir takım sinirsel jel paketlerinde bozulmalar var.
Un certain nombre de packs de gel neural sont défaillants.
Sinirsel jel paketlerinde asla bu şekilde bir faaliyet görmemiştim.
Je n'ai jamais vu ce genre d'activité neurale.
Kuantum kusurunun % 33'ü, jel paketlerinde bulunuyor.
Défaillance quantique dans 33 % des relais.
Birazdan orada olacağım. Sinirsel jel paketleri hakkında ilginç haberlerim var.
J'ai des nouvelles intéressantes concernant les packs de gel.
Jel paketleri üzerinde çalıştığımda, Rolelerin sinirsel yapısını bozan bir radyasyonun farkına vardım.
Les radiations dégradent les connexions synaptiques.
- Bir açıdan belki Barry bir JEL'dir.
Barry est peut-être un peu déconfit.
Sen de detaylı bir şekilde, DNA belirteçleri PCR, jel, elektroforez gibi şeyleri açıklarsın.
Vous écrivez votre raisonnement en détail. ADN, PCR, ce genre de truc.
Göz maskesi alman lazım, şu içerisinde rahatlatıcı jel olandan.
Vous devriez mettre un de ces masques avec de la glace.
Kaşıkların iç kısmına bak bakalım üstünde jel var mı.
Vérifie les palettes. Vois s'il y a du gel dessus.
Bütünüyle bir otomatik seyrü sefer mi? İncinme ama, nöral jel paketleri, vektörleri senden biraz daha hızlı hesaplayabilirler.
Les packs de gel neural calculent les vecteurs un peu plus vite que vous.
Neler olduğu hakkında bir fikrin var mı? Güverte 13 de ki jel paketlerinde bir sorun tespit ettim.
J'ai remonté le problème jusqu'aux packs de gel sur le pont 13.
Ve bu jel paketi tüm ara yüzü etkiledi. Onu tamir etmek için şimdi yola çıkıyorum.
Et ces packs de gel sont connectés à tous les systèmes affectés.
Jel paketleri yanmamış.
- Ces packs de gel ne sont pas grillés.
Bu Jel-paketleri serisi Kargo 2 Bölümünün dış çevre koruma sistemlerinin arayüzünü kontrol ediyor.
Elle est dans une série de packs de gel qui sont connectés au régulateur d'ambiance près du hangar 2.
Jel paketlerinde kaldığı sürece onu kontrol etme şansımız vardı.
Tant qu'elle était dans le pack de gel, on avait une chance de la contenir.
- Hayır, bir jel kas bölgelerinde sert, yağ bölgelerinde yumuşak.
C'est un gel. Plus dur sur les muscles que sur le gras.
Jel.
Gel.
Jel paketlerinin içine senin serumdan enjekte edebilirsek... kroniton alanını gönderebilmek için kullanabiliriz.
Votre sérum injecté dans les packs de gel pourrait servir à transmettre le champ de chronotons.
Diğer zaman dilimlerinde ki jel paketlerine, çoktan enjeksiyon yaptık.
Nous avons injecté le sérum dans les autres zones.
İçi jel ile kaplı çikolata.
Marshmallows et chocolat.
Jel getirin
Du gel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]