Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ L ] / Lundi

Lundi перевод на французский

5,626 параллельный перевод
Evet ama pazartesiye kadar bitmeli.
Oui, mais ça doit être fini pour lundi.
Pazartesi roller için toparlanmazlar mı?
Il n'y a pas une lecture, lundi?
Pazartesi'den Cuma'ya kadar günde bir kez, hafta sonları yok.
Un par jour, du lundi au vendredi, sauf les weekends.
Her pazartesi ve perşembe wherethebearsare.tv ve Facebook üzerinden beraber olacağız.
Chaque lundi et jeudi sur wherethebearsare.tv et sur Facebook.
O yüzden her pazartesi ve perşembe gözünüz wherethebearsare.tv ve Facebook üzerinde olsun.
Alors vous devez continuer à regarder chaque lundi et jeudi sur wherethebearsare.tv et Facebook.
Pazartesi ne diyeceğim?
Qu'est-ce que je pourrai leur dire Lundi prochain?
Pazartesi görüşürüz.
On se voit lundi.
Biletimi Pazartesi'ye aktarıyorum.
Je vais changer mon billet pour lundi.
Pazartesi, saat 9 : 07. Müfettiş Hatch.
Lundi, 9h07 examinateur Hatch.
Geçen Pazartesi'den önce Raymond Reddington ile herhangi bir bağlantı kurdunuz mu? - Hayır.
Avant lundi de la semaine dernière, avez-vous ou n'avez-vous jamais eu un contact personnel avec Reddington?
- Evet. - Geçen Pazartesi'den önce Elizabeth Keen ile herhangi bir bağlantı kurdunuz mu?
Avant lundi de la semaine dernière, avez-vous ou n'avez-vous jamais eu de contact personnel avec Elizabeth Keen?
Yani tavanı en erken pazartesi mi düzeltebilirsiniz?
Donc vous pouvez réparer le plafond au plus tôt lundi?
Ama şimdi Bay Pazartesi Öğleden sonra olarak bilinen...
Et maintenant, celui qu'on appelle M. Lundi Après-midi...
- Pazartesi görüşürüz doktor.
On se voit lundi, doc.
Pazartesi günleri, annemi işe bırakırım babam da ocaktan eve dönerken annemi alır.
Le lundi, je conduirai maman au travail et papa la récupèrera quand il rentrera de la carrière à la maison.
Pazartesi günü toparlarız oldu mu?
On reprendra lundi, d'accord?
Pazartesine kadar bekleyebilir.
Elle peut attendre jusqu'à lundi.
Dekanınla konuşacağım ve pazartesi günü tekrar başlayacaksın.
Je vais parler au doyen et tu vas réintégrer lundi.
Pazartesi başlarsın.
Vous commencez lundi.
Pazartesi, salı, çarşamba... - Tanrım.
Lundi, mardi, mercredi.
- Dekanla konuşacağım ve Pazartesi tekrar başlayacaksın.
- Tu y retourneras lundi.
Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma.
Lundi, Mardi, Mercredi, Jeudi, Vendredi.
Bu... Pazartesi'den beri tamamlamaya uğraştığın mail mi?
C'est le même mail que tu essaies d'écrire depuis lundi?
"Solomon Grundy, Pazartesi doğdu."
"Solomon Grundy, naît un lundi."
Daha sonra pazartesi salı ya da çarşamba kendi soruşturmanızı yapabilirsiniz.
Puis lundi, demain, peut-être après demain, vous pourrez vous asseoir et faire passer vos entretiens.
Pazartesi büyük çekişme için görüşürüz.
On se voit lundi pour le grand débat.
- Pazartesi. Yapalım şunu.
Lundi, c'est parti.
Şey, sana pazartesi günü ne zaman müze bağış derneği fonundakilerin geleceğini soracaktım.
J'allais vous demander, à quelle heure est le collecte de charité du musée ce Lundi?
Şimdiye dek tek bir Pazartesi sorgulamasını kaçırmamıştı.
Il n'a jamais manqué le debriefing du lundi matin avant.
Daha önce Mansfield'in Pazartesi sorgulumasını hiç kaçırmamıştım.
Je n'ai jamais manqué le débriefing de Mansfield du lundi matin avant ça.
Pazartesi sabah şehir merkezine gidip sahibini araştıracağım.
Lundi matin, j'irai en ville me renseigner sur le propriétaire.
Belki de eve gitmeli ve gerisini pazartesi halletmeliyiz.
Peut-être qu'on devrait rentrer à la maison et voir ça lundi.
Hayır, pazartesiye kadar bekleyemem.
Non, je ne peux pas attendre jusqu'à lundi.
İnşaatın pazartesi başlamasını istiyorum.
Je veux que la construction commence lundi.
Pazartesi günü evrakları teslim ederiz ve bu "evlilik" de sona erer.
Lundi, on les déposera pour l'annulation, et ce "marriage" sera terminé.
Var, pazartesiye kadar bekleyebilir kağıtları imzalar ve her şeyi bitirirdik.
Oui, on aurait pu attendre jusqu'à Lundi, signer les papiers, tout ça aurait été terminé.
Bak son zamanlar meşgul olduğumu biliyorum, anlaşma Pazar akşamına kadar yapılmış olmalı, ve pazartesi de tatil olacağ için tamamen senin olacağım.
Écoute, je-je sais que j'ai été très occupé dernièrement. mais le contrat doit être conclu dimanche soir, et Lundi est un jour férié, donc je serai toute à toi.
Paranın satın alabileceği en iyi locaya gideceğiz. Ve bunların hepsi Pazartesi günü olacak!
De la meilleure suite de luxe que l'argent peut acheter, et tout ça va se passer Lundi.
Pazartesi!
Lundi!
O zaman Pazartesi!
C'est Lundi!
Pekâlâ, pazartesi günü herkes için tatil ama binayı açık tutmak için iki tane gönüllüye ihtiyacım var.
D'accord, tout le monde a le lundi libre pour les vacances, mais j'ai besoin de deux volontaires pour aider à garder le bâtiment ouvert.
Hey, Tori, Pazartesi çalışabilir misin?
Hé Tori, peux-tu travailler Lundi?
Gişede pazartesi günkü Giants maçına bilet kalmamıştı.
Le match de Lundi des Giants est complet.
Mansfield'ın bize pazartesi günkü maç için lüks bir loca almasıymış.
Mansfield nous a acheté un suite luxueuse pour le match de Lundi.
Anladım.
Pigé. Je voulais vous parler à propos de Baseball... heu, le match de baseball de Lundi. Donc...
Margarita Pazartesi'si.
Margarita du lundi.
Pazartesi başlıyorsun.
- Bien. Vous commencez Lundi.
Ben Pazartesiye dönmek isterdim.
J'aimerai retourner à lundi.
Şeye kadar taşınmıyorum... Pazartesi gününe.
Pas avant... lundi.
Pazartesi görüşürüz.
- À lundi.
- Görüşürüz Pazartesi.
- À lundi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]