Meşhur перевод на французский
2,997 параллельный перевод
Kızlar şu meşhur Penthouse Penthouse'da oturuyor.
Elles vivent à la penthouse Penthouse.
Şu meşhur Bay Wilson mı?
Le M. Wilson?
İsa'dan önce yaşamış meşhur bir kralmış o.
Un roi célèbre avant Jésus Christ.
Shania Twain'in meşhur lafı gibi ; "Beni pek de etkilemiyor".
Comme dirait Shania Twain, "ça ne m'impressionne pas".
Kahretsin, beyler! Meşhur olduk!
On est des stars.
Ve bu sularda seyredebilmek için, en başarılı, meşhur sözcülerden birisine danışmaktan daha iyi ne olabilir?
Pour m'aider à m'y retrouver, autant s'adresser au plus célèbre des porte-parole.
Markalar, ürünlerini meşhur bir artistle eşleştirerek çok daha hızlı beğeni kazanacaklarının daima farkında olmuşlardır.
Les marques savent que pour être à la mode, il faut s'associer avec les artistes en vogue.
Yendiği meşhur tiplere inanamazsınız.
Il a battu des célébrités.
Melanie Griffith'le dövüş kaydım birkaç meşhur yönetmenin eline geçmiş ve All My Children'da Susan Licci'yle karşılıklı oynamaya teklif edilmemi sağlamış.
La vidéo de ma bagarre avec Melanie Griffith a fait le tour d'influents directeurs de casting et on m'a offert une scène dans La Force du Destin face à... Susan Lucci. Vous jouerez aussi sa mère?
... Bu duruşmanın savunmasını meşhur... kamu avukatı Robert Grossman yapacak.
Le célèbre avocat Robert Grossman le défendra.
Yemin ederim bu kızlar Bolşoy'dan daha meşhur!
Je vous le jure, ces filles sont plus fameuses que le Bolchoï!
Dolayısıyla, eğer ekonomi iyileşir ve düzelirse ve şu meşhur büyüme yeniden gerçekleşirse bu sadece kısa süreli bir durum olacaktır çünkü yıllarla değil aylarla ölçülecek kadar kısa bir sürenin sonunda yeniden stok engeline takılacaktır ;
Donc, même si l'économie s'améliore et se redresse, et que la fameuse croissance réapparaît, ça ne fera pas long-feu, car dans un court laps de temps, compté en mois plutôt qu'en années, elle atteindra à nouveau la limite des réserves ;
Pumalar, meşhur tim... - Hadi, evlat. - Sen git, Baba.
Ton petit patriote aurait pu aider a chasser les Oustachis et les Balijas.
Konserlerinde yarasaların kafalarını koparmasıyla meşhur Rock Yıldızı Ozzy Osbourne...
La rock star Ozzy Osbourne, { \ pos ( 192,214 ) } connu pour arracher des têtes de chauve-souris à ses concerts...
Blaire kötülüğüyle meşhur bir kızdı.
Blaire était une méchante fille notoire.
- Meşhur bir risk sermayedarı. Aslen Japon.
Un spécialiste du capital risque, originaire du Japon.
Meşhur kızının işlerini topluyorum.
Je collectionne ta célèbre fille.
Meşhur bir baban olması garip olmalı.
Ça doit être bizarre, d'avoir un père célèbre.
Suriye'de ne kadar meşhur olabilirsin ki?
Comment peut-on être célèbre en Syrie?
Abla, bunun içinde bir şarkı var. Buralarda çok meşhur.
Là-dedans il y a une fameuse chanson d'ici.
Doğal olarak, böyle meşhur birinin tutuklanması ilgilenmeni gerektirdi.
Naturellement, l'arrestation d'une telle célébrité a requis votre attention.
El Frente, meşhur Sterling Archer'ı korkutmuyordur elbette.
J'imagine qu'El Frente n'effraie pas le célèbre Sterling Archer.
Dünyaca meşhur türlüm yüzündendir.
C'est mon fameux chili con carne aux cinq piments.
