Kulübü перевод на французский
3,924 параллельный перевод
Fahri Rachel olarak, bu gizli, Glee kulübü toplantısını yapmak istiyorum. Sam özür diliyor, gelemedi.
( sonnerie d'école ) Entant que Rachel honoraire, je voudrais organiser cette réunion secrète du Glee Club.
'You Make My Dreams Come True', orjinal olarak 1981'de oynandı, ve daha sonra Glee kulübü tarafından geçen yıl bir karışım olarak icra edildi, ki Bay Shue bunu hatırlamıyor bile.
Sortie en 1982. "You Make My Dreams Come True." A l'origine réalisée en 1981, puis reprise par le Glee club dans un mash-up que l'on a fait l'an dernier, dont Mr.
Mercedes McKinley Glee Kulübü tarihinin en güçlü vokallerinden biridir.
Will : Mercedes est l'une des meilleures chanteuses dans l'histoire du Glee Club de McKinley.
Şimdi, Daimi Yalnız Bayan'ımızın, seks mesajları skandalı yüzünden, Onların Glee kulübü, Nun-touchables'i, yeni papaz aforoz etti.
A cause du scandale des SMS érotiques de notre Dame de la solitude éternelle, leur glee club, les Intouchables, ont été excommuniés par le nouveau pape.
Pekala, şundan emin miyiz, bu sadece Glee Kulübü'nde Britney 3.0 haftası olmasın?
Okay et nous somme sûrs que c'est pas que la semaine Britney 3.0 au Glee club?
Ama, çok düşündüm, ve Bölgesel yarışma bittikten sonra, resmi olarak Glee Kulübü'nü bırakıyorum.
Mais, euh... j'ai beaucoup réfléchi. Et après les régionales c'est fini, je quitte officiellement le Glee Club.
EKKO Gece Kulübü
Club EKKO
Video kulübü açtığımızda çekinmiştik.
L'ouverture du vidéo-club...
- Pete, Indigo Kulübü.
- Pete, le Club Indigo. - Faut qu'on y aille.
Gece kulübü daha açılmadan gece kulübü yönetmenin senin için zor olacağını tahmin ediyordum.
Je réalise que c'est difficile pour toi de gérer mon nightclub, comme il n'y a pas de véritable nightclub ici.
- Hazır oradayken kanunsuz olarak mı kalacağını yoksa gece kulübü sahibi mi olacağını haber verirsin.
Peut être que pendant que tu es là-bas, tu peux me faire savoir si tu veux toujours être un justicier ou juste un patron de boite de nuit.
Görünen o ki ikimiz de yakın bir zamanda Chatswin Golf Kulübü'ne giremeyeceğiz.
J'ai l'impression qu'aucun de nous ne va au country club de Chatswin bientôt.
Ve de Batı Chatswin Kulübü'ne katılacağım.
Et je rejoindrais l'est de Chastwin "Y", moi aussi.
Hadi ama. Bana tavuk restoranıyla, komedi kulübü arasında bir bağlantı olmadığını mı söylüyorsun?
Es-tu en train de me dire qu'il n'y a aucun rapport entre un comédie club et un restaurant de poulet?
- Komedi kulübü tavuk kanadı satıyor. Komediyi çıkarırsan senin kulübün aslında bir tavuk restoranı olur.
Enlève la partie comique, ton club devient un restaurant de poulet.
Max'in yeni kulübü hakkında ne düşünüyorsun?
Que penses-tu du nouveau club de Max?
Bir gece kulübü açıyorum ve müşterilerimin de biraz... -... ekstra bir şeyler almasını isterim.
J'ouvre une boîte de nuit et j'aimerais que mes clients aient un petit... extra.
Eski dedektifler kulübü.
Le club des anciens détectives.
Otto Delaney Jax ve kulübü için kız kardeşimin boğazını parçaladı.
Otto Delaney a égorgé ma soeur pour sauver Jax et le club de RICO.
Bekle biraz bu Kahvaltı Kulübü'nden bir hikâye mi?
C'est l'histoire de Breakfast Club?
Kızı emlak işinde çalışıyor. Rotary Kulübü üyesi...
La fille travaille dans l'immobilier, membre du Rotary Club...
