Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ P ] / Precious

Precious перевод на французский

189 параллельный перевод
Peki Precious.
OK, Trésor.
Precious!
Trésor!
Hadi, Precious.
Viens, Trésor!
Hadi, Precious!
Viens, Trésor!
Precious, lütfen gel.
Trésor, je t'en prie, viens.
Precious?
Trésor?
- Precious?
- Trésor?
Precious.
Mon trésor.
Hafıza kaybı olan oynadığı karakter, May-Alice değil.
C'est le personnage qu'elle jouait, Precious, pas May-Alice.
Chantelle, bunlar eski arkadaşlarım, Ti-Marie ve Precious Robichaux.
Chantelle, ce sont mes vieilles amies, Ti-Marie et Precious Robichaux.
Precious'da romantizmle karışık tembellik var.
Precious confond l'inertie, et les histoires d'amour.
- Şaka yapıyor, Precious.
- C'est une plaisanterie, Precious.
- Precious, biraz yavaşla, tatlım.
- Precious, du calme, chérie.
Sen 20 yıldır taşınmadın, Precious.
Tu n'as pas déménagé depuis 20 ans, Precious.
Şaka yapıyor, Precious.
C'est une plaisanterie, Precious.
Precious ve Edward, Guetamalalı bir kadın çalıştırıyor.
Precious et Edward ont une femme du Guatemala.
- Hepimizin saçları vardı, Precious.
- On avait toutes des cheveux, Precious.
# Sevdiğimi söylememe gerek yok
# I love your precious heart
More precious than a pot of gold
Plus précieux qu'une coupe d'or
More precious than a pot of
Plus précieux qu'une coupe
Kahve masamın üstünde Cici'nin bir resmi olabilir.
Il y a une photo de Precious sur ma table basse.
Selam, ben Cici'yim.
Je suis Precious. Et vous?
- Precious'ı tanıyorsunuz.
- Vous connaissez Precious?
Doktor, Precious nasıl?
Doc, comment va Precious?
- Precious dinle beni- - - Uzak dur benden!
- Precious... écoute!
- Precious!
- Precious!
Hey, Precious!
Doucement, Precious!
Precious, bu şekilde duramazsın.
Tu es folle de piler comme ça!
Patrick Chamusso, patron.
- Quel est ton nom? - Precious Chamusso.
Precious, buna paramız yetmez.
Mais on n'a pas les moyens.
Precious, Spartanları yendik. Finallere kaldık.
Precious, on a battu les Spartiates, on va accéder en finale.
Precious, rafineriyi arayıp hasta olduğumu söyler misin?
Precious, appelle l'usine et dis-leur que je suis malade.
Kim o? Precious, telefon sırasında bekleyen bir kadın.
Precious, c'est une femme qui veut utiliser le téléphone.
Precious, saçmalamayı bırak.
Precious, ne dis pas de sottises.
Precious?
Precious?
Precious?
Precious!
Bırakın onu!
Precious!
Precious!
Precious!
Precious.
Precious!
Dua et.
Precious!
Belki sana yardım edebilirim Precious.
Peut-être que je peux vous aider, Precious.
Precious, çocuklarım.
Precious, mes filles?
Precious.
Precious.
Hapisteki beş yılın sonunda Precious yeniden evleneceğini yazdı.
Precious m'écrivit pour me dire qu'elle allait se remarier.
Adı Cici mi?
Elle s'appelle Precious?
Benim adım Cici.
C'est Precious.
Bak, Cici...
Ecoutez, Precious...
Şu Manolo Blahnik ayakkabılar sana çok yakışır. Onu istiyorusss.
- Moi, les vouloir, my precious
Precious, düz git.
Precious, roule bien droit.
Patrick! Precious!
Lâchez-la!
Precious Witbank'te.
Precious est à Witbank.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]