Her daim ona şu an senin de aklını kurcaladığını bildiğim o meşhur soruyu sormak istedim.
J'ai toujours voulu lui poser la même question qui, je le sais, trotte dans votre tête.
Kim benim meşhur krepimden yemeye hazır?
- Prêts pour mes fameux pancakes?
Çıkmazlarıyla meşhur bir şehirde arabalar üzerine tartışma kopması nasıl bir deliliktir?
C'est fou, ce débat dans une ville connue pour ses bouchons.
Meşhur Reagan içgüdüsü.
L'instinct des Reagan?
Ayrıca Dublin-Amerika arası seferleriyle meşhur bir geminin adı.
C'est aussi le nom d'un bateau qui naviguait entre Dublin et l'Amérique, Le "Valhalla."
Bunlar meşhur son sözler katil.
C'est ce qu'on dit toujours, le tueur.
"Şu meşhur pansiyonun sahibesi değil misin sen?"
"Hé, vous n'êtes pas la dame qui dirigeait ce gîte dont on m'a parlé?"
Meşhur medyumluğundan mı etkilenmişler, yoksa doktora tezinden mi?
Etait ce votre représentant qui les as vendus ou font ils ça à chaud comme les PhDs?
Meşhur Reagan pazar yemeği.
Le fameux repas du dimanche des Reagan.
Peki bizi meşhur Salt Lake'e getiren nedir?
Qu'est-ce qui nous emmène au grand Salt Lake...
- Meşhur Tunt mı?
- Pas les Tunt.
Hatırlıyorum çünkü adam kıza şu meşhur denizci öpücüğünü verdi.
Je m'en souviens, car il l'a embrassée à la fameuse façon des marins.
Japonya zaferi sonrası Alfred Eisenstaedt'ın çektiği meşhur poz.
Comme sur la photo prise par Eisenstaedt le jour de la victoire.
Buralarda çok meşhur olduğumu sanıyorum...
Je me dis que je suis célèbre ici...
Tesadüfen bu son artış çok meşhur bir Amerikalı fare, sağladığı binlerce milyon dolar ile kamu malı olmadan tam önce meydana geldi...
Par coïncidence, cette extension a eu lieu exactement quand une célèbre souris américaine était sur le point d'entrer dans le domaine public... ainsi que les milliers de millions de dollars générés par son image.
Politikacıların tek derdi meşhur olmak.
Les politiciens essayent seulement de devenir célèbres.
Goa'nın kaju cevizinden bile daha meşhur oldun.
Tu es devenu plus célèbre.. .. que les marécages de Goa ou les noix de cajou de Goa.
Adam meşhur bir çapkın.
le gars est un coureur de jupons international notoire.
Sana meşhur kuzu konuşmasını yaptı, değil mi?
Il ne t'a pas fait le coup des... poneys?
Bir ayda üç meşhur müşteri getirdin ben de memnuniyetimi göstermek istedim.
Tu as signé trois gros clients en un mois. Je voulais te récompenser.
Meşhur bir temsilciler meclisi üyesinin karısı onu aldatıyor hikayem var.
J'ai une piste sur une femme de député ayant une liaison.
Onlar Çin'i dehşete düşüren, en korkunç ve en meşhur kötüler.
Elles étaient le pire fléau ayant terrorisé la Chine.
Meşhur basınla ilişkilerci Laura Radcliffe'in fikri.
L'idée de notre fabuleuse agent Laura Radcliffe.
Şu kullandığınız meşhur tabir neydi?
Comment vous dites déjà?
Darphanede ihtiyacınız olacak. Ve gördüğünüz üzere meşhur Denver havasını da tadacaksınız.
Comme vous voyez, vous avez un aperçu du temps à Denver.
Bu seni meşhur edecektir.
Tu seras en haut de l'affiche.
ESAS OLANLAR Meşhur çöreklerim. - Güzel.
Ça doit être une grippe intestinale.
Ne demek istediginizi anladim ama nerede su meshur ajan?
Bien essayé, mais où est votre grand espion?