Nora перевод на французский
3,036 параллельный перевод
Nora'nın Meg diye bir arkadaşı var.
Nora a cette amie Meg.
Nora'yla çok yakışacağınızı düşündük.
Nora et moi pensont que vous seriez parfaites emsemble.
Aslında... aslında iyi oldu. Ed, Nora'yla kendisine katılmamı istemişti, o yüzden...
En fait, en fait c'est bon, car Ed m'a demandé de sortir avec lui et Nora, donc...
Nefret edersin Nora'dan.
Tu détestes Nora.
Evet, ama beni Nora'nın bir arkadaşına ayarlayacaklar.
Ouais, mais ils vont m'arranger un coup avec un copine de Nora.
- Evet. Peki, Tess, Nora benim hakkımda hangi skandal hikayeleri anlattı?
Donc, Tess, quelles histoires scandaleuses Nora t'as raconté sur moi?
Nora'yı nerden tanıyorsun?
Donc, comment connais-tu Nora?
Ed ve Nora'ya ne oldu, merak ettim.
Je me demande ce qui est arrivé à Ed et Nora? Ouais.
Öyleyse, Nora'yı götür.
Ce sera chouette - Alors, emmène Nora
Ya da Nora.
Ou de Nora.
Nora bana ne dedi, hayatta tahmin edemezsin.
Tu ne devineras jamais ce que Nora vient de me dire.
Teşekkürler, Nora.
Merci Nora.
Nora sahnede oyun oynuyor bana.
Nora me joue des tours sur scène.
Imm, ben Nora.
Je suis Nora.
Nora harikaydı.
Nora était géniale.
Nora'yı öldürmeden şunu nasıl atlatıcağımı düşünmem değil.
Pas me demander comment je vais pouvoir continuer sans tuer Nora.
ve Nora ile Tim...
Et Nora et Tim...
Eski kız arkadaşım, Nora, bir kurt.
Mon ex-petite amie, Nora, est un loup.
Bak, Josh, Nora'nın gidişi seni çok etkiledi, biliyorum.
Ecoute, Josh, je sais que ça t'a fait mal quand Nora est partie.
Bunun Nora ile bir alakası yok.
Ca n'a rien à voir avec Nora.
Ve Nora'nın söyledikleri üzerinde de.
et peu importe ce que Nora a dit aussi. Chantal Preston, extension 1145.
Nora?
Nora?
Janet'ten başlayarak pek çok hayatı berbat ettim Nora.
J'ai détruit tellement de vies, Nora, en commençant par Janet.
Ama Nora ile aramızda daha güçlü bir bağ var.
Mais ce que Nora et moi avions est plus fort.
Nora'nın geri dönmesi ve yaptığı seçimlerin...
Puis le retour de Nora et les choix qu'elle fait...
Nora ile olanlardan sonra bu yaptığım çok büyük bir risk, ama suçlu olan ben miyim?
Je sais que je risque de répéter la débacle d'avec Nora, mais peux-tu m'en blâmer?
Nora ile olan karmaşık ilişkinle uğraşırken bir de bununla uğraşabileceğini düşünmüyordu.
Tous ces trucs avec Nora, elle pensait que tu pourrais pas le supporter.
Ne oldu? Göbeğini okşayarak, seni keyiflendirecek ve yaptığın korkunç şeylerden sonra arkanı toplayacak bir Nora yok mu?
Nora ne t'a pas frotté le ventre et donné du plaisir et ramassé après toi toute la merde?
Aidan arayıp Nora'nın seni terk ettiğini işten hastayım diyerek kaytardığını ve yaralı bir hayvan gibi inine çekildiğini söyledi.
Aidan m'a appelé. Il m'a dit comment Nora t'as largué. Et tu t'es fait porter pale au boulot
Öyleydim ama fark ettim ki orası Nora'la tanıştığım, ona kur yaptığım ve ilk kez birlikte olduğumuz ve bana onu ve işleri nasıl batırdığımı hatırlatan bir yer.
J'y étais mais apparemment l'endroit où j'ai rencontré, courtisé et été pour la première fois intime avec Nora est juste un énorme rappel d'elle et de comment j'ai foiré.
Demek Nora'yla ilişkin sona erdi.
Alors, toi et Nora C'est terminer.
Nora'yla olan ilişkimi mahvedeceğimi bekliyordun.
Juste attend moi pour ruiner les choses avec Nora.
Nora'yla artık her ne olursa olsun, en azından Julia'yla koridorda her karşılaşmamızda birbirimize tıs'lamayacağız artık.
Peu importe Nora, au moins Julia et Moi n'aurons pas à avoir a nous siffler l'un l'autre dans le hall désormais.
Nora için.
Pour Nora.
Nora.
Nora.
Nora, o... O hakli!
Nora, il a... il a raison!
Nora, yap sunu!
Nora. Fais-le!
- Gitmiyor. - Gitmen gerek. Nora'nın gitmesi gerek.
Tu dois y aller, et Nora aussi.
Hepimiz gitmeliyiz. - Gitmiyorum ve Nora da kesinlikle gitmiyor, tabi bakıcılık yapabilirsin, görmediğim...
Je ne viens pas et Nora non plus, à moins que tu puisses l'allaiter.
- Nora, ne yapalım bugün ha?
On va faire quoi, aujourd'hui?
Telefonumun izi sürülemez Nora.
Mon téléphone est intraçable, Nora.
- Neler oluyor Nora?
Vous êtes là. - Ça va, Nora?
Öyleyim, bunu yapabileceğini biliyordum. - Nora.
Je savais que tu y arriverais.
- Özel öğretmenin- -
- Tous les... - Nora.
Ben- - gerçekten Nora'nın yanına gitmek istiyorum artık.
Je veux rentrer voir Nora.
Hadi, bir an önce eve, Nora'ya gitmem gerek.
Je dois rentrer pour Nora.
Ben Dean Nora Hill.
Dean Nora Hill.
Seninki gibi bir akıl, benim amacıma yardım etmeden de Nora Hill'i kandırmak için bir düzine başka plân yapabilirdi.
Un esprit comme le vôtre aurait pu trouver des tas de façons de coincer Nora Hill, sans pour autant m'aider pour mon petit jeu de pouvoir.
- Nora.
- Nora.
Parmaklıkların bu yanında olmak biraz farklıymış öyle değil mi Nora?
C'est un peu différent de ce coté des barreaux, Ce n'est pas, Nora,
- Efendim Nora ile Şerif Northman'ı salıvermenizi istirham ederim.
- Monsieur, je vous conseille de libérer Nora et le shérif Northman.