Kapalıyız перевод на французский
776 параллельный перевод
İki gün tatil için kapalıyız.
On l'a fermé.
Kışları kapalıyız.
C'est fermé pour l'hiver.
Üzgünüm, bayım. Bu gecelik kapalıyız.
Désolé, c'est fermé.
kapalıyız!
Ces demoiselles déjeunent.
Kapalıyız.
C'est fermé.
Tadilat nedeniyle kapalıyız.
On est fermé pour travaux.
Kapalıyız. Gidin buradan.
Il n'est pas là.
Üzgünüm bayım, gördüğünüz üzere kapalıyız.
Je suis désolé. Comme vous le voyez, nous sommes fermés.
Üzgünüm, kapalıyız.
Désolé, on est fermé.
Üzgünüm hanımefendi, bu sabah kapalıyız. Kapalı mı?
Désolé, on est fermé.
Kusura bakmayın millet, hâlâ kapalıyız. Çok üzgünüm ama bu sabah kapalıyız.
Désolé messieurs, le zoo est fermé.
2.00'ye kadar kapalıyız.
C'est fermé jusqu'à 2 h.
- Carol, kapalıyız.
- Carol, ce n'est pas ouvert.
Kapalıyız ahbap.
C'est fermé, mon vieux.
- Saat 12 ve kapalıyız.
- Non, c'est fermé. Il est midi.
"Hapiste olduğum için kapalıyız" da yazmıyor şimdilik, ama belli mi olur.
Éh, y a pas écrit non plus "fermé pour cause d'emballage" et pourtant, ça pourrait bien arriver...
- Kapalıyız.
Voyez bien que c'est fermé?
- Ama kapalıyız.
C'est fermé.
Sakamoto san, bugünlük kapalıyız.
M. Sakamoto Ryoma.
- Hayır, bunu yapmayacaksın. Ağustos'ta kapalıyız.
On est en août, et en août, c'est fermé!
Ağustos'ta bir kaç özel konuk haricinde kapalıyız canım.
L'hôtel est fermé, sauf pour certains clients à part.
Şu an kapalıyız.
Le club n'est pas encore ouvert...
- Kapalıyız.
- On est fermés.
Oh, sen körsün. BUgün kapalıyız.
Masseur, c'est fermé aujourd'hui.
- Üzgünüm, kapalıyız.
- La maison est fermée.
Hafta sonları zorbalara kapalıyız, tek bildiğim bu Bay Madigan.
Il est parti en week-end avec Buster, c'est tout ce que je sais, M. Madigan.
Defol! Kapalıyız!
On est ferm!
- Kapalıyız.
- Nous sommes fermés.
- Üzgünüm, Kapalıyız.
- C'est fermé.
Kapıyı kapat dostum. Kapalıyız.
Hé mec, ferme la porte on est fermés.
Beyler Bayanlar! Üzgünüm öğle arasında kapalıyız.
On ferme pour aller déjeuner.
- Bu saatte kapalıyız.
- On est fermé à cette heure-ci.
Biz kapalıyız.
Nous sommes fermés.
Üzgünüm, kapalıyız.
Désolée, c'est fermé.
- Kapalıyız, bayım.
- Non, monsieur, c'est fermé!
- Kapalıyız.
On est fermé. - Quoi?
- Ne? - Kapalıyız dedim.
- On est fermé.
Kanımızı emen suç parazitlerinden kurtulmalıyız. Bilmeden seçtiklerimizi ve kapalı kapılar ardından bu düzeni sürdürenleri alaşağı etmeliyiz.
Il faut nous débarrasser de ces parasites, de nos élites corrompues, de ceux qui les manipulent, de cette bureaucratie secrète.
Günde 12 saat kapalıyız. Burada değişecek şeylerden biri de bu.
C'est une des choses qui va changer ici.
Çenemizi kapalı tutarız ama bazen bir köstebek olabilir.
Remarque... Nous, on saura se taire, mais il peut y avoir des fuites.
Bilene kadar gözlerimizi dört açıp, ağzımızı kapalı tutmalıyız.
Il faut garder l'esprit ouvert et se taire jusqu'à ce qu'on ait trouvé.
Şanslıyız ki bugün hava yine kapalı. Hava bulutlu olduğunda bizi o kadar kolay bombalayamazlar.
Heureusement, aujourd'hui le ciel est couvert et dans ce cas, c'est rare qu'ils bombardent.
- Kapalıyız dedim.
C'est fermé.
Ayrıca, banka kapalıyken içeride daima silahlı bir güvenlik görevlisi, dışarıda da nöbet tutan bir muhafız bulunur.
D'ailleurs, quand la banque est fermée, un garde armé est de surveillance, et il y a une patrouille à l'extérieur.
Beş yıl öncesine kadar kapalı durumdayken....... daha öncekilere benzeyen küçük bir muhafız grubu ile Gerard Sefra denen adam Boradur'u tekrardan işletmeye başladı.
Jusqu'à sa fermeture, il y a cinq ans, Boradur a été dirigée par cet homme, Gérard Sefra, qui s'y trouve toujours, avec un petit groupe de gardes.
- Kapalıyız.
- C'est fermé.
Kapalıyız, kapatma zamanı.
On ferme.
Hayır, kapalıyız.
Mais non.
Kapalıyız.
Qu'est-ce que vous cherchez? Non, non, mais c'est fermé là.
Kapalıyız.
On est fermés.
Kapalıyız.
Fermés!