Ayın Birası kulübü.
Le club "Bière du mois"
Striptiz kulübü değil miydi o?
Ce serait pas un club de striptease?
Doğru duydunuz, striptiz kulübü!
C'est ça, un club de striptease!
O zamanlar da striptiz kulübü var mıymış?
Ils avaient des clubs de striptease à l'époque?
Harika tavuklu Çin salatası yapan bir striptiz kulübü biliyorum.
Je connais un club de striptease qui a une excellente salade de poulet chinoise.
Kulübü Vibrato'ya yapacağız, ahbap.
On va mettre le club en vibrato, mec.
Meyve şirketi işletiyorum, dövüş kulübü değil.
Je dirige une entreprise de fruits, pas un fight club.
Kardeşini, Antonio'yu birkaç kez Rumbason Kulübü'nü... -... bir de kumaşçı ve modacıları aramış.
Elle a appelé sa soeur, Antonio, plusieurs appels au Club Rumbason, ainsi que de magasins de tissus et des boutiques de mode.
Artık burasının sapıklardan temizlenmiş bir insanlar kulübü olduğunu belirtmekten mutluluk duyarım.
Et je suis maintenant heureuse de notifier que c'est un endroit sans pervers.
Bu yer Kuzey Amerika'daki en büyük erkek kulübü olacak.
Ce sera le plus grand club pour hommes en Amérique du Nord - Qui est-ce?
Sofia Fuentes. Şu anki iş yeri : Zach'in ailesinin sahip olduğu Cypress Limanı Yat Kulübü.
Sofia Fuentes, actuellement employée au Club de Yacht Cypress Harbor, qui appartient à la famille de Zach.
Cypress Limanı Yat Kulübü.
Club de Yach Cypress Harbor.
Baban, Red Coral Kulübü'ne üye mi?
Est-ce que ton père est membre du Red Coral Club?
Devlet desteğiyle bir tartışma kulübü mü istiyorsun?
Tu veux un petit club financé par l'État?
İlerleyen saatlerde George Michael oldukça sarsılmış bir halde Ealing Kulübü'ne geldi.
C'était donc un George Michael quelques peu secoué qui arriva plus tard au Club Ealing
Seçkin milyarder erkeklerin kulübü. Dylan Club'daki gibi bir şey.
Club exclusif mecs milliardaire, sorte d'accord au Dylan Club.
Bu parti artık kapıları herkese açık bir gece kulübü olamaz.
Ce parti ne peut plus être un club ouvert à tous.
Son dakika haberi. Polis, Gundappa Das'ın Paradise Kulübü'ne baskın yaptı.
Nous venons d'apprendre... que la police a fait une descente au Paradise club de Gundappa Das.
Jeoloji Kulübü'nde 4 kisi. Janet onlari alikoymus.
Em, quatre dans le club de géologie, Janey est en retenue
Bu civarlarda blues kulübü var mı?
Il y a un club de blues, ici?
Hiç bir gece kulübü egzersiz kıyafetleriyle onu içeri almaz. Hele ki KasırKa gibi iddialı bir kulüp...
Aucun nightclub ne l'aurait laisser rentrer en survêtement, et encore moins au prétentieux Hurrikane avec un "K".
O benim kız arkadaşımın favori kulübü.
C'est le club favori de ma meilleure amie.
Adam Chinatown'da bir gece kulübü işletiyor.
Ce mec tient un nightclub près de Chinatown
Kefal gibi sallanan tartışma kulübü kaptanı başka kimden beklenir?
Qui s'attendrait à ce que le capitaine du club de débat ait une telle coupe mulet?
Bu... Pamuk Kulübü.
C'est le Cotton Club.
- İstemiyorsan neden kulübü yeniden açıyorsun ki?
Pourquoi vous l'avez rouvert alors?
Biliyor musun, Pamuk Kulübü geçmişten çok şey hatırlatıyor bana.
Le Cotton Club me rappelle des souvenirs.
Kulübü parayı aklamak için kullanıyorlarsa bir açılış olmaz zaten.
Pas s'ils utilisent le club pour blanchir de l'argent.
Glee kulübü?
La chorale?
Belki kulübü girişini geri kazanabilir.
Peut-être qu'il peut se racheter.