Stage перевод на французский
1,313 параллельный перевод
- Bu sadece bir Rock'n Roll kampıydı.
Allez Homer, ce n'est qu'un stage de Rock'n Roll.
Evet. Metropolis ve Daily Planet'in stajyerlik programından yeni çıktım.
Oui, enfin revenue de Metropolis et de mon stage au Daily Planet.
- Sadece bir stajyerlik, sonra giderim.
- C'est qu'un stage, je peux le reporter.
Daily Planet aradı, stajyerliği almışım.
Le Daily Planet veut me prendre pour un stage.
Dersler başlayana kadar çalışma meselesinin sebebi bu yaz Paper Mill Playhouse'ta staj yapmadım diye bana kızman.
Tu veux que je travaille avant la rentrée car ça t'énerve que je n'aie pas fait le stage à la fabrique de papier.
Playhouse'ta bana yaptırdıkları işin sahneyle alakası yoktu.
Le stage à la fabrique n'avait rien à voir avec le théâtre.
Fotokopi çekmek drama lisans stajından sayılmıyor.
Faire des photocopies, ça valide pas un stage de théâtre.
Kızım bu yaz çalışacaktı, staj yapacaktı.
Elle était censée bosser cet été, faire un stage.
Bir yıl önce eğitim vereceklerini söylemişlerdi.
On nous a promis un stage il y a un an.
Anwar geçen yaz bir biyoteknoloji şirketinde altı hafta çalışmış.
Anwar a fait un stage de 6 semaines dans une boîte de biotechnologie.
Marburg ampulleri, Samir'in Retrogen'deki emriyo çalışmaları sırasında alınmış.
Les fioles de Marburg subtilisées pendant le stage de Samir chez Retrogen, étaient des souches embryonnaires.
Pek çok kişi iki günlük bu sıkı eğitime dayanamıyor.
Beaucoup ne finissent pas les 2 jours de stage intensif.
Bil bakalım? Duke'a gitmeden önce Jenkins ve Taylor'da hukuk öncesi stajı yapıyorum..
Je fais un stage chez Jenkins Taylor avant d'entrer à la fac de Duke.
Sonra bir Alman ya da Avusturya orkestrası için burs ödenecek.
Puis, un an de stage rémunéré dans un orchestre allemand ou autrichien.
Tüm dünyaya Isabella olduğunu kanıtlamak istiyorsan, sahneye çıkmalısın.
Si tu veux convaincre le monde est là lsabella, tu doit prendre un stage
Adımları ve sözleri biliyorsun.
tu as fais le stage, les paroles.
Hemşirelik okulundaki son yılımdı. Pediatri hastanesinde staj yapıyorduk.
Lors de ma dernière année à l'école d'infirmières, on faisait un stage en pédiatrie.
Hapishanedeki rahip sizin eski mahkumları işe aldığınızı söyledi.
C'est le chapelain de Fleury. Il m'a dit que vous prenez d'anciens détenus en stage.
Staj nedeniyle biraz sinirlerim bozuk tabii,.. ... ama bu da normal.
Avec le stage, je suis peut-être un peu nerveuse mais normale.
Doktor, düşünmemi söyledi.
Je voudrais d'abord finir mon stage.
- Başka partiler de olur. Stajının iyi geçmesini istiyorsan kendine iyi bakman gerek.
Si tu veux que ton stage se passe bien, ménage-toi.
Sizi bilmem ama o diploma almak için staj yapıyor. Galiba diploma, hasta bakıcılara önemsiz bir şey gibi geliyor.
Elle fait un stage qui compte pour son diplôme.
Kulis gazetesini her gün okurum.
Je lis Back Stage West.
Kurstan bahsettin mi onlara?
- Tu leur as proposé le stage?
Antonio, bir kursa gitmek istiyorum Müzede ziyaretçilere nasıl rehberlik edileceğini öğrenmek için.
Antonio, j'aimerais faire un stage pour devenir guide de musée.
Demek artık hediye alıp verme aşamasına geldin!
Tu as atteint le stage où on régale des cadeaux!
Hemen buraya gel... Guy, kapatma.
Non, non-non, tu montes pas sur le stage, tu montes dans ton char puis t'arrives icitte tout de suite.
- Excel takımımıza mı katılacaksın?
Tu vas faire le stage Excel?
Ama rotasyonu tekrarlayacakları için onları bırakmak da kötü fikir.
Mal les noter est une mauvaise idée. Ils devraient refaire leur stage.
- Stajer değerlendirmesi.
- Evaluation de stage.
Yani bir sonraki rotasyon.
Où faites-vous votre prochain stage?
Haziranda felç ekibiyle çalışmıştım.
J'ai fait un stage en Neuro en juin.
Bu harika.
Un stage non-payé.
Sanırım sen stajyerlik yaptığın için, kazandığımızdan fazlasını harcıyoruz.
Comme ton stage n'est pas payé, on dépense plus qu'on ne gagne.
Aslında parasız. Bu bir staj olacak.
C'est un stage non-rémunéré.
Bu bir eğitim programı ama beğendiklerini işe alacaklar.
C'est un stage avec un emploi à la clé.
Güzel müziktir ama sahneye atlama falan yoktur.
C'est un peu soporifique La musique est belle, mais pas de stage-diving ou rien
Miami'nin okuldan çıkar çıkmaz seni estetik cerrahiye hızlıca sokacak özel bir programı var. Ama sorun şu ki, bunu alabilmek için bir cerrahın yanında bir senelik staj istiyorlar.
Miami a un programme spécial en accéléré qui mène à un stage en chirurgie plastique dès qu'on est diplômé, mais le truc, c'est qu'il faut un an de stage avec un chirurgien pour être admis.
Arkadaşım Jude'u stajyer olarak almanı istiyorum.
J'aimerais que tu prennes mon ami Jude en stage.
- Staj için buradasın, değil mi?
- Tu es là pour un stage?
Modern aile kavramına yapılan bir gezi gibi düşün.
Tu n'as qu'à considérer que c'est un stage pratique de mère moderne.
Bu stajyerlik, onun için çok önemliydi.
Ce stage était très important pour lui.
J.D., cerrahideki görevine yarın mı başlıyorsun?
Tu commences ton stage de chirurgie demain?
Bilmiyorum belki de cerrahide çalıştığım süre boyunca kendimi daha az asosyal hissedeceğimi düşündüm.
Je pensais que pendant ce stage de chirurgie, j'aurais l'impression de ne pas être un abruti.
Geçen yaz Amerikan polisinin kursuna katılmıştım.
L'été dernier, j'ai fait un stage au FBI...
Cerrahi bölümünde staj yapıyorum.
Je commence mon stage pratique au chirurgie.
Sadece dans ettiklerini mi düşünüyorsun?
Et les petits â-côté. Tu penses-tu qu'elles sont straight, les plottes, quand elles montent sur le stage?
ilk rotasyonun mu?
C'est votre 1 er stage?
- Efendim?
- J'ai commencé mon stage en Chir.
Şimdi yüksek lisans iş başında eğitime geçtim.
J'obtiens un diplôme avec un stage professionnel.
Mektup rotasyonum için değil.
La lettre n'était pas pour mon stage,