Layne перевод на французский
82 параллельный перевод
- Benim Feck, Layne.
C'est moi, feck, layne.
- Layne, Samson'ın Jamie'yi öldürdüğünü söylüyor.
Layne dit que samson a tué jamie. C'est pas possible.
- Bedava yemek yok Layne.
Les repas ne sont pas gratuits.
- Kamyonumu kullanamazsın Layne.
Tu peux pas prendre ma camionnette!
İyi deneme Layne. İyi deneme ama unut gitsin.
C'est malin, layne, mais il en est pas question.
Bazılarımız çalışmak zorunda Layne.
Certains d'entre nous doivent travailler.
Geri gel. - İşe dönmem gerekiyor Layne.
- Je dois retourner bosser.
Layne, beni rahat bırak.
Layne, laisse-moi tranquille!
- Seni o. çocuğu. - Layne.
Espèce d'enfoiré!
- Onu rahat bırak Layne.
- Laisse-le tranquille!
- Saçmalık. Layne tamamen saçmalıyor.
Layne est vraiment un con.
Kahretsin bu Layne.
merde! Layne.
Tanrım, Layne, bu konuda endişelenme.
Layne, t'inquiète pas!
Senden bunu yapmanı hiç istemedim Layne.
Je t'ai jamais demandé de faire ça.
- Herhangi biri olabilir Layne.
- Ç'aurait pu être n'importe qui.
Biliyorsun, Layne o dönene kadar ayrılmaman gerektiğini söyledi.
Layne a dit que tu pouvais pas sortir jusqu'à son retour.
Layne bazen biraz sinir bozucu olabilir.
Layne est emmerdant, des fois.
Layne dedi ki... Layne, Layne, Layne.
Layne a dit... layne, layne, layne!
Param sende kalsın Layne.
Garde-le, layne.
- Layne?
- Layne?
- Layne benimle ilgili övünüyor değil mi?
Layne se vante à mon sujet, hein?
Layne'e benziyor.
C'est : " layne :
Layne'e söyleme.
Ne le dis pas à layne.
- Böyle söyleme. Layne sana yardım edecek.
Layne va t'aider.
Layne?
Layne?
Layne beni Portland'a gönderecek ve beni karanlık bir odada 20 yıl boyunca saklayacak. Böylece sonum senin gibi olacak Feck.
Ii va m'envoyer à portland... et me cacher dans une chambre noire pendant 20 ans... pour que je finisse comme toi!
Layne gerçekten dostum bile değildi.
Layne n'a jamais été mon pote, de toutes façons.
Layne'e karşı hareket etmeye karar vermemize sevindim.
Je suis content qu'on ait décidé de s'opposer à layne.
Henüz hiçbir hakkın yok Layne.
Tu n'as aucun droit pour l'instant, layne.
- Seni tanıyorum Layne.
Je te connais, layne!
İşini bitirmeliydin Layne.
Tu devrais arrêter, layne.
"Yale Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Putnam Bowes Huntington lll ve nişanlısı Layne Walker Vanderbilt, Yale Hukuk Fakültesi birinci sınıf öğrencisi"
"Putnam Bowes Huntington, en troisième année de droit à Yale, et sa fiancée Layne Walker Vanderbilt, en première année de droit à Yale."
"Arnold Layne" in prodüktörlüğünü James Boyd üstlendi.
Joe Boyd produisit "Arnold Layne".
Hepsi de üstüne tam olurdu Arnold Lane, 60'ların ortalarındaki İngiliz popuna damgasını vurdu.
"Arnold Layne" est dans la tradition de la pop anglaise des années 60.
- Teşekkürler, Cara.
Bonne chance, Layne.
- İyi şanslar, Layne. - Sağ ol, şansa ihtiyacım olacak.
- Merci, j'en aurai besoin.
Layne Beachley...
Layne Beachley est...
Trent'ten Layne'e, Layne'den Perry'ye. Ta ki milyarderleri, rock yıldızlarına tercih edene kadar.
- Ouais, de Trent à Layne à Perry, jusqu'à ce que tu passes des rock stars aux millionnaires.
Görüyorum ki, Layne bu gün bizimle.
Je vois que Layne est avec nous aujourd'hui.
Her şey Layne şehre döndüğü zaman başladı.
Tout a commencé quand Layne est revenu en ville.
- Layne mi?
- Layne?
- Layne!
- Layne!
- Neden Layne?
- Pourquoi, Layne?
- Layne'in hediyesi mi?
- Un cadeau de Layne.
- Layne Bannixter, efendim.
- Layne Bannixter, monsieur.
Bay Layne.
Monsieur Layne.
O pisliği yeme sakın Layne!
Ne mange pas cette merde, Layne.
Üzgünüm, Layne.
Bon Dieu, Layne.
- Hayır Layne.
Non, tu pars pas.
Sen ne dersen Layne.
T'as raison, layne.
- Bağırdın.
- C'est ce que t'as crié, layne.